15.12.2009 - 10:07 | Son Güncellenme:
MENNAN AYSAN KUZANLI
Hem de sirke, limon, soda ve şeker kullanarak!
Kimyasalların yaratacağı tehlikeyi uzaklaştırmanın birinci yolu, bu maddeleri evimize sokmamaktır. İkinci yolu ise, bu kimasallar yerine alternatif ürünler kullanmaktır. Bundan sonra da evinizde kimsayal ürünlerin birikmesine müsaade etmeyerek, en kısa sürede onlardan kurtulmalısınız.Temizlik ürünlerinin içindeki toksik (zehirli) maddeler, sağlık açısından taşıdığı riskler ve yapılan güvenilirlik testlerinin sonuçları, ambalaj kutularının üzerinde bildirilmez. Çünkü üreticileri buna zorlayan bir yönetmelik yok. Bu nedenle ürünü kullandıktan sonra ne gibi komplikasyonların ortaya çıkacağını bilmek mümkün değil. Kesin olan şu ki, bu ürünlerin içinde kimyasal maddeler var. Ve bunların kısa, orta ve uzun vadede sebep olabileceği çeşitli zehirleyici etkiler vardır. Örneğin, kullanma sırasında ortaya çıkan toksik buharlar, kısa vadede baş ağrısı, halsizlik, göz yanması, cilt tahrişleri gibi hafif ve orta derecede zararlar yaratabilir.
Uzun vadede akciğer sorunları, kanser, kalp hastalıkları gibi bağışıklık sistemiyle ilgili ciddi hastalıkların ortaya çıkmasına neden olabilir. Evdeki temizlik ürünlerini hiçbir zaman mutfakta veya yemek yapılan, yiyecek depolanan yerlerin yakınında bulundurmayın. Bu ürünlerin içeriğindeki uçucu kimyasallar, yiyeceklerinizi ve dolayısıyla sizi etkileyebilir.
Neyse ki, bu tehlikelerden uzak kalabilmek için kolaylıkla bulabileceğimiz doğal maddeler var. Herkesin bildiği sirke, likit sabun, boraks, tuz, su ve limon suyuyla kendi temizlik malzemenizi kendiniz üretebilirsiniz.
Yazı dizimizin bugünkü bölümünde bu maddeleri nasıl ve hangi amaçla kullanabileceğimizi göreceksiniz.
SİRKE VE LİMONLA IŞILDAYIN
Bazı mobilya ve yer cilaları, kanserojen bir kimyasal olan ‘fenol’ içerir. Fenol, ciltle temas ettiğinde soyulma, kabarıklık, yanma ve sivilce oluşumuna neden olur. Bir şekilde ağızdan alınırsa dolaşım bozukluğu, şok, koma ve ölüme sebep olabilir. İçeriğindeki bir diğer kimyasal da, aşırı derecede zehirli olan ve cilt tarafından kolayca emilen ‘nitrobenzen’dir. Uzun vadede kanser, genetik bozulma, prematüre doğumla kalp, karaciğer, böbrek ve merkezi sinir sistemi hastalıklarına yol açar. Uygulama sırasında çıplak deriye temas ettiğinde cilt tarafından emilerek zehirlenmeye sebep olur. Uygulama sonrasında buharlaşma devam edeceği için ortamı çok iyi havalandırın. Su bazlı deterjanları tercih edin. Eczaneden alacağınız ‘mineral oil’i bir bezle mobilyaya uygulayabilirsiniz. Mobilya cilası olarak ahşabın emebileceği mutfağınızdaki herhangi bir yağı da kullanabilirsiniz. Organik olduğundan kokusu kısa sürede geçer.
- 1 kaşık zeytinyağı, 1 limonun suyu, 1 kaşık konyak veya viski, 1 kaşık suyu iyice karıştırıp taze olarak kullanın.
- 3 ölçü zeytinyağıyla, 1 ölçü beyaz sirkeyi ya da 2 ölçü nebati yağla, 1 ölçü limon suyunu karıştırıp kullanın.
- Ceviz mobilyalar için 1 litre bira, 1 yemek kaşığı şeker, 2 yemek kaşığı arı mumunu kaynatın, soğutup uygulayın.
- Tahta zeminlerde, 4 litre sıcak suya, 1/4 bardak sıvı sabun, 1 bardak beyaz sirke veya limon suyu, güzel kokması için de bir miktar taze bitkisel çay ekleyin.
- Linolyum zeminler için, 1 bardak suya 3 kaşık mısır nişastası ekleyin.
