Özellikle aile ve evlilik ilişkilerinde sınırların net olarak çizilmediği ve “iç içe geçme” kavramının sıkça görüldüğü toplumlarda ilişki bağımlılığına sıkça rastlanır. Sağlıklı bir ilişkide taraflar arasında “verilen” ve “alınan” denk iken, bağımlı ilişkilerde bu durum tek yönlüdür: bir taraf sürekli alan, diğer taraf ise sürekli verendir. Bir tarafın sürekli fedakârlık yapan olması, kendi ihtiyaçlarını tamamen bastırıp diğer kişinin ihtiyaçlarına odaklanması, kendi hislerinden çok diğer kişinin hislerini önemsemesi sonucu ortaya çıkan bu ilişki dinamiği her ne kadar “fedakarlık” gibi görünse de uzun vadede iki taraf üzerinde de kalıcı hasarlara ve sağlıksız bir ilişkiye yol acar.
İlişki bağımlılığının temel özellikleri şunlardır:
Düşük özgüven: İlişki bağımlısı kişiler yeteri kadar "iyi" olmadıklarını düşünürler ve kendilerini sürekli başkalarıyla karşılaştırırlar. Bu durumun altında yatan duygular utanç, suçluluk ve mükemmeliyetçilik olabilir.
İnsanları memnun etmeye çalışmak: Sevdiğiniz birini mutlu etmeye çalışmak çok normal bir istektir ama ilişki bağımlısı olan kişilerin başka bir seçimleri yoktur. “Hayır” demeleri mümkün değildir. Kendi ihtiyaç ve isteklerini tamamen feda ederek diğer insanları memnun etmeye çalışırlar.
Sağlıksız sınırlar: Sınırlar, kişinin kendisi ve diğerleri arasındaki hayali çizgidir. Bu sınır sadece kişinin vücudu, parası, eşyaları için değil, ayni zamanda hisleri, düşünceleri ve ihtiyaçları için de geçerlidir. İlişki bağımlıları bu konuda çok sıkıntı yasar. Sınırları çok zayıf ve esnektir. Başkalarının duygularından kendilerini sorumlu hissederler. Bazı ilişki bağımlılarının sınırları ise çok katidir. Çok kapalı ve çekingendirler. Bazen de kati ve esnek sınırlar arasında gidip gelirler.
Tepki: Zayıf sınırların sonucu olarak ilişki bağımlısı kişiler herkesin duygu ve düşüncelerine tepki verir ve aşırı duyarlı olur. Biri onlarla ayni fikirde değilse ya fikirlerini değiştirirler ya da savunmaya geçerler. Hatta bazen onların kelimelerini kullanırlar ve başkalarının fikirlerini özümserler. Sınırları sağlıklı olan kişiler farklı fikirleri kabul ederler ve tetiklenmezler, karşılarındaki kişi farklı görüşte olsa bile ilişkiyi devam ettirebilirler.
Bakıcılık rolü: Zayıf sınırların bir diğer temsili de başkası bir sorun yasarken ilişki bağımlısı kişinin kendini tamamen feda ederek sorun yasayan kişiye yardım etmesidir. Bir insani önemsemek ve yardım etmek istemek doğaldır ama ilişki bağımlısı kişiler diğer insanları kendilerinin önüne koyarlar. Yardım etmek isterler ama karşılarındaki insan yârdim istemezse reddedilmiş hissederler. Diğer insan onların tavsiyesini veya yardımını kabul etmese bile diğer insani düzeltmek için uğraşır dururlar.
Kontrol: Kontrol etmek, ilişki bağımlılarını güvende hissettirir. Herkes hayatındaki bazı olaylari kontrol edebilmek ister. İlişki bağımlısıinsanlar belirsizlige tahammul edemezler, risk alamazlar, hislerini paylaşamazlar. Bazen kendilerini gevşetmek, rahatlatmak için alkol/madde kullanırlar. İlişki bağımlıları, etrafındaki insanları kontrol etmek isterler. Etraflarındaki insanların kendi istedikleri gibi davranmalarını isterler. İnsanları memnun etmeye çalışmaları ve bakıcılık yapmaya çalışmaları da aslında kontrol etme isteklerinin bir göstergesidir. Başkalarına ne yapmaları ve ne yapmamaları gerektiğini söyleyerek sınırlarıgeçerler.
