Vitaminlerin cildin sağlığını korumada önemli bir yeri vardır. Öyle ki bazı vitaminler, hamile kalmaya karar verildiği anda alınmalıdır. Çünkü hücrelerin üretim aşamalarında onlara çok ihtiyaç vardır. Hamile kalmak isteyenlere sipina bifida hastalığını veya yarık-damak-dudak hastalığını önlemesi için folik asit önerilir. Şayey folik asit takviyesi yapılmazsa, her gün hiç aksatmadan çiğ olarak 2 kilo brokoli yemek gerektiği bilinmektedir.
Bu genel örnekten sonra, kendi mesleki alanımdan da güzel örnekler verebilirim. Bazı B vitaminlerinin aft, uçuk, beriberi hastalığını önlediği, C vitaminlerinin kollajen sentezi sırasında kullanıldığı, cilt ve mukozalarda koruyucu bir antioksidan olduğu, benzer şekilde çinko takviyesiyle ciltte yaraların hızla iyileştiği, izlerin temizlendiği, A vitamini ile akne tedavisine destek olunduğu bilinmektedir. Sağlıklı bir erişkinin, her gün kanserojen maddelere maruz kaldığını ve bu serbest radikallerle mücadeleleri sırasında kanserojen maddeleri kendisinin de ürettiğini düşünecek olursak dışarıdan destek almak gerekir.
En büyük desteğimiz elbette doğru beslenmek olacaktır. Ancak toprak, su, hava bu kadar kirliyken, besinler bu kirli ortamlarda yetişirken ve hormonluyken onların vitamin içeriklerine ne kadar güvenebiliriz? Bizler eski toprak değiliz, oğullarım ve ben her gün multivitamin ve echinezya şurup alıyoruz. Ama bilinmelidir ki bazı vitaminlerin fazlası atılamaz, depo edilir işte o vitaminlere ara vermek gerekir.
Bildirilen son çalışma Archives International Med.’da postmenapozal dönemdeki kadınlarda multivitamin kullananlarla kullanmayanlar arasında, bu vitaminlerin kronik hastalıkları önlemede ya da kanseri önlemede ya çok az etkili ya da fark olmadığı saptanmıştır. Bu demek değildir ki vitaminler bir işe yaramıyor. Bu tip hastalıkların oluş nedenleri sadece serbest radikaller değildir ki vitaminler önlesin. Sigara, alkol, stres, genetik özellikler, ailevi yatkınlık, bazı viral enfeksiyonlar kanser oluş nedenleri arasındadır.