Beyazlatma işleminin, diş hekimi tarafından yapılabileceği gibi, evde kullanılan ticari ürünlerle de uygulanabileceğini ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Özge Mimir, “Birçok ticari diş beyazlatma ürünü, evde kolayca kullanılabilen, dişleri beyazlatmayı vaat eden çeşitli formlar sunar. Bunlar arasında beyazlatıcı diş macunları, jeller, karbon diş beyazlatma tozları ve LED ışıklı cihazlar yer alır” dedi. Bu ürünlerin, genellikle dişlerin yüzeyindeki lekeleri gidermeye yardımcı olabildiğini ancak doğuştan sarı olan dişlerdeki beyazlatma etkisinin sınırlı olduğunu vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Mimir, şöyle devam etti: “Çünkü bu tür dişlerde sararmanın nedeni genetik faktörler veya diş yapısındaki doğal renklenmeler olabilir. Bu nedenle ticari ürünler, genellikle yüzeysel lekeleri etkili bir şekilde giderir, ancak dişin iç yapısındaki sararmayı düzeltmek daha zordur. Bu sebeple diş hekiminin muayene yaparak mevcut renklenmenin nedenini belirlemesi ve uygun tedavi planlamasını oluşturması gerekir.”
Ticari diş beyazlatma ürünlerinin yanlış veya aşırı kullanımının dişlere zarar verebileceğine dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Özge Mimir, bu potansiyel zararları şöyle açıkladı: “Beyazlatma ürünlerinde genellikle aşındırıcı maddeler bulunur. Bu maddeler, aşırı kullanıldığında diş minesi üzerinde zayıflamaya yol açabilir. Zayıflayan mine, dişin iç yapısını açığa çıkarabilir ve daha hassas hale gelmesine sebep olabilir. Beyazlatma ürünleri, dişlerin sinirlerine ulaşabilecek kadar derine nüfuz edebilir. Bu durum, dişlerde geçici veya kalıcı hassasiyete yol açabilir. Beyazlatıcı jel veya diş macunlarının yanlış uygulanması, diş etlerinde tahrişe neden olabilir. Ayrıca diş etlerinin beyazlatma ajanlarıyla uzun süreli teması, diş eti dokusunda iltihaplanmaya veya hasara yol açabilir. Bu nedenle, ticari ürünlerin kullanımı mutlaka diş hekimi kontrolünde olmalı ve hekimin söylediği yönergeler takip edilmeli.”
Diş hekimi tarafından yapılan profesyonel beyazlatma işlemlerinde genellikle daha güçlü beyazlatıcı ajanlar ve özel teknikler kullanıldığını vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Özge Mimir, “Hekim, dişlerinizi muayene ederek kişisel ihtiyaçlarınıza göre en uygun beyazlatma yöntemini seçer. Bu, genellikle daha hızlı ve etkili sonuçlar verir. Ayrıca diş hekiminin kullandığı beyazlatıcılar, evde kullanılan ürünlere göre daha kontrollü bir şekilde uygulanır, bu da daha az risk taşır” dedi. Ticari ürünlerinse genellikle daha düşük yoğunlukta beyazlatıcı ajanlar içerdiğini ve evde kullanım için uygun olduğunu ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Mimir, “Ancak bu ürünler, genellikle dişlerin daha yüzeysel bir şekilde beyazlatılmasına olanak tanır ve uzun süreli kullanımlarında zarar verme riski daha yüksektir. Ayrıca, ticari ürünlerin her diş yapısına uygun olup olmadığı her zaman garanti edilemez. Diş hekimi muayenesinde yapılan beyazlatma tedavisinden daha az bir beyazlamaya neden olur” açıklamasını yaptı.
Diş beyazlatma işlemi yapıldıktan sonra ise renklenmelerin önüne geçmek için belirli gıda ve içeceklerden kaçınılması gerekebileceği uyarısını yapan Dr. Öğr. Üyesi Özge Mimir, “Asidik gıdalar, diş minenizi zayıflatabilir ve renk değişikliklerine neden olabilir. Asidik içeceklerin tüketimi sonrasında dişlerinizi fırçalamadan önce bir süre beklemek faydalı olabilir” dedi. Dişlerin beyazlığını korumak için bazı önerilerde bulunan Dr. Öğr. Üyesi Mimir, sözlerini şöyle tamamladı: “Dişlerinizi günde en az iki kez, florür içeren diş macunu ile fırçalayarak plak ve lekelerin birikmesini önleyebilirsiniz. Sigara, dişlerin sararmasına neden olan başlıca faktörlerden biridir. Bu nedenle sigara içmemeniz, dişlerinizin beyazlığını korumanıza yardımcı olur. Profesyonel diş hekimleri tarafından uygulanan aralıklı beyazlatma bakımları da dişlerin beyazlığını korumaya yardımcı olabilir. Özellikle beyazlatma işleminin ardından ilk 2 hafta bu talimatlara uymak dişlerin beyaz kalma süresini uzatır ve tedaviyi korumaya alır.”