Kireçlenme oluşumunun yavaşlatılması ve eklemlerde iyileşme kapasitesinin hızlandırılması için son zamanlarda biyorejeneratif tedavilerin popülerleştiğini dile getiren Op. Dr. Mehmet Taner Özdemir, “Bu tedavi yöntemleri genellikle eklem içine uygulanan çeşitli enjeksiyonlardan oluşuyor. Son dönemde gündeme gelen tedaviler; hiyalüronik asit enjeksiyonu yani eklem içi kayganlığı artıran jel tedavisi, plazma enjeksiyonu yani hastanın kendi kan plazmasının problemli ekleme enjekte edilmesi ve kök hücre enjeksiyonu yani hastanın yağ dokusu veya kemik iliğindeki kök hücrelerin toplanarak enjeksiyon ile eklemin içine verilmesi olarak üç başlık altında incelenebilir” şeklinde konuştu.
Ameliyat dışı tedavilerin işe yaramadığı ve hastalığın ilerlediği durumlarda kireçlenen eklemde protez ile yüzey değiştirilmesi ameliyatlarının yapılabildiğini belirten Op. Dr. Mehmet Taner Özdemir, “Diz, kalça ve omuz protezleri uygulamaları ortopedide standart tedavi yöntemleridir. Hasta, ameliyat sonrası bir iki gün içinde ayağa kaldırılarak yürüteç ile yürütülür arkasından özel rehabilitasyon programına başlatılır. Hastanın cerrahi sonrası egzersiz programını harfiyen uygulaması, fizik tedavi ile eklem hareketinin sağlanması ve genel takiplerinin yapılması ortalama 6 haftalık bir süreci kapsar. Bu süre sonunda hasta sosyal hayata ve ameliyattan önceki fonksiyonel kapasitesine kavuşabilir” ifadelerini kullandı.