CNN Türk İstihbarat Şefi Nihat Uludağ’ın özel haberine göre, Aya Theodoros Kilisesi olabileceği düşünülen tarihi yapı, Bizans döneminde, Komnenoslar Hanedanlığının hüküm sürdüğü 11-12. yüzyıllarda yapıldı.
FATİH SULTAN MEHMET DÖNEMİNDE CAMİYE DÖNÜŞTÜRÜLDÜ
Yaklaşık 900 yıllık tarihi kilise, Fatih Sultan Mehmet dönemi ulemâsından Şeyhülislâm Molla Gürâni Şemseddin Ahmed Efendi tarafından 1476 yılında camiye çevrildi. Camiye dönüşüm esnasında kuzeybatı cepheye tuğladan minare eklenirken bir de mihrap nişi tanzim edildi.
TARİHİ CAMİ RESTORE EDİLDİ
Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 2018 yılında başlatılan restorasyon çalışması 2021 yılında tamamlandı. İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürü Hayrullah Çelebi, “Caminin çatısı ve kurşunları yenilenirken, iç mekân duvarlarında yapılan sıva raspasının altından Geç Osmanlı dönemine ait kalem işi bezemelere ulaşılmıştır. Tarama ve noktalama tekniği ile eksik bölümlerinde tamamlama yapıldı. Caminin dış cephelerinin çimento derzleri temizlenmiş ve horasan harcıyla derzleri yeniden yapılmıştır. İç mekânda özgün duvar sistematiğinin okunması için bazı bölümler açıkta bırakılmıştır. Caminin dış cephelerindeki bozulmuş durumdaki derzler yenilenmiş, güçlendirme amaçlı olarak duvarlara enjeksiyon yapılmıştır. Statik açıdan sorunlu olan sütunlara paslanmaz çelikten kuşaklama yapılmıştır. Minarenin petek bölümü yıkılmaya yüz tuttuğundan bu bölüm yeniden örülmüş, peteği yenilenmiştir. Ayrıca tüm elektrik tesisatı yenilenmiştir.” dedi.
700 YILLIK MOZAİKLER GÜN IŞIĞINA ÇIKARILDI
Molla Gürani Cami’nin girişindeki kubbelerde bulunan mozaiklerin üzerlerinin 1840’lı yıllarda yapılan restorasyon sırasında İsviçreli Mimar Fossatti tarafından sıva tabakasıyla örtülmüştü.
TEVRAT’TA İSMİ GEÇEN PEYGAMBERLERİN MOZAİKLERİ
Güney kubbe içerisindeki mozaikler, Sekiz dilimli kubbenin merkezinde, kucağında Hz. İsa ile beraber oturan koyu lacivert giysili Hz. Meryem figürü bulunuyor. Hz. İsa’nın yüzü belirgin olmakla beraber, Hz. Meryem’in yüz hatları çok belirgin değil. Sekiz dilimin içinde ise, Tevrat’ta adı geçen peygambere yer verildi. Peygamberlerin isimlerinin olduğu bölüm ise maalesef okunamayacak durumda… Mozaiklerin üzerlerinde temizlik yapılarak, mikro enjeksiyon yöntemiyle sıvalar konsolide edildi ve mozaikler bu şekilde koruma altına alındı…
KAZILARDA ŞAPELLER DE BULUNDU
Restorasyon kapsamında gerçekleştirilen araştırma kazılarında caminin kuzey ve güney cephelerine bitişik olarak yapılmış olan parekklesionlara ait (mezar şapelleri) kalıntılar ortaya çıkarıldı… "Parekklesion" adı verilen bu şapeller, Bizans döneminde defin ve mezarla ilgili ritüellerin yapıldığı mekânlardı. Molla Gürâni Camii'nin kuzey ve güney kanadındaki bu mekânlar Osmanlı döneminde meydana gelen deprem ve yangınlar neticesinde yıkılmış, temel seviyesinde korunarak günümüze kadar ulaştı.