Açıklamalar çok rahatlatıcıydı. Hastalığı hafif geçirmeye, yoğun bakım servisine ihtiyacı azaltmaya, ölüm olayını önlemede büyük yararları oldu. Öte yandan yerel çalışmalar da oldu.
Ülkemiz yerli aşıyı hazırlamak için çalışmalara devam ediyor. Tarihimizde özellikle virüs aşısı üretimine yaklaşmakta zorlanan Türkiye bugünlerde yerli aşıyı üretme aşamasına çok yakın bu sevindirici bir gelişme.
Aşının Kovid-19 ile savaşta halk sağlığı ve genel epidemiyolojik görüşler doğrultusunda önemli olduğundan tüm dünya hemfikirdir ve “Hangi aşıyı olalım?” sorusu gündeme geldiğinde “Bulabildiğiniz aşıyı olun” yanıtı verilmesi doğru bir yaklaşımdır.
"Şimdi de “3'üncü aşıyı olmak gerekli mi?” sorusu zihinlerimizi meşgul etmeye başladı. Gerçi büyük çoğunluk istekli bir şekilde 3'üncü aşıyı oldu ama yine de kuşku duyanların sayısı az değildir.
3'üncü aşı olması yararlı olabilir ama zorunlu olduğunu söylemekten çok destekleyicidir ve Kovid-19 için bağışıklığı güçlendirici olabileceği açıktır.
Bu bakımdan uygulanması tavsiye edilir fakat çeşitli sebeplerden bu 3'üncü aşı yapılamamışsa bunun büyük bir kayıp olduğunu söylemek zordur.
Önceki iki aşıdan sonra yeterli IgG antikoru oluşturmayanlara ise özellikle yapılması gereklidir.