Sağlıksız iletişim: İlişki bağımlısıkişiler hislerini, duygularını ve ihtiyaçlarını aktarmada sıkıntı yasar. Genelde gerçeği söylemekten kaçınırlar çünkü diğer kişiyi kızdırmak yada üzmek istemezler. “Bundan hoşlanmıyorum” demek yerine seviyor gibi davranırlar.
Takıntılar: İlişki bağımlıları vakitlerini diğer insanları veya ilişkileri düşünerek harcarlar. Bunun sebebi de endişe ve korkudur. Yakın zamanda yasadıkları bir iletişime odaklanarak hata yapıp yapmadıkları üzerine uzun uzun düşünürler.
Bağımlılık: İlişki bağımlısı kişiler iyi hissetmek için başkalarının onları sevmesini isterler. Reddedilmekten ve terk edilmekten korkarlar. Etraflarındaki herkesin bir ilişki içerisinde olmalarını isterler ve ilişkisi olmayanların depresyonda veya üzgün olduklarını varsayarlar. Bu yüzden kendileri de ilişkileri bitirmekte zorlanırlar. Kimi zaman bu ilişkiler şiddet içeren, sağlıklı ilişkiler olabilir ve kendilerini ilişkide esir hissederler.
İnkâr: İlişki bağımlısıinsanların en büyük sıkıntılarından biri, durumlarını inkar etmeleridir. Problemleri ile yüzleşmezler. Sık sık şikâyet ederler veya başka insanları düzeltmeye çalışırlar. Sürekli is ve ilişki değiştirirler ve kendi problemlerini hiç bir zaman kabullenmezler. Kendi hislerinin farkında değillerdir ve genelde başkalarının hisleri üzerine odaklanırlar. Ayni durum ihtiyaçlar içinde geçerlidir: kendi ihtiyaçlarına değil, başkalarının ihtiyaçlarına odaklanırlar. Yardıma ihtiyaçları olduğu zaman yardım istemezler.
Olumsuz duygular: İlişki bağımlılığı strese ve olumsuz duygulara yol acar. Utanç, çekinme düşük özgüven anksiyeteye yol acar. Reddedilme, terk edilme ve yargılanma korkusu oluşur ve kişi hata yapmaktan korkar bir hale gelir. Bu durum zamanla öfkeye depresyona, umutsuzluğa ve içerlemeye yol acar.
İlişki bağımlısı mıyım?
Aşağıdaki 20 soruya cevap vererek ilişki bağımlısı olup olmadığınızı anlayabilirsiniz:
1. Kavga çıkmasın diye sesinizi çıkarmamayı tercih eder misiniz?
2. Başkalarının hakkınızda ne düşündükleri sizin içinönemli midir?
3. Alkol ve madde problemi olan biri ile yaşadınız mı?
4. Size şiddet gösteren ve küçük gören biri ile yaşadınız mı?
5. Başkalarının fikirlerine kendinizinkilerden daha mi çokönem veriyorsunuz?
6. Evde veya işte gerçeklesen değişimlere ayak uydurmakta zorlanıyor musunuz?
7. Partneriniz başkaları ile zaman geçirdiği zaman istenmiyor hissediyor musunuz?
8. Hedeflerinize ulaşma potansiyelinize şüpheyle mi bakıyorsunuz?
9. Gerçek hislerinizi başkalarıyla paylaşmaya çekiniyor musunuz?
10. Yetersiz hissediyor musunuz?
11. Hata yaptığınız zaman kotu bir insan olduğunuzu düşünüyor musunuz?
12. Biri size iltifat edince veya hediye verince durumu yadırgıyor musunuz?
13. Eşiniz veya çocuğunuz hata yapınca utanıyor musunuz?
14. Emek vermeyi bırakırsanız etrafınızdaki insanların basarisiz olacağını düşünüyor musunuz?
15. İşinizi bitirmek için başkalarının yardımına sürekli ihtiyaç duyuyor musunuz?
16. Patron, polis gibi otorite sağlayan kişilerle konuşmaktan çekiniyor musunuz?
17. Kim olduğunuz ve hayatinizin ne yöne ilerlediği konusunda kafanız karışık mi?
18. Biri sizden yardim istediği zaman hayır demekte zorlanır misiniz?
19. Yardım istemekte zorlanır misiniz?
20. Yapmanız gereken çokşey var ve hangisine odaklanmanız gerektiğine karar veremiyor musunuz?
Sorularınız için bana e-posta ile ulasabilirsiniz: