Bu özel günde fazlasıyla önemli bir konu olan baba-kız ilişkisine değinmek istiyorum.
Kız çocuğun eş, sevgili seçimini ve hayata bakış açısını belirleyen en önemli unsurun, erken çocukluk döneminde babayla kurduğu duygusal ilişkisinin belirlediğini rahatlıkla söyleyebiliriz.
Onun babasıyla kurduğu ilişki ve içinde bulunduğu etkileşim, ileriki yıllarda karşı cinsle, eşiyle, annesiyle, patronuyla, arkadaşlarıyla, kısacası hayat içinde diğer insanlarla kurduğu ilişkiyi belirleyecektir.
Kız çocuk babayla beraber erkek cinsini ve erkeklerin dünyasını öğrenir. İleride erkeklere dair yapacağı genellemelerin bilgisine babası sayesinde ulaşır.
Yaptığım bireysel çalışmalarda bayan danışanlarımın duygusal hikâyelerini dinlerken, onları beş yaşında bir kız çocuğu olarak dinler ve değerlendiririm.
Babadan alamadıkları ilgiyi, sevgiyi, şefkati, huzuru nasıl da karşılarındaki erkekten ısrarla ve aslında çocukça! almaya çalıştıklarını fark ederim.
Ona sorunun kökeninin karşısındaki erkekle ilgili olmadığını, aslında babası ile olan ilişkisinin şu an duygusal ilişkilerini yönetmekte olduğunu anlatırım.
Danışanıma, sen şu anda beş yaşlarında bir çocuksun ve babandan alamadığın, özlemini çektiğin tüm duyguları, karşındaki erkekten almaya çalışıyorsun derim. O zaman gözleri buğulanır ve uzaklara dalar... Evet der, benim babamla hiçbir zaman sıcak bir ilişkim olmadı. Babam beni hiç kucağına alıp sevmedi, sevgisini asla göstermedi…
Babası hep uzaklarda olmuş, senede bir kez babasını görmüş bayan danışanımın sorunu ise, hayatındaki erkeklerin hep uzaklarda! olduğudur...
Karşı cinsin yanında kendini ifade edemeyen, utanan, sıkılan kız çocuklarının babaları genellikle katı, otoriter ve korku uyandıran babalardır. Bu durumda yetişkin olmasına karşın hala karşı cinsin yanında utanır, sıkılır, elleri titreyebilir. Kendini karşı cinsin yanında ifade edemez.
Baba eleştirel, mükemmeliyetçi ve çocuğa hata yapma şansını vermiyorsa ilerleyen dönemlerde çocuk kendi doğrularını bulmakta zorlanacaktır.
Babasını mükemmel olarak gören ve onu idealize eden bir kız çocuğu ise ilerleyen yetişkinlik dönemlerinde onun gibi mükemmel bir eş bulmakta zorlanacaktır.
Babasından gereken ilgi, sevgi ve şefkati göremeyen bir kız çocuğu ise ilerleyen dönemlerde yaşlı erkeklere ilgi duyabilir ve yaşlı bir erkeği kendine eş olarak seçebilir.
Babanın kız çocuğu üzerindeki rolü oldukça önemli. Bu yüzden babaların kız çocuklarına karşı empatik bir yaklaşımda bulunmaları çok önemlidir. Babanın kız çocuğuna karşı geliştirdiği anlayış ve güven duyguları oldukça önemli.
Baba kızına her zaman her konuda güvendiğini hissettirebilmelidir.
Annenin baba ile olan ilişkisi ve diyalogları da kız çocuğunu fazlasıyla etkiler.
Eğer anne, babayı eleştiriyor, yargılıyor ve babaya kötü davranıyor ise, kız çocuğu da bunu modelleyerek hayatındaki erkeklere değer vermemeyi, onları aşağılamayı öğrenecek ve sonuç itibari ile mutsuz ilişkiler kuracaktır.
Baba, anneye kötü davranıyor, eleştiriyor, hatta anneye şiddet uyguluyorsa, kız çocuğu dişilik kimliğinden rahatsız olacak ve ilerleyen dönemlerde yine mutsuz ilişkiler kuracaktır.
Özgüveni yüksek, kendi kimliğine sahip çıkan, kendini girdiği her ortamda rahatça ifade eden mutlu kız/erkek çocukları yetiştirmek isteyen babaların çocuklarını yetiştirirken empati kurmaları, çocuklarını yaşı kaç olursa olsun onları dinlemeleri, saygı ve sevgi göstermeleri, onlarla uzun ve kaliteli vakit geçirmeleri, çocukların okul yaşamlarında destek vermeleri, yeteneklerini geliştirme konusunda yardımcı olmaları gerekir.
Babasıyla duygusal ilişkileri iyi olan kız çocukları ilerleyen yetişkinlik dönemlerinde her konuda kendilerini rahat ifade eden, özgüven sahibi, gerek duygusal ilişkilerinde, gerekse sosyal ilişkilerinde başarılı, hayata pozitif bakmasını sağlayabilmiş bireyler olurlar.
Bu vesile ile tüm babaların, babalar gününü kutlar, evlatları ile mutlu, sıcak, saygı ve sevgi dolu ve empatik ilişkiler geliştirmelerini dilerim.
A.Nilgün Aktaş
Kişisel Gelişim Uzmanı