11.05.2024 - 07:03 | Son Güncellenme:
Derleyen: Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr - Takvimler 1938 yılını gösteriyordu. Araştırmacılar 'dünyanın en uzun deneyi' olarak adlandırılacak o çalışma için kollarını sıvadı. Tam 75 yıl sürecek deneyin hikayesi Harvard koridorlarında başladı. Peki, Dr. Arlie Bock'ın önderliğinde gerçekleştirilecek deneyde uzmanlar neyi aradı? Yüzlerce insanda aradıkları şeyi sonunda bulabildiler mi?
ÖNCE ÜNİVERSİTELİ ÖĞRENCİLER KATILDI
1938 yılında başlayan deneyde ilk olarak 268 erkek seçildi. Denekler seçilirken fiziksel ve zihinsel olarak sağlıklı ve güçlü olmalarına özen gösterildi. Harvard Üniversitesi'nin 268 lisans öğrencisiyle başlayan bu deneye 'The Grant Study' adı verildi.
Deney ilk olarak Dr. Arlie Bock önderliğinde başladı. Bock, projeye o dönemin mağaza zinciri patronlarından WT Grant'ı da ortak etti. Ancak yıllar içinde deneye olan istek ve heyecan azalınca WT Grant ve Dr. Bock çekildi. Deneyin başına George Vaillant geldi. Vaillant ile deney yeniden hareketlendi.
GELİR SEVİYESİ DÜŞÜK ERKEKLER DE DAHİL EDİLDİ
Aradan birkaç yıl geçti, 1940 ila 1945 yılları arasında yapılan başka bir deney için toplam 456 denek toplandı ve iki çalışma birleştirildi. İkinci çalışmanın adı 'The Gluek Study'iydi ve böylece 1938 yılında başlanan deney ile 40'lı yıllarda yapılan deney tek bir yerde toplanmış oldu. Ancak ikinci gruptaki deneklerin tek bir farkı vardı. Bu 456 kişinin tamamı Boston bölgesinin gelir seviyesi düşük mahallelerinden seçilmiş erkeklerden oluşuyordu. Bir yanda Harvard'lı lisans öğrencileri bir yandan da Boston'lı mahalle çocukları...
1938 yılında başlayıp 1940'lı yıllarda genişletilen bu deneyde artık 724 erkek tamamen olayın merkezindeydi. Uzun yıllar sürmesi planlanan bu deneyde bakın başlarına neler geldi.
75 yıl boyunca deneklere sayısız test yapıldı. Psikolojik, fiziksel birçok alanda gözlem altında tutuldular. Düzenli IQ testleri yapıldı, tüm deneklere aile ilişkileri hakkında belirli periyodlarda detaylı sorular soruldu ve hepsi kayıt altına alındı. Dahası bu deney 724 denekle kalmadı. 724 deneğin içinde yıllar içinde evlenen aile kuran çocuk sahibi olanlar oldu. Bazı deneklerin aileleri de bu deneye katıldı ve fikirlerini belyan etti.
The Grank ve The Gluek Study ile ilgili en ilginç detay, 724 deneğin içindeki bir isim. 75 yıl süren deneyin üyeleri arasında 35. ABD Başkanı John F. Kennedy'de de vardı. Öğrencilik yıllarında gönüllü olarak katıldığı bu deneyde Kennedy gibi ileride ABD senatörü olacak 4 kişi daha yer alıyordu.
75 YIL BOYUNCA NEYİN CEVABINI ARADILAR?
Peki, 75 yıl boyunca bu insanlar neyin cevabını aradı? 1938 yılında başlanan bu deneyde 'mutlu bir yaşamın formülü' arandı. Araştırmanın kurucusunun 1942'de söylediği gibi, 'dünyanın genelindeki uyumsuzluğu hafifletmeye yardımcı olmak' gibi iddialı hedeflerle başladıkları bu yolda bir hazine dolusu veri topladılar.
'Bir hayatı iyi yapan şey nedir?' Bu basit soru oldukça karmaşıktı. Soruyu cevaplamak için onlarca yıl yüzlerce erkeği üniversite mezuniyeti, evlilik, savaş, ebeveynlik, yaşam krizleri ve yaşlılık boyunca takip ettiler. Onların fiziksel ve zihinsel sağlıkları hakkında geniş bir yelpazede veri topladılar. Mutlu bir yaşamın sırrını bulmayı hedef alan bu deneyde 75 yılın ardından 5 ana sonuç elde edildi. İşte o sonuçlar:
1- Alkol büyük bir yıkıcı güçtür
Çalışmadan elde edilen ilk sonucun bu şekilde çıkmasının sebebi denekler içerisinde eşinden boşanan kişilerin çoğunun boşanma sebebi alkole olan bağımlılıklarıydı. Bu sorunu takip eden tütün kullanımı da tıpkı alkol kadar mutluluğu olumsuz yönde etkileyen bir faktör olarak görüldü.
2- Finansal başarı kişinin zekasına değil, kurduğu sıcak ilişkilere bağlıdır
Denekler içerisinde IQ'su 110-115 aralığında olan erkekler ile IQ'su 150'nin üzerinde olan erkeklerin kazandıkları gelir arasında önemli bir fark yoktu. Ancak sosyal ilişkileri daha sıcak olan erkekler olmayanlara kıyasla daha çok para kazandıkları ve iş hayatında daha başarılı oldukları görüldü.
3- Siyasi görüş cinsel hayatı etkiliyor
75 yıl süren çalışmada elde edilen bir başka sonuç ise siyasi görüşün cinsel hayatı etkilediği yönünde oldu. Muhafazakar görüşte olan erkeklerin 68 yaşında cinsel hayatları son bulurken, liberal erkeklerin cinsel aktifliğinin 80 yaşına kadar sürdüğü görüldü.
4- Çocukken annesiyle sıcak ilişki kuran yetişkinlikte daha mutlu oluyor
Çocukluk döneminde annesiyle sıcak ilişki kurabilmiş denekler yetişkinlik döneminde, diğerlerine kıyasla çok daha fazla para kazandı. Annesiyle iyi ilişki kuramamış deneklerin yaşlandıklarında bunama gibi sorunlarla mücadele ettikleri görüldü.
5- Çocukluk çağında babasıyla iyi ilişki kuranlar daha korkusuz
Çocukluk çağında babasıyla iyi ilişki kurabilmiş denekler yaşamları boyunca daha az kaygılı ve korku dolu oldular. Yaşadıkları her andan zevk almayı bildiler ve yaşlandıklarında hayattan aldıkları haz oldukça yüksekti.