Paris’te biyo-iklimsel şehir planı

CEYDA ULUKAYA- Fransa’nın başkenti Paris’te, iklim değişikliğinin bir sonucu olarak her geçen yıl artan sıcaklıklara karşı alınan önlemler arasında şehre, sıcağa dayanıklı ağaç türlerinden oluşan yeni yeşil alanlar kazandırmak var. Paris Belediye Başkanı Anne Hidalgo’nun önceki hafta belediye meclisinde kabul edilen biyo-iklimsel şehir planı kapsamında dikilmesi öngörülen türler arasında Türk fındığı, Montpellier akçaağacı, ısırgan otu ağacı ve çınar ağacı gibi hepsi başkentte mevcut olan ağaç türleri yer alıyor. Konuyla ilgili Bloomberg’e konuşan Yeşil Alanlardan Sorumlu Belediye Başkan Yardımcısı Christophe Najdovski, “İklim değişikliği ve artan sıcak hava dalgaları öncesinde ağaçlarımızı çeşitlendireceğiz. Suya sahip olmamanın stresiyle başa çıkabilecek türlere daha çok ihtiyacımız var” diyor.

Ağaçlar karbonu emerek hava kirliliğini azaltmanın yanı sıra kentsel ısıyı azaltmayı sağladığı için iklim değişikliğiyle mücadelenin en önemli araçlarından biri. Ancak ağaçlandırma faaliyetlerinde dikkate alınması gereken bazı faktörler var. Ağacın bulunduğu çevreye uyum sağlaması ve kuraklık gibi olası riskleri atlatıp olgunluk dönemine erişmesini sağlamak her zaman mümkün olmuyor. Bu nedenle Paris’teki plan çerçevesinde, her bir türün nereye yerleştirilebileceği, su ve güneş ışığı gereksinimlerine ilişkin önerilerin yer aldığı bir ön kılavuz yayınlanmış durumda. Rehberin yıl sonuna kadar 180 türü içerecek şekilde genişletilmesi planlanıyor.

Plan kapsamında Kasım ile Nisan ayları arasında 800’ü şehrin sokaklarına olmak üzere dikilen 25 binden fazla ağaç bulunuyor. Yetkililer, yeni dikilen ağaçların hayatta kalması içinse ilk üç yıl boyunca her iki haftada bir sulama, destek ve bakım faaliyetinin devam edeceğini anlatıyor. 

Biyo-iklimsel şehir nedir?

Biyoloji ve iklim kelimelerini birleştiren “biyo-iklimsel” kavramı, yerel iklim koşullarını gözeten ve güneş enerjisiyle ısıtma, güneşten koruma, doğayla uyumlu yapı malzemelerinin kullanımı ve kentsel yeşillendirmeyi de içeren bina ve peyzaj tasarımı olarak şehir planlama anlayışının bir parçasını oluşturuyor. Doğal afetler ve iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı binaları, toplulukları ve çevreyi korumayı gözeten yaklaşım, böylece kentsel dirençliliği de artırıyor.