Parmak Şıklattığınızda Mutluluk Kapınızda mı ?

Belki bir şıklatmayla değil ancak yapılan tek bir seçim ile neden olmasın ?

Gün seçimlerimizle başlar.

“Off yine iş” diye somurtan bir suratla uyanmakla “Günaydın benn bugün her şey kolay ve güzel olacak. Hazırım.” diye gülen ve güçlü bir ifadeyle uyanmak arasında çok ama çok büyük fark var.

İşte burada seçimimiz devreye giriyor.

Siz neyi seçiyorsunuz ? Neye üşeniyorsunuz? Neden mutsuzsunuz ?

Mutluluğu dilinizle isteyip aslında mutsuzluğa kendinizi hep SİZ mi itiyorsunuz ?

Sabah nefes alıp güne başlarken her bir hecenizi-kelimenizi hücrelerinizin duyup buna göre harekete geçtiğini biliyor musunuz ? Tabi ki her şey üst üste aksi gidebilir. Sabah siz başlattınız. Bunu fark edin lütfen…

Bizler taşıdığımız bedenleri madde dünyaya uyumlanma aracı olarak kullanan enerjileriz, ışıklarız, ruhlarız. Hücrelerimiz enerji. Bizi duyuyorlar.. Bu yüzden dikkat!

Doğrudur. Bende de olduğu gibi her birimizin aniden gelen ya da yavaş süreçlerle karşımıza çıkan irili ufaklı dertlerimiz var. Sınandığımız hastalıklarımız var. Çok aksi giden günlerimiz var. Kendimizi tutamadığımız ani öfke patlamaları yaşadığımız olaylar var.

Oysaki olan olmakta.

Ve konunun kendisinden çok bizim duygusal reaksiyonlarımız asıl bize sıkıntı yaratan..

Kendi adıma çok üzüldüğümde, acı çektiğimde artık tek bir düşünceye odaklanıyorum; Biz buraya Olmaya geldik, sınavları aşıp ruhlarımızı tekamül ettirmeye geldik, atalarımızdan, köklerden genetik, karma miraslarla geldik. Bedeller ödüyoruz, ödemeye devam ediyoruz. Hurmalar tırmalıyor. Belki seninki belki 3 kuşak önceki dedeninki… anlatabiliyor muyum ? Zaten mükemmel olmuş olsak hala bu madde dünyasında işimiz ne sizce? Bu sınavları aşa aşa tökezleyerek Olmaya çalışıyoruz.

Beden geçici, sıkıntılar da geçici…

Mutluluğu ve huzuru parmak şıklatmasıyla bekleyenlere birkaç “VAZGEÇ” önerim olacak.

Kontrol etmekten vazgeç.
Kişiselleştirmekten vazgeç.
Devamlı şikayet ve eleştiriden vazgeç.
Her olaya şüpheli yaklaşımdan vazgeç.
“Hep ben haklıyım” dan vazgeç.
Artık sana hizmet etmeyen tüm düşünce, olay ve insanlardan vazgeç.
Kendini suçlamaktan vazgeç.
Diğerlerini memnun etmekten vazgeç.
Yüksek beklentilerinden de vazgeç.
Olmayan için Dirençten vazgeç.
Ve
Geçmişinden artık vazgeç.

Sadece kendinden vazgeçme olur mu ? Sen bir mucizesin !

Sevgiyle, Aşkla, Farkındalıkla kalın..

Duygu Giray

Facebook; Duygu Giray yaşam koçu
Instagram; Duygugiray