Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, CNN Türk canlı yayınında gazeteci Hakan Çelik’in sorularını yanıtladı.
Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir’in açıklamaları şu şekilde:
AFRİKA ÜLKELERİ TÜRKİYE'NİN ÖNEMLİ İHRACAT PAZARI HALİNE GELDİ. YENİ BİR ANLAŞMA OLDU MU?
"Türkiye'nin açılımı devam ediyor. Türkiye'nin Afrika açılımı önemli. Güney Afrika teknoloji açısından önde olan ülke olarak görünüyor. Fuarda olmamız önemli. Çok çeşitli coğrafyalarda boy göstermeye devam ediyor. Afrika, Güney Amerika, Orta Asya önemli iş birliği, ticari imkanlar görüyoruz.
Fuarlarda hangi anlaşmalar yapıldıdan ziyade her fuarda hangi adımı attık. bir sonra ki aşamayı nasıl inşa ettik diye bir kavram var orada boy göstermek önemli. İlginin artarak devam ettiğini gördük. Orada çeşitli adımlar atıldı. burada atılan adımlar imza sonuçlarını getiren daha önce inşa ettiğiniz adımlar oluyor. Çok olumlu gelişmeler oldu. Güney Afrika makamları, fuara katılanlar ve Afrika ülkeleri artan ilgi seviyesi gösterdiler. Bulunmuş olmak önemlidir.
Ülkelerdeki şirketleri ve heyetleri ülkemize davet ediyoruz. onlar kabiliyetlerimizi gördükçe daha da fazla ilgi gösteriyorlar.
SON 20 YILDA ÖNEMLİ AŞAMA KAYDEDİLDİ. TÜRKİYE'NİN BAZI ŞİRKETLERİ ULUSLARARASI KATEGORİDE CİDDİ YOL ALDILAR. GELECEK YIL HANGİ SİSTEMLERİN TESLİMATI BAŞLAYACAK?
Savunma sanayii özelinde verdiğimi taahhütler ve proje takvimleri var. Onların önemli bir kısımını 2023'e odaklama hedefimiz vardı. Milli Muharip Uçak'ın hangardan çıkışı, KIZILELMA'nın uçuşu, bu önümüzdeki yılların önemli projeleri. Denizcilik anlamında Anadolu gemimiz servise girecek. TB-3 oraya hazır hale gelecek. Muhtelip çapta füzelerimiz var bunların birisi seyir füzesi. Onların gelişerek devreye girdiğini göreceğiz. GÖKBEY helikopterimiz uçuşlarını yaptı çok yoğun testlerden geçti. İlk teslimatımızı jandarmamıza yapacağız. Çok sayıda müşteri var. Hızla üretim zincirini tammalayıp teslimatını sürdüreceğiz. Atmaca füzelerimiz yerli motorla uçmaya başlayacaklar.
Bozdoğan hava füzelerimiz var. İMECE yer gözlem uydusu uzaya gidecek. Çok sayıda kara aracımız olduğu için onların çeşitli versiyonlarının devreye gireceğini göreceğiz.
SAVUNMA SANAYİİ ALANINDA DÜNYADA İLK 5-10 DA OLDUĞUMUZ HANGİ KATEGORİLER VAR?
Ticari boyutu önemli ama son zamanlardaki gelişimler gösterdi ki aslında orada kabiliyetinizin olması çok önemli. Ürünlerimizin teknolojik seviylerini giderek artırıyoruz. Dünyada SİHA'ları herkes biliyor. Güney Afrika'da bazı şirketleri ziyaret ettik. Bizden daha iyi diyemiyoruz. Dünyada birçok ülke SİHA yapıyor ama belirli özelliklerde ön plana çıkıyoruz.
Seyir füzesi olsun katı yakıtlı füzeler olsun bunlarda da dünyada gerçekten önde gelen ülkeler arasındayız. Sıralama yapmak istemiyorum ama ilk 10 içinde olduğumuz çok sayıda saha var.
'MMU DEVREYE GİRDİĞİNDE HAVACILIKTA İLK 5'TEYİZ'
Deniz platformlarında bir dizi elektrik sistem, silahlarda önemli ölçüde yerlileşme var. Bunlarda önemli bir harcama kaydediyoruz. Kara, deniz, hava platformlarında dünyada sayılı ülkeler arasına girme eğilimimiz var. MMU devreye girdiğinde havacılık alanında kendimizi ilk 5'te sayabiliriz.
ÇİPLERİN YETERİNCE BULUNAMAMASI SAVUNMA SANAYİİMİZİ NASIL ETKİLEDİ?
