Gülümseme, bireyin kişilik özellikleri ve üstün yönlerini yansıtır, sosyal ilişkilerin yapıtaşıdır, sayısız duyguyu iletir, tüm dünyada mutluluğun dışa vurumudur, uluslararası bir dildir, aynı zamandakişinin ifadesi ve sunumudur. El ve vücut hareketleriyle birlikte sözlü olmayan iletişimin bir parçasıdır ve bu ifadelerin en canlı, belirgin olanıdır. Yüz güzelliği hoş bir gülüşle adeta taçlanır daha da artar.
Spontan bir gülüşte ortaya çıkan hareket miktarında kişiden kişiye çarpıcı farklılıklar gözlenir. Bununla birlikte yaşam boyunca oluşan iskeletsel ve yumuşak doku değişimlerinin ve yaşlanmanın etkileri göz ardı edilmemelidir.
Doğal bir gülüş tüm yüze yayılır ve 3 dönemi içerir;
1. Atak dönemi (Dinlenim konumundan tam gülüşe geçiş)
2. Asılı kalma dönemi (Genişleme ve daralmalarla seyreder)
3. Sönüş dönemi (Dinlenim pozisyonuna dönüş)
Atak döneminde; ağız genişliği artar, dudak köşeleri yukarı ve dışarı hareket ederken, gözlerin dış noktaları arası mesafe minimal değişim gösterir. Bu hareket tüm bireylerde benzerlik gösterir ancak hareket yolu büyük farklar sergilemektedir. Zamanlama olarak, atak dönemi genelde en kısa dönemdir. Asılı kalma dönemiyse çok farklılıklar göstermektedir. Kimi zaman gülüş hızla sönerken, kimi zaman uzun süre donuk vaziyette kalabilir. Ataklar tekrarlamadığı sürece geri dönüm evresi atak döneminden daha uzun sürmektedir.
GÜLÜMSEME ÇEŞİTLERİ
Dünyada milyonlarca çeşit gülümseme olmasına karşın, genel olarak plastik cerrahların da kabul ettiği, Rubin sınıflaması olarak da bilinen 3 temel nöromusküler gülme şekli vardır;
1.Komissura Gülüşü (The Comissure Smile):
Önce ağız köşelerinin yukarı ve dışarı çekildiği, sonra üst dudağın üst dişleri göstermek için kasıldığı gülüş şeklidir. Büyük yanak kası (zygomaticus major) baskındır. Üst dişler içerisinde, yatay düzlemde seviye olarak en aşağıda yer alan diş, üst kesicilerdir. Üst kesici dişlerden 1-3 mm yukarıda olan 1. büyük-azı dişlere kadar bir konveksivite devam eder buna Mona Lisa gülüşü de denilir. En sık rastlanan gülme modelidir. Toplumun %67’sinde görülür. Audrey Hepburn, Frank Sinatra, Jamie Lee Curtis, Jerry Seinfeld, Dennis Quaid ve Jennifer Aniston komissura gülüşüne sahip tanınmış isimlerdir.
2.Kanin Gülüşü (The Cuspid Smile):
Toplumun %31’nin sahip olduğu bu gülüşte, üst dudak kası (levator labi superior) baskındır. Üst dudak, kanin (köpek dişi) dişlerini açıkta bırakacak şekilde ilk sırada kasılır. Sonrasında dudakları yukarı ve dışarı çekmek için ağız köşeleri kasılır. Dudaklar pırlanta şeklini taklit eder. Sıklıkla ağız köşeleri, üst kaninlerin üstünde dudak bölmesinden daha aşağıda kalır. Yine üst küçük-azı dişler de komissura gülüşünün aksine daha aşağıda yer alırlar. Bu “martı kanadı” görüntüsü, üst dudağın şeklini taklit eden dişetleri tarafından çerçevelenir. Bu gülme modelinde üst azılar, ön kesicilerin hizasında veya aşağısında kalır. Tiger Woods, Elvis Presley, Tom Cruise, Sharon Stone, Drew Barrymore ve Linda Evangelista kanin gülüşüne sahip tanınmış isimlerdir.
3.Karmaşık Gülüş (The Complex Smile):
Toplumun %2’sinde görülen bu gülüş şekli, üst dudak kasları, ağız köşesi kasları ve alt dudak kaslarının, alt ve üst dişleri gösterecek şekilde, aynı anda kasılması ile karakterizedir. Dudak şekli tipik olarak iki paralel düzlemi andırır. Gülüşün anahtarı, aşağı ve arkaya güçlü kas çekimidir. Bu modelde, alt ve üst kesicilerin düzlemleri genellikle düz ve paraleldir. Julia Roberts, Marilyn Monroe, Will Smith ve Oprah Winfrey karmaşık gülüş modelinin izlendiği tanınmış isimlerdir.
GÜLÜMSEME BASAMAKLARI
Bir gülümseme döngüsünün 4 evresi vardır;
1. Evre; Dudaklar kapalı
2. Evre; İstirahat görünümü
3. Evre; Doğal gülüş (3/4 gülüş)
4. Evre; Geniş gülüş (tam gülüş)
GÜLÜMSEME TİPLERİ
Gülme hattında diş ve/veya dişeti çevre dokularının görünme miktarına göre beş değişik varyasyon vardır;
Tip 1; Sadece üst dişler görünür.
Tip 2; Üst dişler ve 3mm’ nin üzerinde dişeti görünür.
Tip 3; Sadece alt dişler görünür.
Tip 4; Alt ve üst dişler görünür.
Tip 5; Alt ve üst dişlerden hiç biri görünmez.
Vakaların çoğunluğu, herhangi bir tip içerisinde sınıflandırılabilir. Ancak tiplerin kombine edilmesi de mümkündür. Örneğin; alt ve üst dişlerin aynı anda göründüğü kompleks gülüşe sahip bir hasta aynı anda 3 mm’den fazla dişeti görünen bir gummy smile vakası ise bu model, Tip 2.4 olarak sınıflandırılabilir.
Yukardaki kategoriler göz önünde bulundurularak, farklı gülüşler objektif olarak standardize edilebilir. Çeşit, basamak ve tipin beraber kullanımı, anlaşılır ve kolay bir sınıflamaya izin verir. Örneğin; en yaygın gülümseme şekli, kommissural gülüş, 3.evrede ve tip 1 olarak izlenir.