21.02.2012 - 00:00 | Son Güncellenme:
Onlardan biri de Rolling Stones’un güçlü sesi Mick Jagger ve dünyaca ünlü güzel modellerden biri olan Jerry Hall’un biricik kızı Georgia May Jagger. Henüz 1992 doğumlu olmasına rağmen, şimdiden moda dünyasında annesinin yolundan ilerleyip, kendini farkettirecek çalışmalarda, isminden bahsedilen genç bir model olarak herkesin göz bebeği oldu.
Onu diğer modellerden ayıran özelliklerinden biri Brigitte Bardot’a benzemesinin yanında, annesinden gibi çabasız poz verebilme yeteneği ve her haliyle seksapalitesini hissettirmesi oluyor. Babasından aldığı dolgun dudakları, annesinden aldığı dalgalı sarı saçları, uzun bacakları ve dudaklarının ardında gözüken ayrık dişleri onun cazibesini şaşırtıcı şekilde arttırdı. Onun bu özelliklerinden ilk etkilenen tasarımcı Vivienne Westwood olacak ki koleksiyonunda yer almasını sağlayarak, moda dünyasında ilk adımını atmasını sağladı.
Vivienne Westwood için podyuma çıktığı andan itibaren Jagger, modellik alanında doğru yolda ilerlemeye devam ediyor. Modellik genlerine sahip olan genç modelin, moda endüstrisinin ilgisini fazlasıyla çektiğinden beridir, prestijli dev markalarla çalışma imkanına sahip oldu. Doğal bir güzelliğe sahip Georgia, Marc Jacobs, Rimmel, Hudson Jeans, Chanel ve Versace gibi büyük isimlerin ses getiren kampanyalarında kendini çarpıcı şekilde belli etme fırsatı buldu.
2009 yılında İngiliz Moda Ödülleri’nde ‘Yılın Modeli’ ödülünü alması boşuna değildi, çünkü Jagger, mükemmel genlere sahip olan ve bunu hakkıyla değerlendiren biri oldu. Vogue ve I-D gibi moda dünyasına yön veren dergileri süslemeye başlamasıyla artık, hafızalarda gittikçe yer etmeye başladı. Abartılı makyaj yapmayı sevmeyen ve fondötenin onu daha yaşlı gösterdiğini her defasında belirten model, kırmızı mat rujdan vazgeçemediğini her fotoğraf karesinde belli ediyor. Sade makyajdan yana olan Georgia, çocukluğundan beri annesini stil ikonu olarak görmüş ve bunu her giydiği gözde ayakkabı seçiminde gösteriyor. Stil ikonu olarak annesinin yanına, Beyonce, Drew Barrymore ve Grace Jones’tan ilham alan genç model, tarzını vücudunu saran elbiseler tercih ederek daha özgür yansıtıyor.
Çocukluğunun büyük kısmında Rolling Stones’un turneleri sonucu sayısız seyahat etmesine rağmen, tek başına New York’taki yaşamı sırasında önceleri endişelense bile, güçlü genlerinden gelen kişiliği onu hep başarıya götürecek gibi gözüküyor. Oldukça ses getiren kampanya çalışmalarına Hudson Jeans’ı eklediğinde bu şaşırtıcı bir şey olmamıştı, çünkü annesi Helmut Newton’a da zamanında kışkırtıcı pozlar vermişti. Bu kampanya ile tasarımcılığa adım attığında yine ilham kaynağı annesi olmuştu; fakat kariyerine Guns’n’Roses eklenmişti artık. Böylece Janner moda dünyasında aranılan yüzlerden biri olmasının yanısıra, tasarımda yeteneğinin olduğunu da göstermiş oldu.
2011 yılının Kasım ayında annesiyle H&M markasının yeni yıl kampanyası için bir araya gelmiş ve annesi ile çalışarak yeniden hafızalarda yer etmişti. Cool görünüme, pürüzsüz cilde ve zarif yapıya sahip genç model, markaların yüzü olmaya ve kampanya çekimlerinde sıkça karşımıza çıkmaya devam edecek gibi görünüyor. Bu güzel yüzden ve enerjiden kim mahrum kalmak ister ki!:)
Yazı; Modazon.com / Elina Nikolayevna