28.01.2021 - 11:48 | Son Güncellenme:
40 yaş üstü akciğer kanseri taramalarının erken tanıda çok büyük role sahip olduğuna dikkat çeken Göğüs Cerrahisi Uzmanı Doç.Dr. Özkan Demirhan, "Aktif sigara kullanıcısı olsun ya da olmasın 40 yaş üstü kişilerin mutlaka akciğer check-up’ı yaptırması gerekir. Sigara içenlerin ise her yıl düzenli olarak düşük doz akciğer tomografisi ile akciğer taramalarını yaptırmalarını öneririm. Sigara içmeyenler aile riski, mesleki ve çevresel risk taşıyorsa onlar da sigara içenler gibi yılda bir kez mutlaka düşük doz akciğer tomografisi yaptırmaları gerekir" dedi.
Akciğer kanserinde bu hayati belirtilere dikkat!
Öksürük ve balgam çıkarmanın en önemli akciğer kanseri belirtisi olduğunu ifade eden Demirhan, “Öksürük, balgam çıkarma, öksürüğün karakter değiştirmesi, balgamın karakter değiştirmesi, balgamda kan görülmesi, kirli-kokulu balgam çıkarması, göğüs ağrısı gibi şikayetler akciğer kanserini işaret ediyor olabilir ve bu hastaların mutlaka tetkik edilmesi gerekir. Özellikle tütün ve tütün ürünleri kullanma hikayesi olan 40 yaş üstü kişilerim bu şikayetlere karşı çok dikkatli olmasında fayda var" şeklinde konuştu.
Ailede akciğer kanseri hikayesi olanlar sigara içiyorsa risk katlanıyor
Ailede akciğer kanseri hikayesin olanlarda riskin katlandığının altını çizen Özkan Demirhan sözlerine şöyle devam etti: "Ailede akciğer kanseri hikayesi olanlar sigara içiyorsa bunlarda akciğer kanseri görülme riski ikiye katlanıyor. Onların daha dikkatli olmaları ve mutlaka sigarayı bırakmaları gerekir. En ufak bir şikayette check-up süresini beklemeden mutlaka hekime görünmesi gerekiyor. Bazı hastaların tomografisi temiz çıkabiliyor ancak şiddetli öksürük ve balgam çıkarma, balgamda kan görülme şikayetleri devam ediyorsa tarama amaçlı bronkoskopinin de yapılmasını öneriyorum. Akciğer kanseri tarama yöntemi olarak şu anda bu çok sık yapılmıyor ama ilave olarak yapılması gerekebiliyor. Bronkoskopi yöntemleri çok gelişti tomografide göremediğimiz öksürük nedenlerini bronkoskopi ile görme ve buna göre hastayı doğru müdahaleye yönlendirme şansımız oluyor.”
Akciğer kanserini erken teşhis etmek için bunlar yapılıyor
Erken teşhisin diğer kanser türlerinde olduğu gibi akciğer kanserinde de büyük önem taşıdığını belirten Doç.Dr. Özkan Demirhan, "Akciğer kanserini erken evrede yakalamak için bilinçli check-up sayısını artırmak, akciğer filmi ve düşük doz akciğer tomografisi önemli rol oynuyor. Özellikle 10-20 yıldır sigara kullanan 40 yaş üstü kişiler, ailesinde akciğer kanseri hikayesi olanlar düzenli olarak hekim kontrolünde olmak zorundalar. Risk altında oldukları için bu kişilere kesinlikle düşük doz akciğer tomografisi öneririm. Eğer lezyon tespit edilirse çok iyi ve dikkatli değerlendirilmeli, takip gerektiren lezyona ise 3-6-12 aylık takipler yapılmalı. Düşük doz tomografi kullanılması büyük önem taşıyor çünkü hastalar daha az radyasyona maruz kalıyor. Erken tanıda bize yol gösteren uluslararası bir formül vardır, bu yöntem yüzde 100 olmasa da bizlere bir fikir vermektedir. Filmde patoloji saptandığı zaman sigara içimi ve yaş durumu da göz önünde bulundurulur. Akciğerde kitle tespiti durumumda PET CT de bize yardımcı olur. Lezyon tanısı için biyopsiye kadar giden bir süreç yaşanabilir. Eğer ameliyata uygunsa mutlaka cerrahi tedavi tercih edilmelidir çünkü akciğer kanserinde ameliyat oranı hala düşüktür" açıklamalarında bulundu.
Akciğer kanseri nasıl tedavi ediliyor?
Akciğer kanserinde tedavi seçenekleri cerrahi ve cerrahi dışı (medikal onkoloji ve radyasyon onkolojisi) tedavilerin hangisi uygun ise iyi değerlendirmek gerektiğinin altını çizen Demirhan, sözlerini şöyle noktaladı: "Akciğer kanserinde tedavi yöntemlerinde ameliyat oranları yüzde 15-20 gibi. Akciğer kanseri tanısı konmuş hastaların çoğu yaygın metastaz olunca göğüs cerrahisine başvuramıyor. Bu yüzden hızlıca vakit kaybetmeden bu hastalığın vücuda yayılıp yayılmadığına bakmak lazım.
Onun için tarama yöntemleri var. Tümörün hücre tipi tayininden sonra PET CT, beyin MR, gerekirse kemik, batın MR'ları ya da vücudun başka bir yerlerinin MR' larını çekmek gerekir. Bu taramaları yapıp hastanın vakit kaybetmeden eğer ameliyata uygunsa ameliyat seçeneği değerlendirilmeli, ameliyata uygun değilse de diğer tedavi seçeneklerine bir an önce başlanmalı. Kişinin bu süreçte vakit kaybetmemesi çok önemli. En geç 15-20 gün içinde tedavilerin başlanması hastanın yaşam kalitesi ve tedavi başarısı açısından önem taşıyor. Akciğer kanserinin tedavi planı multidisipliner plan içinde yapılmalıdır."