Laboratuvar teknikleri umutları arttırıyor

Türkiye’de her yedi çiftten birinin çocuğu olmuyor. Ancak gelişen teknolojiyle tüp bebek alanında yeni uygulanmaya başlanan yöntemler, hastaların umutlarını artırıyor. Özelikle gelişmiş genetik testler, hamilelik şansının artmasında en büyük faktörler arasında yer alıyor. EuroFertil Tüp Bebek Merkezi Medikal Direktörü Dr. Hakan Özörnek, tüp bebekte başarı şansını artıran laboravutar alanındaki yenilikleri ve son teknolojileri anlattı.

Kromozom taraması “İngiltere’de Blue Genom isimli bir şirket tarafından dünyada uygulanmaya başlanan en yeni genetik tanı yöntemi artık Türkiye’de de var. ‘24 Sure’ adı verilen bu testte döllenmiş yumurtaya zarar vermeden alınan tek bir hücrede, 46 kromozomun hepsi inceleniyor ve bu işlem sadece 12 saat sürüyor.

Daha önceki genetik tanılarda en fazla dokuz kromozom incelenebiliyordu. Bu test sayesinde genetik kusuru bulunan, düşük olacak veya sakat doğacak bebekler ana rahmine yerleştirilmeden tespit ediliyor ve tüp bebek başarısı artıyor.

Şans yüzde 20 yükseliyorKromozom sayısındaki anormallik, özellikle tekrarlayan tüp bebek başarısızlığının ve düşüklerin en önemli sebebi. Başarısız tüp bebek denemelerinde sebebin yüzde 89 oranında kromozom sayı bozuklukları olduğu biliniyor.

Yeni genetik tarama testi, hastanın hamile kalma oranını yüzde 20 oranında artırıyor. Bazı hastalara da tüm embriyolarının genetik olarak sağlam olmadığını söylemek gerekiyor. Bu noktada en azından transfer yapılıp hasta boşu boşuna umutlandırılmıyor.

Düşük yaşayanlar için idealTest, ikiden fazla başarısız tüp bebek denemesi olanlar ve tekrarlayan düşükler yaşayanlar için ideal. Kazandırdıklarıyla karşılaştırıldığında testin fiyatı da makul. Dünyada henüz çok yeni bir teknoloji olduğu da unutulmamalı.

Embriyo izlemede devrimEmbryoscope adı verilen embriyo izleme sistemiyse son dönemde tüp bebek tedavisinde devrim niteliğindeki en önemli yeniliklerden biri. Embriyoların saklandığı klasik inkibatörlere (kuluçka dolaplarına) döllenmiş yumurtayı koyuyor ve sonrasındaki gelişimi günlük takip edebiliyoruz.

Eskiden bir anlamda işimiz şansa kalıyordu. Üstelik sadece belirlenen günlerde ve çok kısa sürelerde cihazdan çıkartarak kontrol edebiliyorduk. Kimi zaman da embriyolar bundan olumsuz etkilenebiliyordu.

Embryscope adlı sistemle tüm bu olumsuz koşullar ve riskleri ortadan kalkıyor. Cihaza altı hastanın 72 embriyosunu koyabiliyor ve embriyoları cihazın dışına çıkartmadan rahatlıkla takip edebiliyoruz. Kamera sistemiyle 20 dakikada bir embriyoların fotoğrafları çekiliyor. Ayrıca üç boyutlu görüntüyle de inceleniyorlar. Bu görüntüler, film halinde arşivleniyor, tüm embriyo gelişimleri, varsa daha önceki tedaviler karşılaştırılabiliyor. Embriyoların bölünmesi, gelişimi, uygunluğu 7/24 kesintisiz takip ediliyor. Bu yöntemin en önemli özelliği, embriyoların gelişim hızlarındaki anomalilerin tespit edilmesi.

Görüntüler ailelere veriliyorSistem sayesinde embriyo gelişimini klinik dışında da saniye saniye izlemek mümkün. Sistemdeki görüntüler kaydedilip, isteyen ailelere veriliyor. Hamile kaldığınızı düşünün. Bebeğinizin ilk hali, sperm ve yumurtanın birleşmesiyle oluşan embriyodan, kucağınıza gelene kadar, bütün evrelerini arşivleyebilirsiniz. Yani çocuğunuzu hamilelikten önce de görme şansınız var.”