Beynin tokluk sinyali göndermesine zaman tanıdığınızda fazla besin alımı ve buna bağlı kilo artışını önlemiş olursunuz. Uzun süreli açlık sonrası iftar öğününde kan şekeri seviyesi düşük olduğundan fazla miktarda besin tüketim isteği doğmaktadır. Bu da hem fazla kilo almamıza hem de mide ve bağırsak hastalıklarına neden olabilir. İftar menüsünde ana yemek olarak ise; az yağlı sebze ya da kuru baklagil yemekleri veya et, köfte, tavuk, balık gibi protein kaynaklarını ızgara, fırın ya da haşlama yöntemi ile pişirerek tüketmeyi tercih etmek gerekir. İftar sorasında mutlaka yeşil yapraklı sebzelerden oluşan salataya da yer vermek gerekiyor. İftar sofranızda yeşil yapraklı sebzelerde oluşan bir salataya yer verin. İftar sonrası tatlı tüketimine dikkat Ağzımızın tadı kaçmasın iftar sonrası tatlı tüketimi tercihinizi haftada 2 gün ev yapımı sütlü tatlıdan yana kullanın. Az şekerli meyve tatlıları veya meyve komposto tercih edebilirsiniz.
Ramazan ayı denilince akla ilk gelen hiç şüphesiz ki hurma. Hurma, potasyum açısından oldukça zengin bir meyvedir. Potasyum, sinir sistemi ve kasların çalışmasında önemli rol oynar. Ayrıca vücutta kırmızı kan hücresi yapımını desteklediği için de kansızlığa da iyi gelir. Ramazan ayında hurma tüketimine de dikkat etmek gerekir.
Yeterli sıvı aldığınızdan emin olun oruç tutarken gün içinde sıvı ve mineral eksiklikleri yaşanır. İftar ile sahur arasında 2-2,5 litre su tüketmeye özen gösterin. Ramazan’da hareketsizlik kilo artışına ve bağırsak hareketlerinin yavaşlamasına neden olabilir. İftardan sonra 30-45 dakika orta tempolu yürüyüş sindirim sistemini destekler ve kilo artışını önler. Kronik hastalığı olanlar oruç tutmadan önce mutlaka hekime danışmalıdır.