Avustralya, koalaları korumak için ne yapacak?
Avustralya, nesli tükenme tehlikesi altındaki koalaları korumak için tam 18 milyon dolar ayrılacağını açıklamış. Buradan bakıldığında "İsraf" gibi geliyor size, değil mi? Ama değil işte. 'İsraf' diyenler belli ki pandemiden gerekli dersleri çıkartmamış. Doğanın üstünlüğünü kabul etmek, her şeyden önce bir dünya vatandaşı olduğumuzu hatırlamak için daha neler yaşamamız gerekli?
Sevimliler, tatlılar...
"Vücut uzunlukları 60 ila 85 santimetre, ağırlıkları 4 ila 15 kilogram arasında değişiklik gösteren; kürkü gümüşi gri ve çikolata rengi arasında bir renge sahip olan, otobur olan, ağaçta yaşayan, keseli memeli bir hayvan türü olan, nesli tükenme tehlikesi altında diyebileceğimiz hayvan türü hangisidir?" sorusunun cevabı nedir? Söyleyelim hemen: Koalalar! Koalalar, Avustralya'ya özgü bir hayvan türü. Sevimliler, tatlılar.
"Hayvan hakları yasası, hemen!"
Ancak gelin görün ki koalaların 30 yıl içinde yok olma tehlikesiyle karşı karşıya oldukları önemli bir problem. Avustralya'daki kuraklık ve uzun süreli yangınlar, başta koalalar olmak üzere bazı hayvanların neslini devam ettirememe tehlikesi altında kalmalarına sebep oldu ve oluyor. Peki Avustralya, koaları korumak için bir önlem alıyor mu? Bu sorunun cevabı "Evet!"miş meğer. Avustralya, ülke çapındaki koaları korumak için tam 18 milyon dolarlık bir paket açıklamış. Çevre Bakanı Sussan Ley, yaptığı açıklamada söz konusu paketin sağlık araştırmaları ve tıbbi destek için sağlanacak finansmanın yanında yabani ot kontrolü, otlatma ve yangın planlaması gibi çevresel amaçlar için de kullanılacağını söylemiş. Ley, paketin koalaların yaşam alanlarının iyileştirilmesi ve türün korunması için bir dönüm noktası olduğunu vurgulamış... Şahane değil mi? Birçoğumuz "Hayvan hakları yasası, hemen!" diyoruz ama yeterince sesimizi duyuramıyoruz.
Dünya vatandaşlığı ve doğanın üstünlüğü
Avustralya'nın 18 milyon dolar gibi ciddi bir rakamı ülkedeki koalalara ayırması buradan bakıldığında şahane, oradan bakıldığında normal bulunuyor. İşte tam da burası problemli. Koalaların nesli tükenmesin diye harcanacak 18 milyon doların 'israf' olduğunu savunacakların çoğunlukta olduğu bir coğrafyadayız maalesef. Halbuki şunu ıskalıyoruz: Doğa bir bütündür ve ekolojik denge de en az bireysel kaygılarımız, hayallerimiz kadar öncelikli olmalıdır. Çünkü doğa her zaman üstündür. İşte bu üstünlüğü kabul etsek ve her şeyden öte bir dünya vatandaşı olduğumuzu kabullensek birçok şey daha kolay olmaz mı? Yaşanan her gelişmenin 'kelebek etkisi' gibi tüm dünyayı etkileyebildiğini Koronavirüs sayesinde ne kadar öğrendik peki? Gerçekten bütün suçlu Çin mi? Yoksa dünyanın bir köşesinde yapılan en ufak bir hata bile tüm insanlığın ortak suçu olduğunu kabullenebilecek kadar çoğul düşünebiliyor muyuz? Umarım bir gün bu dünyayı ülkelerden bağımsız bir bütün olarak görebilir, hissedebilir ve duyabiliriz. Bunun için illa Orwell'in '1984'ündeki gibi bir distopyaya gerek yok. Sınırlar varken dahi 'sınırsız' düşünebilmek, asıl mesele bu.
twitter.com/mayksisman
instagram.com/mayksisman
youtube.com/mayksisman
can.sisman@milliyet.com.tr