Gökçer Tahincioğlu gördüklerini şöyle anlattı: İlk karşılaştığımız, patlayan nizamiye kapısından gelen yoğun duman ve plastik kokusuydu. Sonra sokağa saçılan ceset parçaları ve kaldırımın köşesinde, gerçekliğine inanması güç bir görüntüyle duran bacağı gördük.Patlamanın yaşandığı, ABD Büyükelçiliği personelinin ve elçiliğin bazı ziyaretçilerinin kullandığı nizamiye kapısının Paris Caddesi'ne bakan duvarları ayakta ve sağlam halde olduğundan, ilk anda neler olup bittiğini anlamak güçtü. Ancak yaklaştığımızda nizamiyenin içinin tamamen enkaz yığını haline geldiğini ve o nizamiyenin diğer tarafından gelen, "Ne olur ambulans çağırın, çabuk ambulans çağırın, enkaz altındalar" seslerini fark ettik.Ankara'nın belki de en iyi korunan yerlerinden birinde, birçok özel ve resmi hastanenin 5 dakika uzaklıkta bulunduğu Aşağı Ayrancı'da o ambulanslar 20 dakikaya yakın bir süre olay yerine gelemedi. Elçilik görevlilerinin çaresizce "nerede kaldılar" diye bağırmaları arasında, olay yerine yaklaşık