Yaş, beslenme, sigara ve alkol gibi nedenlere bağlı olarak vücutta azalmaya başlayan glutatyonun mutlaka takviye edilmesi gerektiğini kaydeden Dr. Buğra Buyrukçu, “Aksi halde kendini temizleyemeyen vücut yaşlanmaya, organlar fonksiyonlarını yerine getirememeye ve kalp damar hastalıkları, demans, kanser gibi birçok ciddi hastalıklar ortaya çıkmaya başlıyor.
Vücutta azalan glutatyonun takviyesi için elbette beslenme önemli ancak yeterli olmayabiliyor. Yine de glutatyon üretimini tetiklemek için soğan, sarımsak ve lahana tüketmek gerekiyor.
Glutatyon içeriği en yüksek besinler arasında yer alan ıspanak, bamya, karnabaharı sofradan eksik etmemek veya B12 takviyesi çok işe yarıyor” dedi.
“Glutatyon artışı için en etkili yöntemin ise damar yoluyla ilaç alınması olduğunu bildiren Dr. Buyrukçu, şöyle devam etti: “Ağız yoluyla takviye çok büyük oranda işe yaramıyor. Damar yolu takviyesinde ise maalesef ülkemizde zaman zaman bilinçsizce hareket ediliyor. Eczacılar Odaları vasıtasıyla getirtilen glutatyon ilaçları yerine merdiven altı tabir edilen yerlerde kaynağı belli olmayan ilaçlar kullanılıyor.
Önemi ve gerekliliği anlaşılmaya başlansa da takviyesi konusunda vatandaşlarımızın daha dikkatli hareket etmesi, Eczacılar Odası vasıtasıyla getirilmeyen takviyelerden mutlak surette uzak durması şart."