Şanslı mısın yoksa şansını oluşturanlardan mısın?

Günlük hayatta “Çok şanslıyım” ya da “Hiç şanslı değilim” diyenleri sıklıkla duyarız. Peki, hayat akıp giderken tüm şanslarımızı fark edebiliyor muyuz? Belki de yanından geçip gittiğimiz şansları fark etmeye ihtiyacımız vardır, kim bilir? Yaşamda herkesin farklı ihtiyaçları ve bu ihtiyaçları gidermeye yönelik farklı beklentileri vardır. Bu beklentilere erişmeyi kolaylaştıran her durumu şans olarak kabul edebiliriz. Şans, birçok kaynakta “uğur” ya da “fırsat” anlamına da gelmektedir. Peki, durumlara ya da beklentilere göre şans olasılığımız artabilir mi? Kendi şansımızı kendimiz oluşturabilir miyiz? Şimdi hep birlikte bu soruların cevaplarını araştıralım.

Haberin Devamı

Şanslı kişi kimdir?

Şanslı kişi, çok çabalamadan akışta arzu ettiği şeylerle eşleşebilen, dileklerinin kolaylıkla gerçekleştiğini düşünen kişidir.

Şanslı kişi, yaptığı yolculuktan keyif alandır.

Hayatı koşar adım yaşarken durup etrafında olup biteni fark edendir.

Şanslı kişi, kalben sevildiği yeri bulabilendir.

Şans, her şeyin kolaylaştığını hissetmektir.

Her zaman yeni olasılıklar olduğunu bilmektir.

Her an fırsatlarla karşılaşmaya hazır olmaktır.

Şans, huzurla uyuyup “İyi ki...” diyerek uyanmaktır.

Yeni başladığın işte kendini daima oradaymış gibi hissetmektir.

Şans, ilişkide ait hissetmektir.

Birinin kalbinde tek olduğunu fark etmektir.

Şans, potansiyelini görüp yapabileceğinin en iyisini yapabilmektir.

Şans, üzüldüğün zaman nedenini sorgulamadan yanına gelen kişilerin olmasıdır.

Etrafının senden kusursuzluk bekleyen değil, hata yapsan dahi senden vazgeçmeyecek insanlarla dolu olmasıdır.

Şans, işlerin rast gitmesidir.

Şans, aynadaki senin sana göz kırpmasıdır.

Şans, gökyüzünün mavisini keşfettiğin andır.

Şans, başkasının seni senden çok düşünmesine izinli olmaktır.

Peki, insan şansını nasıl artırır? Daha şanslı olmak mümkün müdür?

Cevap: “Evet!” Nasıl ki bir dükkân açacağımız zaman ürünümüzü satabileceğimiz bir pazar aramalıysak arzuladığımız şeylerle ilgili fırsatları da öyle aramalıyız. Gayretsiz, çabalamadan, arayışta olmadan fırsatları yakalamak zordur. Hayat bize ne getirirse getirsin, konulara negatif alandan bakmak yerine, gücümüz varsa konuyu değiştirmeye çalışarak, yoksa bakış açımızı yenileyerek yolumuza devam etmeliyiz. Hayat bize her an şans verir. Belki de şans yarındadır, umut belki de okuduğun kitabın bir sonraki sayfasındadır. Ne olursa olsun hayatın direksiyonu bizim elimizde ve her an yeni fırsatlar için harekete geçebiliriz.

Haberin Devamı

Şansını artıran kişi kimdir?

“Şans benim için ne anlam ifade ediyor? Hangi durumlarda kendimi şanslı hissediyorum? Şanlı hissettiğim alanları nasıl çoğaltabilirim?” sorularına cevap arayandır.

“Her ne olduysa oldu” diyen, “Peki, şimdi, şu an hayatım için hangi güzellikleri, hangi şanslı durumları kendime doğru çekebilirim?” diye sorandır.

Nefes almaya devam ettikçe her zaman yeni yollar olduğunu bilendir.

Değiştiremediği konular için durumu kabul edip yeni seçimler yapabilendir.

Hayatın mağduru olmak yerine “Benim hayatım, benim sorumluluğum” diyebilendir.

Şanslı bir durumla karşılaştığında ön yargıdan uzak, kendisi için en işlevsel, en doğru olanı seçebilendir.

Haberin Devamı

Fırsatları değerlendirirken gerçekçi gözle bakıp güçlü ve zayıf yanlarını keşfederek objektif kararlar alabilendir.

Şanslı kişi, hayatında olup biten her şeyde kalben ve zihnen uyumlu olmak adına emek veren kişidir.

Şanslı kişi, hiç pes etmeden yeni fırsatlar için uğraşan kişidir.

Bu örnekler uzar gider. Şans, bizim gayretlerimiz ve istikrarımızla artar. Ses, frekans olarak çok hızlı yayıldığı için kişi kendine “Şanssızım” dedikçe bir süre sonra zihin bunu telkin olarak kabul edebilir. Bu süreç daha da devam ederse bu telkin kendini gerçekleştirmeye başlar. Şansın artması için zihnin kalbin ve ruhun şanslı olunduğuna inanması gerekir. İyi ya da kötü olan, olayların kendisi değil, bizim onlara yüklediğimiz anlamlardır. Bu nedenle biz üslup, davranış ve frekans olarak değiştiğimizde hayatımızdaki durumlar da değişir. Bu, evrensel bir kuraldır, benzer benzeri çeker. Ne istersek o olmaz, neysek ona dönüşürüz.

Yaşamın belki de en rahatlatıcı bakış açılarından biri, işler yolunda gitmediğinde gelecekte bir nasibimiz olduğunu hatırlamak ve “Şimdi kendim için en iyi neyi seçebilirim?” diye sormaktır.

Hepimizin bütüne katkı olacak ve sorumluluğunu alabileceğimiz tüm güzellikleri şansla ve kolaylıkla seçebilmemizi dilerim. 

Sevgi KELEŞ

Kişisel Gelişim Dersleri Eğitmeni - Yazar