Yeşil sahada başlayan aşka “formalı” imza

Her mutlu hikayenin “beyaz”lar içinde bittiğini düşünenler olabilir ama bazen durum değişebilir. Mühim olan, “mutlu” bitmesidir ya zaten. Ahmet Çıtak ve Fulya Fırat yeşil sahada başladıkları hikayelerine, yine yeşiller içindeki formalarıyla devam etme kararı aldı. Nikaha da tanışmalarına vesile olan hakem formalarını giyerek gittiler. Kayseri’de yaşayan çiftle arkadaşlıktan evliliğe uzanan ilişkilerini konuştuk.

 Fulya Fırat, Gümüşhane’de Beden Eğitimi Öğretmenliği bölümünde okurken tanışmış hakemlikle. Futbola özel bir ilgisi yokken, okulda gördüğü kurs afişiyle bu konuda eğitim alan Fırat  “Ben maçlara giden bir çocuktum diyemem. Kendime yeni bir alan, hobi için yola çıkmıştım. Gümüşhane gibi küçük bir yerde çıktım ilk maça. Orada  ‘Elinin hamuruyla sahada ne işin var, git evde örgü ör. Kadın ne bilir, her yerden çıkıyorsunuz’ denmesi beni kamçıladı ve bırakmama kararı aldım. O günden bu yana 5 yıldır hakemlik yapıyorum.”

Fulya Fırat, orta hakem olarak ilk görev yaptığı maçta tanışmış eşiyle. Yardımcı hakem olarak 10 yıllık tecrübesiyle sahaya çıkan Ahmet Çıtak, eşiyle arkadaşlıklarının maç sonrası kahve içmeye gitmeleriyle başladığını söylüyor: “Teklif Fulya’dan gelmişti. Ben kahve içerken ondan hoşlanmıştım ama küçük bir camiamız var. Hem kariyer hem çevre açısından bir süre söyleyemedim, içimde yaşadım. İletişimimiz devam edince üç hafta sonra açılabildim. Ve o günden sonra hiç aynı maçta görev yapmadık. Birbirimizin maçlarını izlemeye gittik.”

Sözünün olduğu gün de idmana gitmiş

Fırat, bir kadın hakem olarak cinsiyetçi tepkiler konusunda rahatsızlığını dile getiriyor: “Biz hakem olarak tarafsız olmak durumundayız ama taraftarlar, tepkiyi ilk olarak bize gösteriyor. Karar veren kadın olunca hemen cinsiyetçi tepkiler veriyorlar. Buna alışkın olsam da eşimin küfür ve hakaretleri duymasına üzülüyorum. Ailem bile bu yüzden maçlarımı izlemeye gelmiyor.”

FIFA kokartlı hakem Melis Özçiğdem’i idol olarak gören, şampiyonlar liginde görev yapma hayali kuran Fulya Fırat, eşiyle sözlerinin olduğu gün dahi idmana gitmiş. Pes etmeden ilerlemek gerektiğine inanan genç hakem, hangi pozisyonda olunursa olunsun işini severek ve ciddiyetle yaptığına inanıyor. Sahada son kararı orta hakemin verdiği gerçeğiyle soruyoruz Ahmet Çıtak’a, “İlişkinizde son karar kimden?” diye. Ve Ahmet bey mutluluğun formülünü bulmuş bir edayla, “Evde son sözü ben söylerim o da ‘Tamam’ olur diyorum. Benim için Fulya sahada hakem, sonrasında eşim.” Fulya hanım ise, gülümseyerek giriyor söze ve “Benim hakemliğim hiç bitmiyor. Her şeye ben karar veririm. Ya uyar ya da kırmızı kartı gösteririm.” 

“Ofsaytı bilen bir eşim var, daha ne olsun”

Koronavirüs nedeniyle düğünlerini ekim ayına erteleyen çift hayallerindeki düğün için beklemeyi tercih etmiş. “Sevgili olmanın tadını çıkarıyoruz” diyen Ahmet Çıtak, beraber maç izleyebileceği, yorum yapabileceği bir eşi olduğu için kendisini şanslı görüyor: “Ekranda maç olunca kapat diyen biri olmayacak. Ofsaytı bilen bir eşim var, daha ne olsun. Dışarıda izlemeye de beraber gideriz.” Bunun üzerine Fulya hanımdan bilmeyen erkekler için ofsaytı anlatmasını istiyoruz: “Bir markette kasa sırasında önünde iki kişi olan birinin elindeki poşeti en öndekine uzatıp, ücreti ödetmesi gibi düşünün.”