FIFA’nın 2018 yılında düzenlediği son Dünya Futbol Şampiyonası da gösterdi ki evrensel düşünmek faydalıdır.
Finalde Hırvatistan’ı 4 – 2 gibi önemli bir skorla yenerek kupayı kazanan Fransa takımı çeşitli ırklardan ve değişik etnik kökenlerden futbolcular barındıran evrensel bir ekipti. Kupayı kaybeden Hırvatistan ise sahada 11 Hırvat futbolcu ile mücadele ediyordu. Tabi ki sonuçta zafer evrensel düşünenlerin oldu.
Görüyoruz ki Fransa’nın şampiyonluğunda göçmen futbolcuların rolü büyük. Fransa göçmenlerin entegrasyonu konusunda önemli mesafeler katetmiş. Ancak göçmenler ve mülteciler bütün dünyada halen önemli sorunlarla karşı karşıya. Umarız ki Fransa’da ve diğer tüm ülkelerde göçmenlerin ve mültecilerin mevcut problemleri çözülür.
Mülteciler sorunu dünyanın kanayan yarasıdır. Özellikle Avrupa’nın mülteciler konusundaki tutumu içler acısıdır. Denizlerde can veren mültecilerin sayısı binleri bulmaktadır. Buna karşılık Avrupa ülkelerinin kabul ettiği mültecilerin sayısı çok düşüktür. Mültecilere yapılan yardımlar da yetersizdir. Halbuki mülteci konusu insanlığın ortak sorunudur. Bütün dünya ülkeleri bir araya gelerek artık bu konuda kalıcı bir çözüm üretmelidirler.
Dünyada zenginler ve fakirler arasındaki uçurum giderek artmaktadır. Gelir dağılımındaki adaletsizlik ve savaşlar insanları perişan etmektedir. Bu insanlar kendi ülkelerinde yeterince mutlu, müreffeh, özgür olsalar ve güvenlik içinde yaşasalar; çoluk çocuk ailece küçük bir deniz teknesinin içine doluşarak hayatlarını böylesine tehlikeye atarlar mı?
Bu bağlamda Türkiye’nin Suriye’deki savaştan kaçarak gelen mültecilere sahip çıkması evrensel bir doğrudur. Türkiye bu tavrını sürdürmeli ve mülteciler konusunda akıl dolu, bilimsel, gerçekçi politikalar geliştirmelidir. Akılcı ve sağduyulu bakış insanı sevmeyi gerektirir. Evrensel düşünenler uzun vadede hep kazançlı çıkarlar. Mültecileri bağrına basan Türkiye de sonuçta karlı çıkacaktır.
Bilim ve teknoloji alanında da evrensel düşünenler kazançlı çıkarlar. Bu alanda dünyanın bir numarası olan Amerika Birleşik Devletleri uzun yıllar boyunca bilim insanlarına kapılarını açmış ve onlara geniş imkanlar tanımıştır. Önemli bilim insanlarının Amerika’ya göçü adeta tarihin akışını değiştirmiştir. Bu göçmenler Amerika Birleşik Devletleri’ni önemli yerlere taşımış, uzay yarışında öne geçirmiştir.
Aslında Amerika’da Kızılderililer hariç herkes göçmendir. Harvard Üniversitesi’ne ismi verilen değerli şahsiyet John Harvard bile İngiltere doğumlu bir göçmendir. Bu nedenle American Association of Neurological Surgeons üyesi bir Doktor olarak mevcut Amerikan Başkanı’nın göçmen karşıtı politikalarını ve ırkçı söylemlerini yanlış buluyorum.
İkinci Dünya Savaşı döneminde Türkiye Almanya’daki baskıcı rejimden kaçan bilim insanlarına bağrını açmış ve onları özellikle üniversitelerde istihdam etmiştir. Bu tavrı sonucunda Türkiye çok kazançlı çıkmış ve ülkedeki üniversitelerin gelişimi büyük bir ivme kazanmıştır.
Ekonomide de evrensel düşünenler kazanacaktır. Maalesef bazı Devlet Başkanları son zamanlarda dünyada bir ekonomik savaş başlatmışlardır. Evrensel düşüncenin tam aksi istikamette olan bu yaklaşımın uzun vadede hiç kimseye faydası yoktur. Kısa ve orta vadede bazı ülkeler karlı çıkacakmış gibi görünse de uzun vadede ekonomik savaş tüm insanlığa zarar getirir. Dünya ticaretini baltalamak yerine el ele vererek geliştirmek, artırmak ve paylaşılacak ekmeği büyütmek insanlığın yararınadır.
İnsanlık tarihinde bin yıl bile kısa bir süredir. Yanlış düşünen, hatalı davranan, ırkçı söylemlerde bulunan bazı Devlet Başkanları ve Başbakanların dönemi uzun insanlık tarihi içinde sadece küçük birer parantezden ibarettir. Zamanla o parantez kapanır ve insanlık yoluna devam eder. Sonuç olarak uzun vadede hep evrensel düşünenler kazanır.
Siz farkında olmasanız da insanlık uzun vadede iyiye doğru gider. Arada gerileme dönemleri, savaşlar ve bazı parantezler olabilir; fakat insanlık bunları uzun vadede daima aşmasını bilir. Binyıllar sonrasından geriye doğru bakan insanoğlu burada yazılanların ne kadar doğru olduğunu görecektir. Öyleyse hep evrensel düşünelim ve evrensel adımlar atalım.
Günümüz dünyasında ülkeler arasında bazı birliktelikler ve gruplaşmalar görülse de insanlık halen “Ulus Devletler” dönemini yaşamaktadır. Bu sürecin arkasından evrensel düşünceyi ve demokrasiyi önde tutan “Teknik Devlet” aşaması gelecektir. Sonrasında demokrasinin zirve yaptığı “Global Teknik Devlet” kurulacaktır. Daha sonra çok önemli roller üstlenecek “Galaktik Devlet” aşamasına geçilecektir. Nihayetinde “50 Erdem” in tamamına sahip bilgelerce yönetilecek “Evrensel Devlet” e ulaşılacaktır.
Bütün bu aşamalar birer birer geçilirken insanoğlu yeryüzünde ve uzayda karşısına çıkacak tüm problemleri aklını kullanarak, evrensel bir bakış açısıyla çözecektir. Evrensel bakış açısı sadece “Öğreti’nin Öğretmenleri” için değil, herkes için gerekli olacaktır. Bu nedenle evrensel düşünce tarzı eğitimin bir parçası olarak ailede, okullarda ve internet ortamında insanlara sunulacaktır.
İnsanlığın gidişi yerelden evrensele doğrudur. Bunu fark eden toplumlar öne çıkacak, lider olacak ve öncü rolü oynayacaklardır.
Ne mutlu evrensel düşünenlere ve bu yolda insanlığa hizmet verenlere. Allah ırkçıları değil evrensel düşünenleri sever.
Her şeyin en iyisini Allah bilir. Allah’ın dediği olur…
Nöroşirurji Uzmanı
Doç. Dr. Ahmet Yıldızhan