Cilt doktorları, Tıp Fakültesinden mezun olduktan sonra tüm doktorların uzman olmak için girdikleri sınavda dermatoloji branşını ihtisas alanı olarak seçen ve bu konuda 4-5 sene süren üst ihtisas yapan kişilerdir. Cildin sağlığını korumak ve cilt hastalıklarını teşhis edip iyileştirmek, insan sağlığının önemli bir parçası olan bu büyük organın mikroskopisinden makroskopisine her şeyini bilen cilt doktorlarının işidir.
Cilt doktoru, cildi vücudun diğer organları ile ilişkili olarak, bir bütün olarak değerlendirir. Cildin rengi, soluk mu, kızarık mı, kuru mu, yağlı mı, sivilceli mi, hassas mı, yoksa allerjik mi, cilt kuru ama sivilceli mi, güneş ışınlarından ne kadar etkilenmiş, cildin nem durumu, kırışıklık olup olmadığı, kılcal damarların yüzeye çıkması, ben’ler, güneş lekeleri (lentigo), melasma (bölgesel lekeler) varlığı gibi unsurların tamamına bakılarak değerlendirilir. Aksi halde cilt gençleştirme amaçlı herhangi bir işlem yapıldığı zaman, geri dönüşü zor olan sorunlarla karşılaşılabilir.
Örneğin çok popüler olan infrared veya radyofrekans yöntemlerini yüz gençleştirme amaçlı kullandığımız zaman aslında melanin isimli pigmentin (cildimize rengini veren-sarışınlık, kumrallık veya esmer tenli olma durumları) sentezinin de tetiklenebileceğini ve daha önce olmayan yeni bir lekenin ortaya çıkartılabileceğini tahmin edebilir miyiz? Evet, bazı parametreler vardır ki buna göre gerekirse bu işlem uygulanmaz.
Görülen o ki bu tip tıbbi cihazları estetik dermatoloji alanında deneyimli uzman doktorlar kullanmalıdır.
Bu nedenle her yeni çıkan cihaza göre değil, kişinin ihtiyacına göre uygun yöntemi belirlemek; cilt sağlığı ve güzelliği için temel prensip olmalıdır.