Bu bölge kanserlerinin erken belirtisi ses kısıklığı, seste değişiklik olmakla beraber, kanserin yerleşim yerine göre bu ses kısıklığı ileri evrelerde de görülebilmektedir. Buna ek olarak hastalarda yutma zorluğu, boyunda şişlik, nefes darlığı, halsizlik, öksürük, kulağa vuran ağrı gibi yakınmalar da eşlik eder.
Günde bir paket sigara içenlerde gırtlak kanseri görülme ihtimalinin içmeyenlere göre 40 kat fazla olduğu rapor edildi. Bununla beraber alkol, HPV virüsü, sağlıksız ve kötü beslenme de sebepler arasındadır.
Alkol kullananların kullanmayanlara göre 3 kat fazla risk altında olduğu biliniyor. Gırtlak kanserine reflünün de sebep olabileceği düşünülmekle beraber bu varsayım henüz ispatlanmış değildir.
Sigara ve tütün ürünlerinden, alkolden uzak durdurmanın, kullanıyorsak bırakmanın gırtlak kanserinden korunmada önemli bir adım. Sağlıklı bir beslenme programına uymak, HPV’ ye karşı korunmak bu bölge kanserlerine yakalanma olasılığını ciddi oranda düşürüyor.
Gırtlak kanserine karşı belirtileri fark eder etmez mutlaka konunun KBB ve baş boyun cerrahisi uzmanı tarafından değerlendirilmesi gerekiyor. Hastalığa tanı KBB ve baş boyun cerrahisi uzmanı tarafından endoskop ile yapılan muayenenin ardından şüpheli yerlerden biyopsi uygulanarak konulur. Gereken durumlarda; MRG, BT, PET gibi radyolojik yöntemlerden de yararlanılabilir.
Öncelikli tedavi cerrahi olmakla beraber ileri evrelerde radyoterapi ve kemoterapi de tedaviye eklenerek kombine tedavi uygulanabilir. Boyun bölgesine sıçramış olan gırtlak kanserlerinde ameliyat planına boyun da eklenir.
Zaman zaman ameliyat yapılamayan çok ileri kanserlerde kemoterapi ile kanserli bölge küçültülüp ameliyat yapılabilir hale getirilebilir. Özetlemek gerekirse tedavi hastalığın evresine göre planlanır. Bu planlamanın Baş Boyun Onkoloji Konseyi tarafından belirlenmesi uygun olacaktır.