- Mobilya kumaşların temizliğinde, 1/4 bardak sıvı sabunu, 3 kaşık suyla karıştırın ve temiz bir bezle zemine uygulayın.
MİKROPLAR YOK OLMAZ
Dezenfekte edicilerin çoğu uçucudur ve teneffüs edilmesi tehlikelidir. İçeriğindeki aktif madde ‘kresol’dür. Kresol, cilt ve solunum yoluyla kolayca alınabilen bir kimyasal olup, karaciğer, böbrek, akciğerler, pankreasta hasara neden olur. Bulunduğu ve kullanıldığı yerlerin çok iyi havalandırılması gerekir. Temizliğe aşırı düşkün olan ve sürekli dezenfektan kullananlar, dikkatli olmalıdır. Tanıtım reklamlarında genelde bu tür ürünlerin ‘tüm mikropları’ öldürdüğü söylenir. Fakat hiçbir dezenfektan bunu yapamaz, ancak mikropların sayısını azaltırlar. Mikroplar o kadar yoğun ve çeşitlidir ki, bir süre sonra tekrar üremeye başlarlar. Bazı banyo temizleyicileri ve dezenfektanlar, sodyum hidroksit, sodyum hipoklorid ve fosforik asit içerir. Ve bu ürünlerin buharları göz, cilt ve iç organlarda yangıya neden olabildiği için çok dikkatli davranmak gerekir. Mutlaka bu ürünler kullanılacaksa, pencereler açılarak mekan havalandırılmalı ve cildi koruyacak bir eldiven kullanılmalıdır.
Ne yapmalı?
Kaynar su, pratik bir yöntemdir. 4 litre kaynamış suya 3/4 bardak boraks atıp karıştırarak iyi bir dezenfektan elde edebilirsiniz. Banyo küvetini ve duşu temizlemek, mantardan arındırmak için de, bir kabın içindeki 1/2 bardak pişirme sodasının üzerine yavaş yavaş sıcak su döküp macun haline gelene kadar karıştırın, sonra da zemin üzerinde uygulayın.
Zor çıkan mantarlar için fırça kullanmak gerekebilir, dar yerler için eski bir diş fırçası kullanılabilir.
BULAŞIK YIKARKEN
BULAŞIK DETERJANLARI:
Bu ürünlerin içeriğinde, petrol türevi olan maddeler bulunur. Likit deterjan, renk veren kimyasal boya ve suni koku veren maddelerden oluşur. Bazılarında, sudaki klorla birleştiğinde zehirli buharlar çıkartan amonyak bulunabilir. Renklendirilmiş olanlar kurşun veya kanserojen maddeler içerebildiğinden renksiz olanları tercih edin. Koruma eldiveni giymek cildinizin ve vücudunuzun zarar görmesini önler. Bazı bulaşık yıkama sıvıları bitkisel esaslı sabun içerirler.
- Bulaşık yıkama suyunun içine normal likit sabun ve bir miktar limon suyu koymak veya yıkama süngerini normal sabuna sürmek, deterjandan zarar görmenizi engelleyecektir. Suyun fazla sert olması halinde bardaklarda lekeler oluşmasını önlemek için birkaç çay kaşığı boraks ilave ederek suyu yumuşatabilir, sabundan da tasarruf edebilirsiniz.
BULAŞIK MAKİNESİ DETERJANLARI
Birçok bulaşık makinesi deterjanı suyla temas ettiğinde aktive olarak toksik klor gazı çıkarır. Bu gazların mutfakta yoğunlaşması halinde baş ağrısı, yorgunluk, göz yanması şikayetleriniz olabilir. Yeterince çalkalama yapılmadığında makineden çıkan cam eşyalar üzerinde ince bir film tabakası görebilirsiniz. Sabunla elde yıkanan bir bardağı, makineden aldığınız bardakla karşılaştırıp, koklayın. Hatta su için, neticeyi görün.
-2 yemek kaşığı pişirme sodası ile 2 yemek kaşığı boraksı karıştırarak, kendi bulaşık deterjanınızı yapın.
FIRIN TEMİZLEYİCİLERİ
Fırın temizleme maddelerinin çoğu, kostik ve amonyak içerir. Özellikle sprey şeklinde olanlar havada zerrecikler oluşturup, rahatlıkla cilde, gözlere ve akciğerlere zarar verebilir. Kullanırken mutlaka iyi bir havalandırma sağlayın. Ciltle temasını önlemek için lastik eldiven kullanın. Temizlik işleminden sonra fırın hâlâ kimyasal madde kokuyorsa, kapağını açın ve mutfağı uzun süre havalandırın. Fırın alırken, kendi kendini temizleyenleri tercih edin.
