"Aylardır birlikte çok güldük, çok yorulduk. şimdi geldi veda vakti. Artık anne işe dönmeli! Nasıl yani, dönmek de nerden çıktı, böyle iyiydi? Yok efendim iyi falan değildi. Sana iyi gibi geliyordu, hatta şahaneydi aynalara bakmamak, memeler dışarda, saçlar dağınık gezmek. Ocakta taşan yemekler, soğuk kahveler, bisküviyle dolan mideler sana bebeğinin armağanıydı. Zaten senden iyi ona kimse bakamazdı. Evet bakamaz belki de sana kim bakacak? Bu böyle nereye kadar? Kadın olduğunu unuttuğunda bebeğin sanma ki seni alkışlayacak. Ne zaman ki aklı erince o da sana şok olacak. O yüzden sen iyi mi erteleme daha fazla. Göğüslerinden korkma sağar verirsin. Evde bakacak anneanne, babaanne de varsa ohh tadından yeme. Ne zaman ki işe döndün, kendine yeniden geldin ve bebeğin için işte o zaman en kaliteli, en havalı, en eşsiz anne oldun. O'nlu vakitler artık daha anlamlı, daha az yorulduğun için tahammülün daha yüksek, özlemin uçsuz bucaksızken kucaklaşmalar daha sıkıca, öpücükler daha boğucu. Sonra yatana kadar parti var efendim Bim Bam Bom!
Tamam iyi güzel de ne zaman ve nasıl olacak? Ben ondan ayrılma ihtimalini hiç düşünmedim ki? E ben de düşünmedim. Hatta şöyle söyleyeyim bunun bana iyi geleceğini söyleyen annelerin, Anne'liklerini sorgulardım içten içten. Çünkü o güne dek tam tamına 10 aydır onu kokladım ve onsuz bakkala dahi gitmedim, üstelik bu eşsiz bir birliktelikti. Ama daha güzeli benim oldu; onu anneme emanet edip düzenli hayatıma döndüm ve artık onun her ihtiyacını en iyi şekilde karşılayabilecek, en güçlü ve en bağlı anneydim. Şöyle ki her zaman çok pozitif yaklaşırım herşeye. Bu benim yaşama tarzım. Onunla ayrılışımın ilk günü bile zor değildi desem? Kapıda beni el sallayarak gönderdi, ben de kahkahalarla çıktım dışarı. İçim ağladı ama sadece içim. Öyle belli falan etmedim. E onun mutlu olduğunu hissettiğim ilk an da ilk saatlerdi zaten, ondan sonra bu zorlayıcı süreç başlamadan bitti bizim için. Hatta o kadar eğlenceli oldu ki kapıyı ben çıkarken üzerime kapatmak onun için büyük bir zevkti. Tabii burda büyük iş ona bakan neşe dolu, çatlak anneannenindi. Ona minnettarım.
Bunun için tavsiyelerim var sana: 1- Bakacak kişi her kimse çocuğunla devamlı vakit geçiren, onun tanıdığı, hatta çok sevdiği birisi olmalı. Çocuk bir anda güvenmediği, tanımadığı birisiyle kendisini bulduğunda şok yaşayabilir. Kendini onun yerine koy; sen ister misin tanımayıp sevmediğin birisiyle saatlerce sohbet etmek? 2- En az 6 ay onu bırakmamalısın derim. Hatta 7 ay seni aktif emmiş, artık bu işin üstadı olmuş, ek gıdayı da rahatlıkla tüketebiliyor olmalı. 3-Ona asla bunun negatif bir durum olduğunu hissettirmemelisin. Giderken ve geldiğinde neşeli, kahkahalı, tamamen pozitif olmalısın. Ve onunla olduğun her dakika sadece onunla olup, ona kendini doyurmalısın. 4- Gece emzirmesini asla kesmemeli, tüm gece emzirmelisin ki sütünde kayıp yaşamayasın. İşyerinde herhangi bir pompa devamını halledecek.
Hadi iyi ayrılışlar! Unutma herkese çaldı çalacak o sirenin sesi, sen iyi mi iyi yönet bu veda halini!" demişim tam 6 ay önce. Ne de güzel demişim diyor şimdinin çalışan annesi!
instagram: @masalaksel