Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr - Şimdilerde 18 aylık olan küçük Benny, ailesiyle birlikte ABD'nin Utah eyaletinde yaşıyor. Dünyaya henüz gelmeden önce ailesi, onun tüm ihtiyaçlarını karşılamış, heyecanla beklemeye koyulmuştu. Minik bebeğin ailesi, aylardır anne karnındaki Benny'nin geleceği için her şeyi en ince detaya kadar düşünmüştü. Üstelik satın aldıkları bebek kamerası minik oğullarının hayatını dahi kurtaracaktı. İşte Benny'nin başına gelenler ve bebek kamerasına bakan ailesinin dikkati sayesinde hayatının kurtulduğu olayın detayları.
BİR GÖZÜ DİĞERİNE GÖRE DAHA PARLAKTI
Küçük Benny dünyaya gözlerini açalı henüz 6 ay olmuştu. Bebeklerini büyük bir sabırsızlıkla bekleyen ailesi çocuklarının sağlıklı bir şekilde dünyaya gelmesinden ve sağlıklı bir süreç geçirerek büyümesinden mutluydu. Ancak bir akşam her zamanki gibi bebeğini yatağına yatıran ve bebek kamerasıyla diğer odalardan takip eden anne-babası enteresan bir şey fark etti. Benny uyuduktan kısa bir süre sonra uyanmış ve kameraya bakıyordu. Ancak bu esnada kameradan gözüken şey oldukça sıra dışıydı. Benny'nin sol gözü oldukça parlak gözüküyordu. Ailesi kameraya daha yakından baktı ve oğullarının sol gözünün diğerine kıyasla daha parlak olduğundan emin oldu.
Aile gördükleri şey karşısında kaygılandı. Benny'nin annesi, oğlunun anneannesini aradı ve ondan "Hızlıca doktora gidin" tavsiyesini işitti. Aile hızlıca çocuklarını hastaneye götürdü. Doktorlar, henüz 6 aylık bebek üzerinde yaptıkları incelemede nadir görülen bir rahatsızlık olduğunu fark etti. Benny'ye genellikle gözün arkasında başlayan ve nadir görülen bir retina kanseri olan retinoblastom teşhisi kondu.
Oldukça nadir görülen retinoblastom çocukluk çağında en sık görülen göz kanseri olarak biliniyor ve bu teşhis her yıl yaklaşık 300 vakaya konuyor. Semptomlar arasında beyaz göz bebeği, bulutlu göz, kulaklara veya buruna bakan yanlış hizalanmış gözler, farklı renkte irisler ve kırmızı ve iltihaplı göz küresi yer alıyor.
SEBEBİ BİR GENİN EKSİK OLMASI
Benny'nin kanseri erken teşhis edildiği için bebek aslında şanslıydı. Doktorlar da vakit geçmeden hemen tedaviye başladı. Tüm vücuduna toksik kemoterapi vermek yerine, iplik kadar ince bir tüp olan mikro kateteri bacağındaki bir atardamara yerleştirip bunu vücudundan geçerek gözündeki tümöre doğru yönlendirerek doğrudan kemoterapiyi uyguladılar. Bu süreç birkaç ay sürdü. Doktorlar ayrıca Benny'nin kanserinin kökenini araştırmak istediler ve genetikçiler, bu kansere sahip çocuklarda genellikle görülmeyen retinoblastoma 1 geninin eksik olduğunu ifade etti.
HÂLÂ GÖRME SORUNU YAŞIYOR
Şimdi 18 aylık olan Benny'nin kanserden kurtulduğu açıklandı ancak kontroller için her ay hastaneye gitmesi gerekiyor. Doktorlar sol gözündeki görme yetisini çoğunlukla kurtarabildiyse de bir miktar görme kaybı yaşadı ve şimdi bu değişime uyum sağlamasına yardımcı olmak için Utah'taki duyma ve görme engelliler okuluna gidiyor.
Küçük Benny, ebeveynlerinin dikkati sayesinde zorlu süreçten kurtuldu. Intermountain'daki çocuk hastanesinde pediatrik onkolog olan Dr. Matthew Dietz de "Ebeveynler, çocuklarının bir gözünün parladığı diğerinin parlamadığı fotoğraflara, videolara ve diğer görüntülere dikkat etmeli" uyarısında bulundu.
Ayrıca son yıllarda gelişen telefon kameraları teknolojisinin kırmızı gözü kolayca filtreleyebildiğini ve bu durumun ebeveynlerin teşhis edebileceği kanserin üzerini örttüğünü hatırlattı.
'KÖTÜ HUYLU BİR TÜMÖR, İKİ GÖZÜ DE TUTABİLİR'
Peki retinoblastom nedir? Ebeveynler, çocuklarındaKi tehlikeyi erkenden fark edebilir mi? Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Cafer Tanrıverdi, şu bilgileri verdi:
"Retinoblastom çocukluk yaşında görülen kötü huylu bir göz içi tümördür. Yalnızca çocuklarda görülür. Etkilenen çocukların neredeyse tamamı 5 yaşın altındadır. Hastaların ortalama tanı alma yaşı 1 yaştır. Retinoblastom gözün arkasında bulunan sinir tabakası hücrelerinden köken alır. Bu hastalık kalıtsal yani ailesel olarak görülebileceği gibi kalıtsal olmadan da hastalarda gözlenebilir. Bir ya da her iki gözü tutabilir. Olguların çoğunda tek göz tutulumu gözlenir. Ailesel tiplerde ise iki göz tutulumu daha sık görülür."
BEYAZLAMA, ANİ GELİŞEN ŞAŞILIĞA DİKKAT!
Hastalığın dünyada farklı bölgelerde farklı sıklıkta görülmesine karşın ortalama her 15-20 bin çocuktan birinde gözlendiğinin altını çizen Doç. Dr. Tanrıverdi, "Bu hastalarda tümör çok küçükken genelde herhangi bir semptom gözlenmez. Ancak daha ilerlemiş tümörlerde lökokori denilen göz bebeğinin beyazlaması ve gözlerde kayma yani şaşılık ortaya çıkabilir. Bu çocuklar aileleri tarafından en sıklıkla fotoğraflarda bir göz bebeğinin beyaz çıkmasıyla fark edilerek doktora götürülürler. Etkilenen gözlerde görme azalması söz konusu olabilir" açıklamasında bulundu.
Bu hastalıkta erken tanı ve teşhisin çok önemli olduğunu bu tip vakaları çocuk hematoloji - onkoloji bölümü ile alanında deneyimli oküler onkologlar tarafından takip edilmeli. Doç. Dr. Cafer Tanrıverdi, "Yakın takip ve uygun tedavi ile hastalarda göz ve görme kaybının önüne geçilebilir. Aksi halde hastalarda sadece göz kaybı değil, hastalığın yayılması sonucu hayati riskler de ortaya çıkabilir. Bu nedenle tüm bebeklerin doğumdan itibaren düzenli göz muayenesi çok önemli. Bu sayede erken tanı ve tedaviyle olası üzücü tablolar önlenebilir" dedi.