Ukrayna'ya saldırı emri verdiği 24 Şubat tarihinden neredeyse tam dört ay sonra ilk kez yurt dışına seyahat eden Vladimir Putin, ikinci ziyaretini Salı günü İran'ın başkenti Tahran'a gerçekleştirdi.
Haziran ayındaki Kırgızistan seyahatinin ardından İran'a giden Rusya Devlet Başkanı Putin, Tahran'da Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve İran dini lideri Ayetullah Hamaney'le bir araya geldi.
Tahran'daki görüşmelerin ana gündemi Suriye'ydi, dünya medyası Putin'i adım adım izledi. Washington Post gazetesi, 'Batılı ülkelerin tecrit ettiği Putin İran'a ender uluslararası seyahatlerinden birini yapıyor' başlığıyla haberi duyurdu.
Washington Post, Putin'in Tahran'a uçmasının ABD lideri Joe Biden'ın İsrail ve Suudi Arabistan ziyaretlerinden günler sonra gerçekleştiğine, Batılı ülkelerin tarihi yaptırımlarıyla yüzleşen Rusya'nın İran'la yakın ilişki kurmayı planladığına dikkat çekiyor.
New York Times gazetesi, 'Putin İran'da yeni bir müttefik, dışlanmış yakın bir arkadaş buldu' başlığını tercih etti. Gazeteye göre, Türkiye, İran ve Rusya liderlerini bir araya getiren Suriye zirvesi Putin'in Batı tarafından sürgün edilmeye karşı geri adım attığının açık bir sinyali.
İngiliz The Telegraph gazetesi, İran'ı işaret ederek 'yeni arkadaşlar için umutsuz' diye tanımladığı Putin'in şeytani ittifaklar peşinde olduğunu kaydediyor. Gazete, Ukrayna'yı işgale giriştiği için uluslararası toplumdan dışlanan Rusya liderinin Tahran'da destek aradığını vurguluyor.
Financial Times gazetesi, 'Putin'in İran ve Türkiye ajandasında Ukrayna tahıl anlaşması ve Suriye en üst sırada' başlığıyla Tahran'daki buluşmayı haberleştirdi.
'Küçük masa diplomasisi' başlığını atan İngiliz Indepedent gazetesi, Vladimir Putin'in İran ve Türkiye liderleriyle buluştuğu zirvede Suriye, Ukrayna, silahlar ve gıda krizinin ele alındığını yazdı.
The Times of Israel gazetesi, 'Erdoğan, Putin ve Reisi Tahran'da Suriye'deki işbirliğini devam ettirme sözü verdi' başlıklı haberinde İran dini lideri Hamaney'in Putin'le buluşmasında Ukrayna işgalinden Batılı ülkeleri suçladığını öne çıkardı.
Rus TASS haber ajansı, 'Rusya, Türkiye ve İran ABD'nin Suriye'den ayrılması konusunda anlaştı' başlığını seçti. ABD, Suriye'de Fırat Nehri'nin doğusunda asker bulunduruyor.
Amerikan Foreign Policy dergisi ise, Tahran'daki üçlü zirveyi 'Rusya ve İran Türkiye'yi Suriye'ye muhtemel bir operasyondan vazgeçirmek için çaba gösteriyor' başlığıyla sayfasına taşıdı.
BBC, 'Ukrayna Savaşı: Seyrek uluslararası seyahetler yapan Putin İran'ı ziyaret ediyor' başlıklı haberinde Moskova muhabiri Steve Rosenberg'in analizine yer verdi. Rosenberg, bağımsız bir ülke olan Ukrayna'ya saldırmasıyla Batılı ülkeler tarafından dışlanan Rusya'nın Tahran ziyaretiyle tarihi yaptırımların başarısız olduğunu ve bazı dostların Moskova'yı terk etmediğini göstermek istediğini kaydediyor.
İngiliz The Guardian gazetesi, Putin Ukrayna işgali için Tahran'dan destek aldı ancak zirvede Türkiye ile anlaşmazlık yaşadı' başlığıyla okurlarının karşısına çıktı.
'Putin'in Tahran seyahati Türkiye ve İran'la ilişkileri artırmayı hedefliyor' diyen Wall Street Journal, üçlü zirvede Ukrayna işgalinin yanı sıra Suriye'deki iç savaş ve Karadeniz üstünden taşınacak yaşamsal önemdeki tahıla kadar bir dizi başlığın öne çıktığını yazdı.
Rus lider Putin'in Tahran ziyaretine damga vuran an ise, başkanlık uçağından kırmızı halıya ayak basması oldu. Uçak merdiveninden topallayarak inen Vladimir Putin, kırmızı halıda da bir süre aksayarak yürüdü.
Özellikle Ukrayna işgalinden bu yana sağlığıyla ilgili yüzlerce haber yayınlanan Putin'in kırmızı halıda topalladığı görüntüler, beklendiği gibi dünya çapında ses getirdi. Dahası, Putin topallarken sağ kolu da hareketsizdi.
Putin'in kanser veya parkinson hastalığıyla mücadele ettiği yönündeki haberlerin ardı arkası kesilmiyor. Titrediği veya ayakta güçlükle durduğu görüntüler bulunan Rus liderin yüzündeki şişlikler ise gözden kaçmıyor.
Gözlerinin giderek bozulduğu belirtilen 69 yaşındaki Putin'in kalan ömrüne dair de fazlasıyla spekülasyon var.
Rus liderin sağlık durumuna ilişkin iddiaların önemli bir kısmı General SVR isimli Telegram kanalından paylaşılıyor. Kremlin içinde kaynağı olduğunu belirten kanal, geçtiğimiz haftalarda Rus liderin danışmanlar ve askeri liderlerle yaptığı bir video konferansın ardından masasından kalkarken halsizlik ve baş dönmesi hissettiğini duyurdu.
Kremlin, Putin'in hayatına ilişkin pek çok detayı sır gibi saklıyor. Basın ile paylaşılan bilgiler de sadece Kremlin'in istediği şekilde ve ölçüde veriliyor. Hal böyle olunca Rus lider hakkında bu zamana kadar onlarca doğrulanamamış iddia ortaya atıldı. Özellikle sağlık durumu hakkında büyük bir bilinmezlik söz konusu.
Savaş alanında yaptığı çalışmalarla tanınan Profesör Michael Clarke ise, Putin'in sağlık durumuna ilişkin yeterli kanıt olmadığını hatırlatıyor:
"Dürüst olmak gerekirse ben Putin’in 'hastalık hastası' olduğunu düşünenlerdenim. Yanında sürekli doktorlarla geziyor ve bildiğimiz kadarıyla sağlığı söz konusu olduğunda toplantıları yarıda kesip bu doktorlara danıştığı bile oluyor. Ekim ayında 70 yaşına girecek olan Vladimir Putin’in sık sık botoks operasyonları yaptırdığını da biliyoruz. Hatta bu o kadar sık yapılıyor ki Putin adeta hayattayken kendini mumyalamaya çalışıyor."
Vladimir Putin, kendine has tavrıyla kimi zaman judo yaparak kimi zaman ise ayıya binerek hakkındaki iddialara "Ben gayet sağlıklıyım" yanıtı veriyor. Dahası, Temmuz ayı başında Putin'in jimnastikçi sevgilisi Alina Kabaeva'dan yeni bir bebek beklediği yönünde haberler çıktı.