Nurettin Canikli: “6’lı masanın yüksek faiz politikası tüm makro ekonomik dengeleri bozar

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli, 6’lı Masa Mutabakat Metni’nin ekonomi vaatlerine yönelik değerlendirmelerde bulundu. Canikli, 6’lı Masa’nın uygulayacağı yüksek faiz politikasına bağlı olarak, artan faiz harcamaları nedeniyle 2023 yılında, yatırım harcamaları, dar gelirli vatandaşlara aktarılan sosyal harcamaları ve emekli maaşları için Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) aktarılan sosyal güvenlik harcamalarından kesinti yapacağını bildirdi.

“6’lı masa uygulamayı planladığı para politikası ile 2023 bütçesinde nasıl bir yıkım meydana getireceğini idrak edememiştir”

6’lı masanın “ekonomi programı” vaadini uygulandığı takdirde, en büyük zararı dar gelirli vatandaşların göreceğini söyleyen Canikli, “6’lı masa uygulamayı planladığı para politikası ile 2023 bütçesi ve sonraki bütçelerde nasıl bir yıkım meydana getireceğini idrak edememiştir. 6’lı masanın mutabakat metninden yola çıkarak, bir IMF programı uygulayacağı dikkate alınırsa; yatırım harcamaları, sosyal harcamalar ve sosyal güvenlik harcamalarından kesinti yapacağı sonucuna ulaşırız. 6’lı masa uygulayacağı yüksek faiz politikasına bağlı olarak, artan faiz harcamaları nedeniyle 2023 yılında (ve tabii 2024 ve sonraki yıllarda artan oranda), yatırım harcamaları, fakir fukaraya aktarılan sosyal harcamaları ve emekli maaşları için SGK’ya aktarılan sosyal güvenlik harcamalarından kesinti yapacaktı” dedi.

"6’lı masanın uygulayacağı para politikasının ucuz kaynak oluşturmada yetersiz kalacak"

“6’lı masa EYT’lilerin emekli maaşlarını ödeyemeyecektir”

Canikli, 6’lı masanın bir IMF programı uygulayacağına da dikkat çekerek, sadece, yatırım harcamaları, sosyal harcamalar ve sosyal güvenlik harcamalarından kesinti yapabilecekleri sonucuna ulaşılacağını belirtti. Ayrıca Sosyal harcamaların dar gelirli vatandaşlara aktarılan kaynaklar olduğunu vurgulayan Canikli şu ifadeleri kullandı:

“Sosyal güvenlik harcamaları, emekli maaşları için SGK’ya aktarılan kaynaklardır. Sonuç itibariyle, 6’lı masa uygulayacağı yüksek faiz politikasına bağlı olarak, artan faiz harcamaları nedeniyle 2023 yılında yatırım harcamaları, fakir fukaraya aktarılan sosyal harcamaları ve emekli maaşları için SGK’ya aktarılan sosyal güvenlik harcamalarından kesinti yapacaktır. Yani 6’lı masa EYT’lilerin emekli maaşlarını ödeyemeyecektir. Emekli maaşlarının ve hatta memur maaşlarının ödenmemesi tehlikesi geçmişte de gündeme gelmiştir. Faiz ödemelerinin bütçe içindeki payının yüksek olduğu dönemlerde, bütçe ödeneklerinin önemli bir bölümü faiz harcamalarına aktarılınca, Devlet, yatırıma, sosyal alanlara ve sosyal güvenliğe kaynak bulmakta zorlanmıştır.”

“6’lı masanın uygulayacağı para politikasının ucuz kaynak oluşturmada yetersiz kalacağı ortaya çıkacaktır”

Yapılan ekonomi planıyla, TOKİ tarafından inşa edilecek 550 bin kalıcı konut ve işyerlerinin finansmanı için 2023 yılında Hazinenin ilave 300 milyar lira borçlanmak zorunda kalacağını dile getiren Canikli, “Bu borçlanmanın bütçeye yıllık faiz maliyeti, şu anda uygulanan negatif reel faiz politikası ile 30 milyar liradır. 6’lı masanın uygulayacağı pozitif reel faiz politikası ile 123 milyar lira olmaktadır. 6’lı masa yukarıda belirtilen gerekçelerle, 123 milyar liralık ilave faiz yükü için de kaynak oluşturamayacak, deprem konutlarının inşaatı için gereken harcamalardan kesinti yapmak zorunda kalacaktır. Türkiye genelinde kentsel dönüşüme tabi tutulması ve yeniden inşa edilmesi gereken 1,5 milyon konut için gereken finansman ihtiyacı da hesaba katıldığında, 6’lı masanın uygulayacağı para politikasının ucuz kaynak oluşturmada yetersiz kalacağı ve tıkanacağı daha net bir şekilde ortaya çıkacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

“6’lı masanın yüksek faiz politikası tüm makro ekonomik dengeleri bozar”

Canikli, Türkiye ekonomisinde makro yapısallarla ilgili denklemler ve dengelerin, düşük faiz esas alınarak oluşturulduğu için Türkiye ekonomisinin düşük faize bağımlı hale geldiğini hatırlatarak, şunları kaydetti:

“6’lı masanın yüksek faiz politikası tüm makro ekonomik dengeleri bozar. Yüksek faiz, Türkiye ekonomisini, altından kalkamayacağı finansal yüklerle karşı karşıya bırakır. Para piyasalarında ve finansal sistemde kaos ortaya çıkar, sistem çöker. EYT’lilerin emekli maaşları ödenemez hale gelir. Depremzedelerin kalıcı konutları 10 yılda dahi tamamlanamaz. Kentsel dönüşüm çerçevesinde dönüştürülmesi gereken 1.5 milyon konutun finansmanı ise 6’lı masanın para politikası ile hayal olmaktan öteye geçemez. Çünkü 2002 öncesinde olduğu gibi, bütçenin kaynakları, 6’lı masa tarafından Devletin yapması gereken hizmetlere değil faiz ödemelerine aktarılır.”