Spesifik olarak şu veya bu demek zor. Çip krizinin etkilediği plaformlar var. Çok müthiş bir etkilenmemiz yok. Alternatif ürünlere gidildi. Çok ufak tefek gecikmelere sebep oldu.
TÜRKİYE TEKRAR F-35 PROGRAMINA DAHİL EDİLİR Mİ YOKSA BU KONU KAPANDI MI?
Çıkarılma süreci bizim arzumuz dışında alınmış bir karar. Haksız olduğunu söylüyoruz. S-400'ün F-35 ile aynı argümanda bulunamamasının temeli yok. Burada çok net şekilde art niyetli ve S-400'ün bahane olarak kullanıldığını söyleyebilirim.
Türkiye belirli kabiliyetleri kendi bünyesine kattı. Bizim MMU sürecimizde kullanıyor olacağız. Konunun ticari olarak gündeme gelmesi durumunda da dünyada üretilecek F-35'ten pay alacaktır. 11 milyar dolar iş payı vardı. Türkiye bu kadar parayı kaybetti tezi yanlıştır. bu işin hacmidir. Karı kaybetmişseniz de bu önümüzdeki 20-30 yıla yayılan bir şeydi. Biz ağlayacak değiliz süreçten çıkarılmanın programa maliyetinin 500-600 milyar dolar olduğunu söylediler.
'F-35'E DÖNERSEK HERKES KARLI OLUR'
Bizim hesaplarımıza göre, imalatta sağladığımız avantajlara göre uçak başı 7-8 milyon dolar ilave maliyet geleceğini düşünüyoruz. Birim F-35'ler 7-8 milyon dolar daha pahalı satılıyor olacak. Bu onlara olan maliyettir. Dönersek herkes karlı olur. Biz yalvarıp yakaracak durumda değiliz.
Şu anda F-35 programından çıkıldık olmaması gerekiypor. Tüm görüşmelerde F-35 hakları konusu canlı tutulmaya devam edecek. Burada bir haklılık payımız var. Bu programdan çıkarılmanın verilen para karşılığında maliyeti var. Bizim tahminimiz 10-11 milyar dolar civarındaydı. O açıdan bütün görüşmelerde F-35 iddiamız, sorunların masada tutulması gerekiyor.
F-16 TALEBİMİZ KARŞILANMAZSA TÜRKİYE'NİN UÇAK TEDARİKİ KONUSUNDA B PLANI VAR MI?
F-16 meselesine baktığımızda önce kendi uçaklarımı MMU, KIZILELMA'yı dört dörtlük devreye sokmam lazım. MMU hazırlamak ve en iyi kabiliyetlerle donatmak. HÜRJET'i muhtelif kabiliyetleri yerine getirecek şekilde devreye almak. İkincisi F-16 olmazsa ne olur benim birinci planım bu. Türkiye alternatifsiz değildir diyoruz. Su-35 dahil bütün alternatifler masaya gelir.
'ABD VERMESE BİLE KABİLİYETİMİZ VAR'
Önceliğimiz alternatifin yerine gelmesidir. Biz boşluğu dolduramadık öldük bittik diye bakılmamalıdır. Türkiye opsiyonsuz değildir. Milli sistemlerle vereceğimiz kabiliyetlerle belki hiçbir alternatif sisteme ihtiyacımız olmayacak. Benim arzum keşke bu süreci hızla başarabilsek ve bunların hiçbirine muhtaç olasak. F-16 bazında elimizdeki F-16'larla modernize etmekle ilgili son derece iddialıyız. ABD hiçbir şey vermese bile F-16'ları devreye alabilecek yerli sistemleri üzerine koyma kabiliyetimiz var.
Biz bütün gücümüzle Türkiye'nin hava kabiliyetlerini ele güne mecbur kılmayacak şekilde oluşturacağız. Üzerine koyacağınız kabiliyetler çok önemli. Silah sistemlerinin ne kadarı kontrolünüzde olduğunuz gibi bir dizi senaryo var. Hepsini çalışıp kolları sıvamamız gerekiyor. Türkiye kendi taleplerini yaptı. Bütün gücümüzle çalışacağımızı söyleyebilirim.
YUNANİSTAN'IN SİLAHLANMASI VE AMBARGONUN KALDIRILMASI İLE GÜÇ DENGESİ TÜRKİYE'NİN ALEYHİNE Mİ DEĞİŞİYOR?
