'YÜZDE 90'LIK KONSOLİDASYON YAKALADIK'
Siyasete ben şöyle bakarım; Bir kampanya psikolojisi vardır. Kampanyaya giren kişi sahanın etkisini kaybedebilir. Sadettin Bilgiç'in yanında 17-18 yaşlarında bütün konuşmalar ve anonsları ben yapıyordum. Kampanyada şöyle bir şey var; Birinci çevre size yakın olanlar, İkinci çevre izleyenler, Üçüncü çevre de size karşıt olanlar. 3 halka vardır. Ben birinci, ikinci ve üçüncü halkayı da görürüm. Biz kampanyaya başladığımızda birinci kampanyamız zayıftı. Kampanyanın ardından yüzde 90'lık konsolidasyon yakaladık. O konsolidasyon hala devam ediyor. Bizim taraftaki konsolidasyon çok yüksek, karşı tarafta düştü. Birinci turdan sonra kaybetme korkusu. Seçimi kaybetme korkusu değil. Türkiye'nin bu zamana kadar geldiği noktayı kaybetme korkusu. İkinci korku; Terör korkusu ve LGBT korkusu, hiç endişe etmeyin böyle bir şey olmayacak dedik. Macaristan'da Başbakan seçimlere giderken, Soros Macaristan'da seçimlere etki etmek istedi, Macar İçişleri Bakanı dostum benim. Seçime ABD'nin bizzat para gönderdiğini ben ilk defa gördüm. Burada ABD para gönderdi dikkatli olun dedi. ABD, Avrupadaki bir çok ülkeyi konsolide ederek bizim içimizdeki LGBT derneklerine çok fazla yardım yapıyor. TV dizileri gibi yerlere çok fazla yardım yapıyor. ABD'nin iki şeyi var; Bir LGBT üzerinden yürür, iki Çin'e karşı Uygur Türklerinin üzerinden yürür. Türkiye'yi bir saha olarak görüp, Türkiye'yi de etkileyerek bizim Uygur Türklerine karşı bir şeyler yapabilmek ve Çin'i sıkıştırmak istedi. Bunu ABD uzun süredir iç politika haline getirdi.
Benim kaanatim odur, Türkiye'nin aile yapısana, gelecekti planlarına karşı ön plana çıkartığı şeydir. Ben PKK'nın da normal terörizmden çok kültürel terörizm yaptığını düşünmekteyim. Ne zaman PKK devreye girdi, seküler bir anlayış, buna seküler demekte yanlış olur belki. PKK, Ladin'i bir örgüt. Doğu'da aile yapısını parçalamak istedi. Doğu ve Güneydoğu'da kadının özgürlüğü ve hakları konusunda öne bir şeyler sürdü ve batıda bunu destekledi. İşid'de İslam'la karşı kurulan bir örgüttür. FETÖ'de hristiyanlaşma örgütüdür.
'BU KARARIN İKİ SEBEBİ VAR'
Birincisi Sinan Oğan birinci turda da mümkün olduğu ölçüler çevresinde milli bir yol ortaya koydu, elbette bize söyledikleri de olacak çünkü aday. Muharrem İnce'nin de yarıştan çekildikten sonra oylarının oraya geçtiğini düşünüyoruz. 3 puanlık bir oy var. O oyların sürekli gezdiğini düşünüyoruz. Önceden bunlar yüzer gezer oy denilirdi. Bunlar protest milliyetçi oylar. Aslında İYİ Parti'nin oylarıydı bunlar. Burada o protest milliyetçi oylar, hem İYİ Parti'de oldu, hem Muharrem İnce'de oldu ondan sonra da Sinan Oğan'da oldu. Protest milliyetçi oylar olabilir elbette ama günün sonunda bir değerlendirme yapılıyor. Belki bize karşı bir değerlendirme ama orada olmama sebebi şu; Hem dış politika açısından hem de iç politika açısından milliyetçi tavırları var. Kılıçdaroğlu biz Suriye'den Mehmetçiği çekeceğiz dedi. Oradan askeri çekince orada bir terör devleti kurulacak. Türkiye'de en çok etkilenen ve en çok takım olarak hamle yapan milliyetçi seçmendir. Milliyetçi seçmen politik seçmendir. İYİ Parti'nin bir bölümü benim kanaatim protest seçmendir. Cem Uzan'ın oyları vardı. Onlara dönerci dediler ama çok yanlış, çok okumuş, kendini geliştirmiş seçmeni de vardı. Lütfü Türkhan şehit ailesine küfrettiği an İYİ parti'de 2,3 puan bir kayıp oldu. 13,5 puandan 10.2'ye düştü o an. Demek ki İYİ Parti'nin içerisinde böyle bir kitle var. Burada milliyetçi seçmenin konsolide olmasının en temel sebebi Türkiye'nin jeopolitiğidir. Orta Asya Türk devletleri kavramıdır.
Sinan Oğan bugün bir tavır koydu. Ben Erdoğan'ı destekleyeceğim dedi. Esas itibariyle Millet İttifakı da bir karar verdi. HDP'yle çok yakın ilişkiye girdi. HDP'nin oy aldığı yerden çok yüksek etki oldu. HDP'nin oy oranı da düştü. HDP'nin kendileri 12,13 gibi bir oran bekliyordu. Kılıçdaroğu'nun kendilerinde gösterdiği hassasiyetin bir avantaj olacağını düşündüler ve oradaki insanlarda korktu bu durumdan. Cudi Kap başladı.