- Bir sprey şişesinin içine, 2 yemek kaşığı likit sabun, 2 yemek kaşığı boraks ve sıcak su koyarak iyice karıştırın. Karışımı fırın duvarlarına püskürtün. 20 dakika bekledikten sonra tahta veya çelik tel yumağıyla kirleri kazıyın. Fırının içini kirler üst üste birikmeden temizlemelisiniz. Böylece kimyasal madde kullanmak zorunda kalmazsınız.
- Mikrodalga fırını temizlemek için, 3-4 kaşık kek karbonatını bir miktar suda eritip macun kıvamına getirin. Daha sonra ıslak bezle fırındaki kalıntıları alabilirsiniz.
ÇAMAŞIR YIKARKEN
YUMUŞATICILAR:
Yumuşatıcıların kumaş üzerinde bıraktıkları artıklar kolay çıkmaz. Sürekli cildinize temas ederek alerjik reaksiyonlar, cilt tahrişi ve göz yanmasına sebep olur. Yumuşatıcılara ilave edilen parfümler de bazı kişilerde alerjiye sebep olabilir. Sprey şeklinde olanlar havada toksik mikroskopik zerrecikler bıraktıklarından solunum yollarını tahriş eder.
Yumuşatıcılar, sentetik kumaşlardaki statik elektriklenmeyi engellemek için üretilmiştir. Doğal kumaşlarda böyle bir sorun olmadığı için kullanılmalarına gerek yoktur. Bu nedenle çamaşırları yıkamadan ayırmak faydalı olur.
-Çalkalama sırasında suya ilave edilecek 1/4 bardak pişirme sodası, boraks veya beyaz sirke, makinedeki çamaşırlar için yumuşatma görevi üstlenecektir.
SABUN VE DETERJANLAR:
Petrol esaslı sentetik likit deterjanlar, kumaş üzerinden çalkalama sırasında tam anlamıyla atılamazsa, cilt ve solunum yolu tahrişlerine, bazı alerjilere neden olabilir. Deterjanda etoksi-alkol bulunuyorsa, bu madde kanserojen olan ‘1.4 Dioxan’ içerebilir. Yıkama sırasında mekanı iyice havalandırın.
Deterjanlar, sentetik elyaflı kumaşlar için geliştirilmiştir. Pamuk, keten, yün ve ipekten üretilen kumaşlarda deterjana gerek yoktur, bunlar doğal sabunla yıkanmalıdır.
Deterjan alırken, hangi kimyasal maddeleri içerdiğine mutlaka bakın. Deterjandaki petro kimyasal ürünler, ağartıcılar, sentetik beyazlatıcılar ve koku veren maddeler, çevre kirliliğine neden olur. Sabun ise doğal mineraller ve doğal yağlar içerdiği için çevre dostu bir üründür.
- Bazı hallerde sabuna bile gerek yoktur. Bu gibi durumlar için, bir bardak soda, beyaz sirke veya boraks karışımı kullanabilirsiniz.
- Bu alanda kullanılabilecek bir başka etkili ürün de, son yıllarda yoğun olarak kullanılan ve iyi netice alınan, içinde bio-seramik bilyecikler olan çamaşır toplarıdır. Bu toplar suya iyonize oksijen verir. Bunlar, çok daha az deterjan kullanılarak lekelerin daha kolay çıkmasına yardımcı olabilir.
KURU TEMİZLEME
Aslında kuru olmayan bu yöntemle, giysileriniz çekmeden, boyası çıkmadan, su lekesi olmadan, yünlüler matlaşmadan temizlenmektedir. Uygulamada kullanılan madde genellikle ‘perkloretilen’dir. Buharı teneffüs edildiğinde, kanser, karaciğer hasarı, merkezi sinir sistemi çöküntüsü, baş ağrısı, halsizlik, uykusuzluk, iştah kaybına sebep olan kimyasal bir kimyasaldır.
-Eşyalarınızı kuru temizlemeden eve getirdiğinizde ilk işiniz ambalajı çıkartıp, açık havada bırakmak olmalıdır, bu süre birkaç gün olabilir. Sıcak havada çabuk buharlaşır. Odada tutacaksanız pencereleri açın ve iyice havalandırın. Koku tam anlamıyla yok olunca, elbiselerinizi dolabınıza kaldırabilirsiniz.