Bir taraf silahlanmaya devam ediyor. Türkiye içeride yapacağı hiçbir sistemi dışarıdan almamalıdır. Biz bundan çok çektik. Dünyada çok sayıda SİHA yapan ülke var neden Türkiye'nin SİHA'ları öne çıkıyor? Teknolojileriniz önemli, onların kombinasyonu önemli. Senaryoları hesaba katmanız gerekiyor. Kendimizi sürekli olarak yenilemek zorunda olduğumuzun farkında olmalıyız. Bu gelişmeler Türkiye'nin aleyhine gibi görünen gelişmeler bizi daha da gayretli hale getirebilir.
Bu ülke bıçak kemiğe dayandığında kadını ve erkeği ile mücadele sahasına girmiş ve ayağa kalkabilmiş bir ülkedir. Türkiye alternatifsiz değildir. Bu hızla gidersek göreceksiniz çok daha yeni ürünler ortaya çıkacak.
TÜRKİYE'NİN İNSANSIZ SU ÜSTÜ ARACI 'MARLİN' NATO TATBİKATINDA! HANGİ ALANLARDA KULLANILACAK?
4 koldan yürüyoruz. Platformu ortaya çıkardıktan sonra üzerine koyacağınız sistemlerle ilgili çok opsiyona sahipsiniz. Üzerine füzeler koyabilirsiniz burada olduğu gibi elektronik harp sistemleri koyabilirsiniz. Bu onlardan birisidir. Üzerine koyduğumuz sistem elektronik harp sistemidir.
NATO'da tatbikatta görev aldı. Türkiye NATO üyesi bir ülke ve NATO'nun gücüne güç katan bir yapsıı var. Geliştirdiğimiz teknolojiler NATO'nun tatbikatında olduğu gibi oraya güç faktörü olarak yansıyacak şeylerdir.
MARLİN ŞU AN HANGİ AŞAMADA?
Görev olarak şu an teslim aşamasında. Öncelikle bizim buradaki amacımız kabiliyet gösterimi yapmak. Proje yürütmede bu yeni bir yaklaşım. Ateş gücü füzeler koyabilirsiniz bunların hepsinin denemesi yapıldı. Bunları denedik kameralarla birlikte hassas vuruş yapabilecek kabiliyetler üstüne kondu. Yerlilik oranı yüzde 70'in üzerinde.
TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK GEMİSİ ANADOLU HAKKINDA!
Gemimiz 230 metre boyunca çok fonksiyonlu bir gemi. Gemimizde çok çeşitli donanımlar var helikopterler konuşlandırılabiliyor. İHA ve uçak koyabileceğiz. İçinde havuz var, çıkartma gemileri konulabiliyor. İçinde tam teşkilatlı bir hastane sistemimiz var. Sağlık, lojistik için çeşitli limanlara gönderilebilir.
NATO'da önemli bir güç çarpanı olacak. Hem bir caydırıcı unsur olarak devrede olabilir. Afet, savaş ortamlarında kullanılabilecek bir gemidir.
TÜRKİYE BUNUN ÜZERİNE TB-3 VE KIZILELMA'YI MI KONUŞLANDIRMAYI PLANLIYOR?
İlk etapta helikopter esaslı düşünülmüştü. Biz uçaklarda olabilsin diye bir değişiklik yaptık. F-35 planımızda F-35 B'ler yoktu. F-35 B işletmesi pahalı bir uçaktı. F-35 günün birinde Türkiye'ye dönerse bunun üzerine inip kalkabilir.
TB-3, KIZILELMA'nın platformda iniş kalkış yapabileceği şekilde tasarımı devam ediyor. Bu gemi ile beraber Türkiye kabiliyet kazandı. Bu ölçekteki bir platformu yapabilecek durumdayız. Daha günceli yapılabilir.
TESLİMATI NE ZAMAN YAPILACAK?
Bu yılın sonu veya önümüzdeki yılın başında devreye girecek. Çıkarma gemilerimiz olacak. TB-3'ün entegrasyonu yılın sonraki aşamalarında olabilir. Aslında büyüklük açısından bunun bir az daha küçüğü başka bir gemimiz var. O lojistik destek gemisi o da seneye devreye girecek geminin ismi Derya.
BUNLARI KORUYACAK OLAN MUHARİP GEMİLERDE SON DURUM NE?
Milgem var. Milgem'in i sınıfı dediğimiz gemiler. Gelecek seneye onu da göreceğiz. O gemimizde hava savunma sistemleri olacak. Hava savunma sistemleri de yerli olacak.
İLK YERLİ DENİZ FÜZESİ ATMACA HAKKINDA!
