Ergen önemsenmek, anlaşılmak ve değer görmek ister!
Çocuğumuza teşekkür edebiliriz
Ayşe, 7. sınıf öğrencisi. Her soruma “Bilmem!” diye cevap veriyor. Terapiye geliş sebebi, evde herkese karşı olan öfke patlamaları, bağırmaları. Evdekiler onun bu haline hiç alışık değiller: “Ne oldu bu kıza böyle?” Ayşe bir ergen ve depresyonda ve ailesi bunun farkında değil.
Ailenin en büyük çocuğu. Ondan küçük bir erkek kardeşi var, 4. sınıfta, sonra 2. sınıfta bir kız kardeşi, 1. sınıfta bir kız kardeşi daha, 2 yaşında da bir erkek kardeşi. “Evde neler yaparsın?” diye soruyorum. “Hiiiiç kardeşlerime bakarım!” diye cevap veriyor. Annesi sürekli ona seslenirmiş: “Kızım kardeşinin bezini getir!” “Kızım sofrayı topla!” “Kızım kardeşinin dersine bak!” Yani annesi sürekli “kızım” der ve bir şeyler yapmasını istermiş.
Ayşe bu isteklerden o kadar bıkmış ki, annesinin seslenişini artık duymaz olmuştur. Zaten annesi de şikâyet ediyor: “Beni hiç duymuyor. Hiç ses vermiyor.” Evet, bu düzeltmemiz gereken bir davranış. Annesi ona her dakika seslense de Ayşe annesine hemen cevap vermeli. Ayşe’nin evde yapması gereken bir sürü işi var. Kardeşinin bezini değiştirmeli, tuvalete götürmeli, yemeklerini yedirmeli, üstlerini giydirmeli... Bu arada kardeşlerine öfkelenir, bağırır, arada sırada da vurur. Babası şikâyet ediyor: “Hepimize bağırıyor, yeter artık!” Düzeltmemiz gereken ikinci davranış: Öfke nöbetleri, herkese bağırması.
4. ve 2. kardeşini okumaya Ayşe geçirmiş. Şimdi sıra 1. sınıftakinde. Ama onunla hiç ilgilenmiyor. Ayşe her şeyi mükemmel yapan bir çocuk ama kızgın, öfkeli, mutsuz. Evet, 7. sınıfta ve depresyonda. Psikoterapi alması lazım. Peki, evdeki ortam aynen devam ederse psikoterapi ne kadar etkili olur? Bunun için önce çevresel düzenleme yapmamız gerekiyor. Ayşe’nin anne babasına, “Bana şu an kızınızın evde yaptığı işleri söyler misiniz?” diyorum. Sıralıyoruz. Yaptıklarının hepsini bir bir kâğıda yazıyorum ve anne babaya, evde yaptığı işler için ona her gün bir artı vermelerini istiyorum. Artıları eksilerinden fazla olduğu zaman da hafta sonu ona bir ödül almalarını öneriyorum. “Bunları zaten yapıyor,” diyor annesi “niye ödüllendirelim ki?” Aslında sıkıntı buradaydı, yani kızları bundan dolayı depresyondaydı. Aşye bu işleri sürekli yapmış ve yapmaya devam ediyordu ama teşekkür ve takdir yoktu. O yaptıkça çevredekiler de istemeye devam etmişlerdi. Genç kız sonunda tükenmiş ve beyin kimyası da değişmişti. Yine de istenilenleri yapmaya devam ediyor ama artık bağırarak ve gülümsemeden.
Aslında aile yaptıklarını takdir edip kızlarına teşekkür etselerdi Ayşe iyileşecekti belki de. Şımarmasından korkuyorlar. Belki de bu zamana kadar ne istediği hiç sorulmadı ve fikri alınmadı ve kendisi için hiçbir şey yapamadı ve sevildiğini de hissedemedi Ayşe... Aslında onun istediği sadece bir teşekkür, takdir ve ilgi. En az kendisinin çevresindekilere gösterdiği kadar...
Ergenlik, depresyon için riskli bir dönemdir. Yapılan araştırmalar, kız ergenlerde depresyon görülme sıklığının erkek ergenlerden daha fazla olduğunu göstermektedir. Depresyon, ergenlerde en az 2 hafta boyunca, gün boyu kendini üzüntülü hissetme/depresif duygu durum, önceden zevk aldığı şeylerden zevk alamama/ilgi kaybı, öfke ve çabuk sinirlenmeyle kendini gösterir. Uyku bozukluğu, iştah, kilo değişikliği, halsizlik, harekette yavaşlama, değersizlik, kararsızlık ve suçluluk hisleri, dikkat toplamada güçlük, ölüm ve intihar düşüncelerinden beşinin ilgi kaybı veya hüzünlü hissetmeye eşlik etmesi klinik (majör) depresyonu kesinleştirir ve acil uzman desteği alınmasını gerektirir. Ergenin ders başarısı düşer, arkadaş ilişkilerinde bozulma olabilir. Tedavide psikoterapi etkilidir.
Ergeni depresyondan nasıl koruyabiliriz?
• Onu önemsediğinizi ve değer verdiğinizi hissettirin. Nasıl mı? Olaylar ve aile kararları hakkında fikrini alın, önemseyin.
• Karamsarlık, dengesizlik, korku ve öfke duyguları yaşadığında sabırlı olun. Kendini ifade etmesinde yardımcı olun.
• Birlikte zaman geçirin, gözlerinin içine bakarak dinleyin, anlamaya çalışın.
• Müdahaleci değil rehber ve model olun. Hata yapmasına izin verin.
• Özel hayatının ve arkadaşlarının olmasına izin verin.
• Hep fazlasını istemeyin, mükemmeliyetçi olmayın. Bu, ergende umutsuzluk, karamsarlık ve özgüven eksikliğine sebep olur.
• Zorlamayın, baskı kurmayın. Takip edin ama sıkmayın.
• Aşırı serbest bırakmayın.
• Aşırı sorumluluk vermeyin.
• Sürekli eleştirmeyin. Kendisini değersiz ve beceriksiz görmesine sebep olur.
• Takdir edin, özür dileyin, teşekkür edin.
• Sanat veya sosyal aktivitelerle ilgilenmesini sağlayın. Resim, müzik, fotoğrafçılık veya gönüllü yardım kuruluşlarında çalışma gibi.
• Düzenli spor yapmasını veya en azından düzenli yürüyüş yapmasını veya yüzmesini teşvik edin.
Fazilet Seyitoğlu
Uzman Klinik Psikolog
www.myfamilyterapi.com
Kaynak: Seyitoğlu, F. (2017). Çocuklarda 20 Psikolojik Problem ve Çözümü. İstanbul: Hayykitap.