17.03.2022 - 14:24 | Son Güncellenme:
Küçük vakalarda lokal, daha büyük çaplı vakalarda ise genel anestezi altında yapılan liposuction’ın estetik ameliyatlarında yardımcı bir tedavi olarak kullanıldığına dikkat çeken Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Haluk Duman, “İlk olarak hastada bölgesel işaretlemeler yapılarak yağların alınacağı bölgeler belirleniyor. Ameliyata alınan hastaya, yağ dokusunu bir miktar parçalamak, işlemin mümkün olduğunca az kanama ve ağrıyla geçmesini sağlamak için özel bir sıvı veriliyor. Genellikle 3-4 mm’lik küçük deliklerden girilerek yapılan ameliyatın sonrasında, ilk bir ay için hastaya basınçlı korse takılıyor. Ancak klasik uygulamanın yanı sıra kanama riskinin ve ağrı şikayetlerinin çok daha düşük olduğu lazer ve vaser yöntemleriyle de liposuction işleminde başarılı sonuçlar alınıyor” şeklinde konuştu.
Liposuction ameliyatı öncesi tarama ve bilgilendirme oldukça önemli
Lazer uygulamasında ışıkla yağların yakılması söz konusuyken, vazerde ise ultrason ile ses dalgaları üzerinden yağların yakılmasının sağlandığını ve her iki uygulamanın amacının da ameliyat sonrası iyileşme sürecini hızlandırmak olduğunu söyleyen Prof. Dr. Haluk Duman, “Özellikle erkeklerde karın ve göğüs bölgelerine yapılan liposuction için lazer ile vazer yöntemleri oldukça başarılı sonuçlar veriyor. Buradaki önemli nokta, kişinin ameliyat öncesi çok iyi değerlendirilmesi gerekiyor ve alınacak sonuçların neler olacağı konusunda kişinin en doğru şekilde bilgilendirilmesi önemli” dedi.
Liposuction bir kilo verme yöntemi değil
Kilo vermek için lipostucition yönteminin tek başına yeterli olmadığını söyleyen Duman, “Liposuction özellikle bir kilo verme yöntemi değil, bir şekillendirme amacı taşıyor. Dolasıyla bu bilginin kişiye ameliyat öncesi verilmesi gerekiyor. Örneğin karın ya da basen bölgesinde cilt altı dokusu gevşek ve çok yumuşak olan hastalarda liposuction ile gereken sıkılaşmanın gerçekleşmeyeceği hastaya söylenmeli. Örneğin aşırı kilolu bazı hastalarda cerrahi açıdan dokunulamayan bölgeler oluyor, karın içi yağlanma gibi. Göbekteki yağlar alınabilirken (bu bölgedeki 3-4 cm’lik kalınlık 1 cm’ye kadar düşürülebiliyor), karın içi yağlarına dokunulamıyor ve dolayısıyla ideal bir düz karın elde etme şansı olmayabiliyor. Bu gibi hastalar için ameliyat sonrası özel diyet önerileriyle kilo vermeleri sağlanıyor. Vücut yeniden şekillenmeye başlarken vücudun hafızası da kilo vermeyle birlikte ortaya çıkarak hastada ameliyat sonrası görülebilecek bazı düzensizlikleri ortadan kaldırıyor. Bu nedenle tek başına liposuction ile ideal bir sonuç alınır diyemeyiz” uyarısında bulundu.