Bu bir seyir füzesidir. Bu tip füzeleri temin eden ABD makamlarıydı. Bu tür bir sistemi kendimiz yapıyoruz. Atmacanın daha önceki modellerinde motorumuz yabancı ülkeden gelen motordu. Bunu da artık yerlileştiridik. Artık seri üretim aşamasındadır. Çeşitli kabiliyet ve menzillerde bunların kardeşleri gündeme geldi Çakır projemiz de bunlardan biridir.
MİLLİ MUHARİP UÇAK HAKKINDA
Takvimde bir değişiklik yok. İmalatları başladı. İlk prototip uçuşu 2025. O sırada bir dizi sistemi 5. nesil diyemeyeceğimiz sistemler olabilir ilk uçuşlarda. 2030'da 5. nesilden bahsediyor olacağız.
BİRLEŞİK KRALLIK İLE MOTOR TEMİNİ PROJESİ VARDI. SON DURUM NEDİR?
Orada motor temini yoktu çünkü öyle bir motor yok. bu uçağın ihtiyaçlarını karşılayacak bir motor yok. Bu uçağımızın operasyonel ihtiyaçları bir tık daha yukarıda. İlk başlayacağımız motor belirli aşamaları geçelim diye kullanılacak motor. Yeni bir motor konusunda bir duraklama olduysa da belli bir şartlar vardı onları müzakere ettik, iyi bir aşamaya geldik. Böyle bir projede Türkiye'nin bütün kaynaklarının devrede olması gerektiğine inanırız. Ortaklığı verelim çekilelim şeklinde bir yaklaşım başarılı olamaz.
BİRLEŞİK KRALLIK İLE MOTOR GELİŞTİRME ÇABALARININ ÖTESİNDE BAŞKA ÜLKELERDEN FİKİRLER GELİYOR MU?
Diğer ülkelerde bize dost dediğimiz ülkelerin bu projeye katılımını bekliyoruz. Bu projede F-35 gibi olabilir. Bu tür projeler iddialı projeler beraberlikle projenin uzun soluklu selameti açısından olumludur. Dost ve kardeş statüsünde olan ülkelerle bunun görüşülmesinde sakınca yok.
HÜRJET 2023'TE UÇACAK MI?
İddiamız o. GÖKBEY'e ilk başlandığı zaman 5 yıl süre verildi. Aynı ay ve gün saatte uçtu. Uçtuğu zaman helikopterde tecrübeli olan şirketler 'siz delisiniz' dediler. Biraz da bazı konularda gözü kara gidiyoruz.
Çok kısa sürede yerli motorla test uçuşları başlanacak. Önümüzdeki yıl test uçuşu yapılacak biz emniyetli uçuşun 3 yılı bulacağını düşünüyoruz.
ATAK-2'DE SON DURUM NE?
Motor konusunda bir sorunumuz yok. 11 ton sınıfında bir helikopter, ATAK 5-6 ton sınıfında. Daha fazla mühimmat taşıyabilecek.
Bütün ürünlerimize ilgi var. Talepler var ATAK konusunda motorla ilgili bir ihraç lisansı alabildiğimiz ürünlere satabiliyoruz. Motoru yerlileştiği zaman satışla ilgili engeller ortadan kalkacak.
AKINCI HANGİ AŞAMADA?
AKINCI'nın ortaya çıkış süreci muadillerinin ötesinde oldu. Tasarımdan üretime geçmesi ve fonksiyonel olması o da hızlı bir proje. Şu anda teslimatlar devam ediyor. İhraç konusunda çok büyük talep var. TB-2'ler çok geniş bir market buldu. ANKA geniş bir market buluyor. Ondan sonraki gözbebekleri AKINCI ve AKSUNGUR'dur. Bunlara da talep başladı.
HÜRJET'İN ANADOLU GEMİSİ'NE İNMESİNDE SON DURUM NEDİR?
2021'den beri tasarım sırasında kısa pistlerde iniş kalkış yapabilecek özelliklerin eklenmesiyle ilgili çalışma yapılıyor. Biz HÜRJET'i Anadolu Gemisi'ne iniş kalkış yapabilecek şekilde geliştireceğiz.
TÜRKİYE'NİN UZAY PROGRAMI NE DURUMDA?
Biz 2025'te mikro uydumuzu uzaya koymuş olacağız. Bu çalışmalar safha safha devam edecek. Çeşitli roket motoru teknolojilerinin denenme aşaması devam ettiği için burada teknoloji gösterimi de önemli. O motor teknolojisinin ispatlanmış olmasıyla ilgili projeler bunlar."