28.10.2015 - 10:37 | Son Güncellenme:
Örümcek Ağı Estetiği’nin, cilt olan her yere uygulanabilen, cilde gerginlik ve tazelik kazandıran ameliyatsız bir uygulama olduğuna dikkat çeken Cihantimur, ‘’Kliniklerimizde, geliştirdiğim bu tekniği 2011 senesinden beri uyguluyor ve son derece etkili geri dönüşler alıyoruz. Örümcek Ağı Estetiğinin bu denli sevilmesinin nedeni etkilerinin yanı sıra, ameliyatsız ve sosyal hayatı etkilemeyen bir uygulama olması’’ dedi.
ÖRÜMCEK AĞI GİBİ ÖRÜLEN İPLER
“Cildin yaşlanma sebeplerini incelersek, diriliğinin kaybolduğunu yani kolajen, elastan ve fibroplast üretiminin azaldığını gözlemleriz. Örümcek Ağı Estetiği temelinde yerleştirilen iplere vücudun reaksiyon vererek, bu 3 yoksunluğu tekrar diriltme prensibine dayanır. Hastanın ne kadar ihtiyacı varsa, cildindeki yıpranma ne ölçüdeyse, ona göre yerleştirilecek ip sayısı adedi belirlenir ve ipler örümcek ağına benzer bir şekilde cilt altına örülür.
Vücut kendi biyolojik tepkisini vererek kendi dokusunu bu iplerin etrafına örerken, iplerse 6 ay içinde eriyerek kaybolur. Günden güne gelişen bir canlanma ve gerginlik hissedilmeye başlar ve dolayısıyla cilt üzerindeki kırışıklıklar, form kaybı ve sarkmalar toparlanır, cilt tazelenir” diyerek Örümcek Ağı Estetiğinin ayrıntılarına değinen Cihantimur, ayrıca bu teknikle botoks, yağ transferi ve dolgu gibi uygulamaların da beraber yapılabileceğinin altını çizdi.
SADECE YÜZE DEĞİL, CİLT OLAN HER YERE
Yüz, ağız ve dudak çevresi, göz kapaklarının altındaki kırışıklıklar, çene ve gıdık bölgesindeki sarkmalar ile yüzü gençleştirmek ve yenilemek isteyenlerin de bu teknikten faydalanabileceğini vurgulayan Cihantimur, ‘’Örümcek Ağı Estetiği sadece yüz bölgesine değil form kaybı yaşanabilen bacak iç bölgesi, kalçalar, iç kol bölgesi, karın ve göğüs gibi bölgelerde uygulanabiliyor. Şişme ve morarma minimal düzeyde ya da hiç yaşanmazken, makyaj dahi yaparak kliniklerimizden ayrılıp, anında sosyal hayatınıza geri dönüş yapabiliyorsunuz” diye konuştu