03.11.2024 - 02:01 | Son Güncellenme:
DİDEM SEYMEN
DİDEM SEYMEN- Geçtiğimiz yıl Venedik’te yapılan 13. HİPEK (sıcak kemoterapi) Kongresi’nde bu alanda çok önemli çalışmalar sunuldu, kongre sloganı “Uzun bir yol kat ettik, daha gidecek uzun bir yolumuz var” idi. Kolon ve rektum cerrahisi alanında çalışan Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cem Terzi, karın zarı kanserlerinde cerrahi operasyondan sonra sıcak kemoterapi uygulamalarının yapıldığını söyledi. Terzi, sıcak kemoterapi hakkında bilgiler verdi…
Son yıllarda sıcak kemoterapi tedavisinin uygulanma sayısı arttı. Prof. Dr. Cem Terzi, “Bu tedavi, yüksek riskli olduğu için sadece tümör konseylerinin onayladığı hastalara, yoğun bakım şartları iyi, tam donanımlı hastanelerde uygulanmalı” dedi.
Karın zarı kanserlerinde kullanılıyor
Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cem Terzi, karın zarı kanserlerinde, cerrahi operasyondan sonra verilen sıcak kemoterapi uygulamasının (HİPEK), son yıllarda uygulanma sayısının arttığını söyledi. Özellikle kolon ve rektum (kalın bağırsak), yumurtalık ve apendiks kanserlerinin ileri aşamasında karın bölgesine yayılabildiğini belirten Terzi, “Tıpta ‘peritoneal karsinomatozis’ adıyla bilinen kanserin karın zarı içine yayıldığı durumda, karın zarındaki kötü huylu tümörler, bir cerrahi operasyonla titizlikle temizleniyor ve karın zarı içine ısıtılmış kemoterapi sıvısı ameliyat esnasında uygulanarak gözle görülmeyecek kadar küçük kanser hücreleri yok ediliyor” dedi.
Terzi, hastaların sıcak kemoterapi tedavisini araştırırken bilinçli olmasının hayati önemde olduğuna değinerek, “Özel ya da kamu hastanesinde akademik çalışma ortamı olan, düzenli tümör konseyleri toplanan, yoğun bakım şartları iyi olan tam teşekküllü merkezlerde yapılması gerekir” dedi
Her hastaya uygun değil!
Sıcak kemoterapi tedavisine her hastanın uygun olmadığına dikkati çeken Terzi, “Bu tedaviye cerrah tek başına değil, medikal onkolog, patolog, anestezist, radyolog ve cerrahlardan oluşan tümör konseylerinde enine boyuna tartışarak ortak karar verilir. Agresif ve komplikasyon oranı yüksek bir tedavi olduğu için gelişmiş ülkelerde, sadece bu konuda uzmanlaşan birkaç merkez yetkilendiriliyor. Örneğin İngiltere’de sıcak kemoterapi tedavisini sadece 4 merkezin yapmasına izin verilmiş durumda” diye konuştu.
Terzi, karın içi sıcak kemoterapi diğer adıyla “hipertermik karın içi kemoterapi”nin apendiks kanseri, psödomiksoma peritonei, kalın bağırsak kanseri, mide kanseri, kadınlarda yumurtalık kanseri ve peritoneal mezotelyoma gibi karın boşluğuna yayılmış kanserleri tedavi etmekte kullanılan ve giderek yaygınlaşan tedavi yöntemi olduğunu belirterek, şu bilgileri verdi: “Kanserli dokunun cerrahi olarak çıkarılmasının ardından yaklaşık 90 dakika boyunca karın içinin kemoterapi ilacı verilerek yıkanıyor. İşlemin ilk aşaması, tüm görünür tümörlerin ‘sitoredüktif cerrahi’ ile çıkarılması, geride kalan ama gözle görülmeyen kanser hücrelerini olabildiğince HİPEK ile yok etmektir. HİPEK yani sıcak kemoterapi banyosu için, tümör yok edici özel bir ilaç (kemoterapi ilacı) yaklaşık 90 dakika boyunca özel bir makina ile karın içine verilir. HİPEK’te kemoterapi ilacı, emilimi az olduğu için, çok yüksek dozlarda kullanılabilir. İşlem sırasında kullanılan kemoterapi sıvısı sağlıklı olan hücreleri korurken kalan kanser hücrelerini ortadan kaldırmak amacıyla 42-43 derece sıcaklık arasında ısıtılır ve karın içine verilir. Bu sıcaklıkta kanser hücreleri zarar görürken, normal hücreler zarar görmez.”
Yöntemin 1980'lerin başından beri kullanıldığını ifade eden Terzi, hasta sağ kalım oranlarını ve yaşam kalitesini iyileştirebileceğini gösteren çok sayıda bilimsel çalışma olduğunu söyledi. “Bu hastalarda sıcak kemoterapi uygulaması iyi bir seçenektir. Yüksek sağ kalım oranları özellikle kalın bağırsak, apendiks ve yumurtalık kanserlerinde gösterilmiştir. Diğer tüm cerrahi operasyonlarda olduğu gibi bu ameliyatta da komplikasyonla karşılaşılabilir. Sitoredüktif cerrahi ve HİPEK’i takiben en sık görülen komplikasyonlar, ameliyat sırasında kanama ve ameliyattan sonra gelişen karın içi ya da kesi yeri enfeksiyonlarıdır” dedi.
7-10 gün hastanede kalınıyor
Cem Terzi, genellikle ameliyattan sonra ortalama 7-10 gün hastanede tutulan hastalarda bir süre yorgunluk görülebildiğini, iyileşme döneminde dinlenmek kadar hastanın yataktan kalkması, hareket etmesi ve mümkün olduğunca aktif olmasının da çok önemli olduğuna dikkati çekerek, şu hatırlatmayı yaptı: “Hipokrat ‘İlaçların tedavi edemediğini, bıçak; bıçağın tedavi edemediğini ateş; ateşin tedavi edemediği, tedavi edilemez’ demiş. Tıp, hala Hipokrat’ın yolunda yürüyor...”