Yeni varyant sonrası İstanbul’da son durum ne? İstanbul İl Sağlık Müdürü açıkladı

İstanbul İl Sağlık Müdürü Kemal Memişoğlu, CNN Türk ekranlarında Kaan Temeltaş’ın sorularını yanıtladı. İşte Memişoğlu’nun açıklamaları:

"Panik ve korku ile değil tedbir ve planlama ile bu işin üstesinden geleceğimizi herkesin kendi sorumluluğunu taşıması gerektiğini kimin nasıl davranması gerektiğinin bilincinde olmasını bekliyoruz. Omicron, Avrupa’da yükseldikten sonra biz İstanbul ve Türkiye’de de yükselmesini öngördük. 20 Aralık’ta daha önceki yükselişlerden farklı olarak ciddi olarak Omicron ağırlıklı yükseliş yaşıyoruz. Bu yükseliş son 1 haftadır stabil hale geldi. 1 haftadır ciddi bir artış yok. Hareketliliğin de olmasıyla İstanbul gibi büyük şehirlerde ciddi artışlar yaşadık. Bizim yüzümüzü güldüren ciddi bir artışın ve talebin olmamasıdır.

Beşinci gün PCR ile ilgili de başvuruları yönetmek durumundayız. Bazı yoğunluklarımız bazı hastanelerimizde var. Bunun anlayışla karşılandığını görüyoruz. Normal poliklinik ve ameliyathanelerimizi yönetmek durumundayız. Sayılar da geçmişe göre daha farklı seyrediyor.

Geçmişteki yükselişlere benzemeyen bir yükseliş trendi oldu. Bunun ne kadar ne zaman düşmeye başlayacağı öngörüsünü yakın zaman içerisinde göremiyoruz ama ben son bir haftaya ümitli girdim. Belli bir seviyede yükselme trendi olmadan bir sayımız var. Bizim öngörümüz yükselmeyeceği yönündedir. Hastanelerimizde yatışlarda eskisine göre yoğunluğumuz yok.

Türkiye dünyanın en iyi sağlık sistemine ulaşan bir ülke. Türkiye ücretsiz her yere ulaşabilen bir sağlık sistemine sahiptir.

Bakanlığımız Bilim Kurulu doğrultusunda değerlendirme yapıyor. Covid ile mücadele Türkiye’de iyi seyrediyor. Dünyanın gelişmiş bazı ülkelerinde öneriler var. Bunun Bilim Kurulu’nun değerlendireceğini düşünüyorum. PCR talebini yönetmeye çalışıyoruz. Mart ayında bin 500, 2 bin kapasite vardı. Şu an İstanbul’da 160 bin test yapabilmekteyiz. Hızlı testi Bilim Kurulu’nun değerlendireceğini düşünüyorum.

PCR’ı biz sanki hastalıkmış gibi kabul ediyoruz. PCR testleri sonuçta hastalığın tanısını ve hastalıkla ilgili proteini ölçüyor. Bilim Kurulu’da Omicron varyantında 7’nci günden sonra özelliğini 3-4 gün içerisindeki Delta varyantı da öyleydi. Bilim dünyası bize söyledi bulaşıcılığını bu evrede olduğu Bilim Kurulu da buna ihtiyaç olmadığını ifade etti.

Bulaşıcı özelliği virüsün kalmadığı yönünde bir inanış vardır. 5’inci güne düşüren ülkeler var dünyada. Biz izolasyonla beraber insanların sakınmasını ve tedbirini öneriyoruz. Çocukların da maske taktıkları sürece 7 günden sonra okula başlamada hiçbir sakıncasının olmadığını düşünüyoruz. Bunu bilim dünyası da önermektedir. 5’inci gün test yapıp negatif çıkmasını bekleyenler var ama ben 7’nci günden sonra izolasyonda kalınmasını düşünmüyorum.

TOPLU TAŞIMADA YOĞUNLUK VAR ADIM ATILABİLİR Mİ?

Bunu bakanlık ve Bilim Kurulu karar verir ama kısıtlamaların da eğer mental olarak uyum göstermezseniz bir anlam ifade etmediğini tartıştık. İnsanlar kendilerini kötü hissettiği zaman bu tür kapalı alanlara girmemesi sağlatılması toplumla iletişim kurularak bunu inandırmamız lazım. Biz toplumun uyumundan bize katkısından memnunuz. Toplum gerçekten hem esnafıyla hem işçisiyle hem kamusuyla hem de özeliyle salgında Türkiye’de iyi bir imtihan verdi.

Tabi ki uyumsuzluk var bu sorumluluğu bizim de taşıyıp onları ikna etmemiz gerekiyor. Bunları zorla değil ikna ederek eğiterek toplumun bir ok kısmına uyum sağlatacağımızı düşünüyorum. Aşısını tamamlayan oran sayısı İstanbul’da yüzde 77 bandına çıkmış durumdadır. Biz inşalara 3’üncü doz dediğimiz kendi aşımız ve Türk vatandaşı olarak gurur duyduğum şu anda 50 binin üzerinde yerli aşımızı yaptık. Aykut hoca ve ekibine ben çok teşekkür ediyorum. Böyle bir aşıyı kazandırıp bu konuda bize kazandırdığı için bunu ben Türk toplumunun bir başarısı olarak görüyorum.

Bu ülke sağlıkta dünyanın en iyi hizmetini sunduğu gibi biliminin de sağlığa katkısının olacağı kanısındayım.

AŞILANMA İSTENİLEN DÜZEYDE Mİ?

Biz özellikle tekrar dozu gelen insanlarımızın için şu aşamada Omicron aşamasında hastanelerimize bekliyoruz. Özellikle 60 yaş üzerindeki vatandaşlarımız salgında hem de aşılamada dünyanın en iyi oranlarını gösteriyorlar. Ölüm oranlarının yoğun bakım oranlarının azalmasının en büyük sebebi budur. 20 ile 40 yaşlarda da tekrar dozlarına gelmelerini bekliyoruz.”