Antalya'da tarihi Kaleiçi'nin ana giriş kapısı olarak bilinen Kale Kapısı'nda 2'nci yüzyılda Bizans döneminde yapılan beşgen planlı burç üzerinde, 1900'lü yılların başında Saat Kulesi yapıldı. Yapılan incelemede, Saat Kulesi'nin tepesinde, 1940'lı yıllara kadar kubbe olduğu ortaya çıkarıldı.
Antalya Vakıflar Bölge Müdürlüğü, yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı olan Saat Kulesi'nin restorasyonu için proje hazırladı. Projede hem kulenin yer altında kalan kısmı açığa çıkartılacak, hem de içi temizlenip, merdivenleri yenilenerek, üzerine de 1900'lü yılların başında yapıldığı belirtilen orijinaline uygun kubbe eklenecek. Bugünkü yüksekliği 20,3 metre olan kule, kubbe ve alemle birlikte 22.9 metreye yükselecek. Yer altında kapı varsa, yükseklik 2-3 metre daha artabilecek.
ÜST KISMI İMİTASYON
Uzun yıllardır kaderine terk edilen Saat Kulesi'nde 1940'lı yıllarda yapılan restorasyonda kubbesinin yok edildiği ve üst kısmına sahne dekorunda da kullanılan imitasyon taşlardan ekleme yapıldığı belirlendi. Tarihi taşlar üzerindeki imitasyon ekleme uzun yıllar geçmesine rağmen kulenin tepesinde beyaz rengiyle dikkat çekiyor. Kulenin içinin de 8 metre atık ve toprakla dolduğu belirlendi. Yine kulenin içindeki demir merdivenlerin çok çirkin görüntü oluşturduğu, toprak dolgu nedeniyle kule dışına bir merdiven monte edildiği kaydedildi. Kulenin duvarına bitişik boyacı ve taksi durağı yapıları da restorasyonla kaldırılacak.
1901 YA DA 1921'DE YAPILDI
Proje hakkında bilgi veren Antalya Vakıflar Bölge Müdürü Hüseyin Coşar, Saat Kulesi'nin yıkılan dış sur duvarlarının kuzeye bakan kısmında, Bizans dönemine ait olduğu düşünülen burcun üzerinde 20'nci yüzyılın ilk yarısında kurgulandığını belirterek, 1901 veya 1921'de yapıldığı yönünde iki farklı görüş var. Ama şundan eminiz 1940'a kadar buranın mimarisi belli. Yanında bulunan Tekeli Mehmet Paşa Camii'ne de baktığımızda eteklerindeki kubbelere gayet uygun, kubbeli şekilde elimizde fotoğrafları da var dedi.
İMİTASYON TAŞLAR KALDIRILACAK
Antalya Kültür Varlıkları Koruma Kurulu'nca Saat Kulesi rölöve, restitüsyon, restorasyon ve aydınlatma projelerinin onaylandığını açıklayan Coşar, restorasyonun özgün mimariye göre yapılacağını söyleyerek, Özgününde kubbeli ve biz orijinaline sadık kalarak restorasyonu yapacağız. Bütün restorasyon uzmanlarının söyleyeceği bu, çünkü 1945'lerde imitasyon taşlarla oraya mazgal görünümlü bir yapı yapılmış. Bu yapının da restorasyonla kaldırılması gerekiyor diye konuştu.
TOPRAK ALTINDA BİR KAPI OLABİLİR
Restorasyon projesinin ödenek durumuna göre önümüzdeki aylarda ihaleye çıkartılacağını açıklayan Coşar, kulede imitasyon taşlar dışında çimentolu harç kullanıldığını ve onun da kaldırılacağını ifade ederek, Derzlerde boşluklar var, özgününe uygun yapacağız. İçindeki demir merdiveni kaldırıp çelik merdiven yapacağız. Kubbesi de özgününe uygun kurşundan yapılacak. Tam özgününü görmek için kazı da yapmamız lazım, çünkü kotun üstünde kalmış ciddi bir toprak tabaka var. İçinde neredeyse 8 metre dolgu var. Bu dolgunun altında ne olduğunu bilmiyoruz. Önce ciddi bir kazı yapılması lazım, çünkü diğer burçlara baktığımızda kapı var ve burada da büyük ihtimalle toprak altında bir kapı olabilir diye konuştu.
KULE ZİYARETE AÇILACAK MÜJDESİ
Kazı çalışmalarının turizm sezonu bittikten sonra başlatılacağını belirten Hüseyin Coşar, kazıdan çıkacak sonuçlara göre hareket edileceğini söyledi. Vakıflar Bölge Müdürü Coşar, kazı ve arkasından gerçekleştirilecek restorasyon sonrasında özgününe uygun haline dönüştürülecek Saat Kulesi'nin, halkın ziyaretine açılacağını da kaydederek, Antalyalılara müjdemiz de olsun, burayı yaşayan bir yer yapmak istiyoruz. Bütün Antalyalılar ve turistler gezip görebilecek, Saat Kulesi'ne çıkabilecek, pencerelerinden Yivli Minare, Tekeli Mehmet Paşa Camii ve Kaleiçi'ni seyredebilecek dedi.