Değerli hissetmek, önemli olmak, başkasının nazarında kıymetli halde kalmak genel olarak insan için önemlidir. Zaman zaman bir başkasının davranış kalıbının neticesinde kişinin kendisini değersiz hissetmesi söz konusu olabilir. Zihin kodlarımıza baktığımızda belki de en yoğun duyguyu hissettiğimiz alandır değerlilik/değersizlik. Oysaki her insan değerlidir. Bir başkasının aracılığıyla değerli hissetmek, bir süre sonra her değerli hissetme ihtiyacında o kişiye bağımlılık oluşturabilir. Aynı şey maddi durumlar için de geçerlidir. Eşya ya da kişiler kimseyi değerli ya da değersiz yapmaz. Değersiz insan yoktur, her insan kıymetlidir, değerlidir.
Bazen de farkında olmadan yaptığımız hareketler, çevremizden alacağımız saygıyı bloke eder. Çevre tarafından yok sayılmaya, değersizmiş gibi, özenilmeye gerek yokmuş gibi hissetmeye negatif katkı olabilir. Buradaki en dikkat çekici nokta ise çoğunlukla değerli hissetmek adına yapılan hareketlerin aksi yönde zemin oluşturabilmesidir.
Yardım ve fedakârlıkta ölçülü olmamak
Talep edilmeden ya da talep edilenden daha fazlasını karşı tarafa vermek, bir süre sonra sıradan ve gerekli olmayan bir şey yapıldığı için belki de öfkeye sebep olabilir. Gereğinden fazla yapılan çoğu fedakârlık, sonunda beklendiği kadar takdir yerine “Yapmasaydın, ben mi istedim” sözlerine yerini bırakabilir.
Seçim yapmak yerine 'fark etmez'lere sığınmak
Dışardan daha uyumlu görünmek, sorun çıkaran olmamak adına, sunulan her seçeneğe “Fark etmez” demek bir süre sonra kişilerin fikirlerinizi sormamasına sebep olur. Neticede nasıl olsa sizin için fark etmemektedir. Ama aslında her seçenek fark eder. Fark etmez dediğinizde, sonuçların sorumluluğundan kaçtığınızda bunu “fark etmeniz” önemlidir. Olumsuz tepki almak, beğenilmemek, onaylanmamak, kabul görmemek gibi durumlardan kaçınmak adına kararı karşı tarafa bırakmayı seçiyor olabilirsiniz. Ancak kendinize karşı dürüst olarak düşündüğünüzde, aslında her konun kendi içinde fark ettiğini görürsünüz. Seçimlerinizi başkasına bıraktığınızda sonuçların muhatabından çok mağduru gibi hissedebilirsiniz.
Dramdan beslenmek
Her durumda mağduriyet ileri sürmek, her alanda nasıl zorluklarla baş ettiğini anlatmak da kişinin değer alanına hizmet etmez. Bilakis karşı tarafın acıma duygusu hissetmesine sebep olabilir. Değerli olmak adına girilen sohbette acınılan kişi olunabilir. Dikkat çekmek, gündem olmak isterken ortaya çıkan acınası enerjideyken içsel olarak da kendinizi pozitif hissetmeyebilirsiniz.
Dışarı bağımlılık oluşturmak
İçsel olarak kendinizin biricik ve tek olduğunuzu, özel yanlarınızı keşfetmek, öz değer ve öz saygınızı geliştirmek yerine dışarıdan değer beklemek ya da değerli olmak adına maddi kaynaklarla beslenmek, bağlıdan çok bağımlı bir ilişki oluşturabilir. Kişilerden ya da eşyalardan beslenmediğinde kişi kendini yoğun negatifte hissedebilir. Bununla birlikte değer ve onay elde edebilmek için 'evet' demeyeceği şeylere 'evet' diyebilir, kendi gerçekliğini yaşamında aktive edemeyebilir.
Her insan biricik ve tektir. Önemli olan bizi özel kılan yanlarımızı keşfetmek ve bize katkı olurken karşı tarafa da katkı olacak ilişkiler elde edebilmektir. İnsanlardan her an özel ilgi ve değer beklemek bir süre sonra ciddiye alınmamaya, hatta yok sayılmaya neden olabilir. Farkında olmadan kendimizi onların gözünde değersizleştiriyor olabiliriz. Dışarıdan onay ve değer almak sürdürülebilir değildir. Kaynağın kendimiz olduğunu fark etmek, bu yazımızın en değerli yanı olabilir.