Vajinismusun en önemli ve öncelikli tedavisi, altta yatan psikolojik bozuklukları ortadan kaldırmayı hedefleyen psiko-seksüel terapi olsa da, buna ek olarak son dönemde uygulanan ve yeni bir teknik olan vajinal botoksla, fiziki müdahalede bulunularak da fayda sağlanabiliyor.
Botoks uygulamasıyla genital bölgede bulunan kaslardaki sinir uçlarının etkilenerek kasın kasılmaması hedefleniyor. Pelvik diye tabir edilen bölgenin taban kaslarına yapılan uygulamayla buradaki kaslarda artık kasılma olamamasından dolayı penisin vajene girişi sağlanarak artık ağrı hissedilmeyebiliyor.
Kişiye özel yöntem belirlenmeli
Vajinismus tedavisinde çeşitli yöntemler kullanılır. Bu yöntemler kişiye özgü olacak şekilde geliştirilmeli. Çünkü vajinismus kişinin geçmiş tecrübelerine, geçirdiği hastalıklara, cinsel tecrübelerine, sosyal yaşantısına, aile yaşantısına ve toplumsal koşullara göre ortaya çıkabilir.
İlk olarak hastanın bu soruna neden sahip olduğu araştırılmalı. Psikolojik değerlendirme yapıldıktan sonra tedavi yöntemleri ve süreci belirlenmeli. Gerekli muayeneleri gerçekleştirilen ve hikayesi dinlenen hasta için eğer vajinal botoks uygunsa, uygulamaya geçilebilir.
Uygulama nasıl gerçekleştirilir?
Vajinismusta botulinum toksin enjeksiyonu lokal anestezi eşliğinde veya hafif sedasyonla rahatlıkla yapılabilir. Öncelikle kuru toz halindeki botulinum toksin serum fizyolojik ile sulandırılır. Daha sonra uzun iğnelerle vajinanın alt kısmında yer alan pelvik kasların içine enjekte edilir. İşlem yaklaşık olarak 10 dakika sürer ve 1 saat sonra hastalar yürüyerek işlerine veya evlerine gidebilir. Botoks tedavisinin etkisi yaklaşık olarak 4 ay sürer.
Vajen kaslarına tek seansta ve anestezi altında klinikte uygulanan botoks enjeksiyonları bu kasları tamamıyla gevşetir. Bunun sonucunda cinsel ilişki sırasında istemsiz kasılmalar olmaz.
Hastanın çok duyarlı yaklaştığı cinsel birleşme olgusunu, rutin ve ağrısız olarak da yaşayabildiğini fark etmesi ve korkuların ortadan kalmış olmasıyla 4 ayın sonrasında artık bir problem görülmese de, görülen hastalarda kesin ve kalıcı sonuç için cinsel terapilere geçilmeli.
Uygulamadan yaklaşık olarak 10 gün sonra pelvik taban kaslarını kasamayacağını hisseden hasta, bu süreden sonra ilişkiye girmeyi deneyebilir. Çalışmalarda bugüne kadar bildirilmiş herhangi bir kalıcı yan etki bulunmaz.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı
Op. Dr. Burcu Çetinkaya
www.burcucetinkaya.com