Dünya, başkent Sana dahil Yemen'in batısını kontrol eden Husileri Kasım ayı ortasında Kızıldeniz'de seyreden bir kargo gemisine el koydukları video ile tanıdı.
İran destekli grup geride kalan sekiz ayda Aden Körfezi, Babülmendep Boğazı ve Kızıldeniz'de 150'den fazla gemiye balistik füze, kamikaze silahlı insansız hava aracı veya silahlı insansız deniz aracıyla saldırdı.
Bazı gemilerin batmasına yol açan saldırılar bir anda Asya ile Avrupa arasındaki en kısa deniz rotası olan Kızıldeniz'i dünyanın en tehlikeli su yolu haline getirdi.
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nden çekilmesini isteyen Husilere karşı ABD'nin başını çektiği uluslararası bir koalisyon kuruldu, Avrupa Birliği de kendi savaş gemileriyle Kızıldeniz'e bir görev gücü gönderdi.
Birçok savaş gemisinin devriyesine rağmen Yemenli grup geri adım atmadı, ABD ve İngiliz savaş uçaklarının Yemen topraklarındaki saldırıları da tabloyu değiştirmedi.
ABD'nin başını çektiği koalisyonla aylardır adı konulmamış bir savaş yürüten Husiler, birçok kez de İsrail'in en güneyinde yer alan Eilat şehrini hedef aldı. Kızıldeniz kıyısındaki tatil merkezi Husilerin ateşlediği balistik füzeler ve kamikaze drone'larla vuruldu.
İsrail'in resmi rakamları, Husilerin çoğu en güneydeki Eilat'ı hedef alan 220'den fazla balistik füze ve kamikaze drone'u İsrail'e ateşlediğini gösteriyordu.
Yemen'in en büyük limanı Hudeyde'yi de kontrol eden Husiler, Cuma günü bir ilke imza atıp İsrail'in başkenti Tel Aviv'i hedef aldı.
Husilerin fırlattığı Yafa isimli kamikaze silahlı insansız hava aracı Tel Aviv'deki hava savunma sistemlerini geçip bir binaya isabet etti, Yevgeny Ferder adlı İsrailli öldü. ABD büyükelçiliği yakınındaki patlamada ayrıca sekiz kişi de yaralandı.
Husilerin Yemen'in kuzeyine kuş uçuşu 1600 kilometre mesafede olan Eilat yerine yaklaşık 1900 kilometre uzaklıktaki Tel Aviv'i vurması, İsrail'de şok dalgaları yaydı.
The Jerusalem Post gazetesindeki bir analizde alçaktan uçan kamikaze drone'un Tel Aviv'e ulaşmasının İsrail ordusunda 'şok etkisi' yarattığı belirtildi.
7 Ekim tarihinden bu yana Gazze Şeridi'ni kan gölüne çeviren İsrail'in Yemen'e misillemesi, Cumartesi akşamüstü gerçekleşti. İsrail ordusuna ait F-15 ve F-35 savaş uçakları havalandı, Kızıldeniz kıyısındaki Eilat'ta öğle saatlerinde çekilen videolar jetlerin gökyüzünde güneye doğru ilerlediğini gösteriyordu.
Kısa süre sonra Kızıldeniz kıyısındaki Hudeyde limanında kulakları sağır eden patlamalar duyuldu. Gökyüzüne alev bulutlarının yükseldiği ve siyah dumanların her yeri kapladığı Hudeyde'den gelen ilk fotoğraflar, limandaki petrol rafinerisinin vurulduğunu gösteriyordu.
Husilerin televizyonu El Mesire, İsrail saldırısında üç kişinin yaşamını yitirdiğini, 87 kişinin de yaralandığını bildirdi.
İsrail'in 'Uzanmış Kol Operasyonu' adını taktığı saldırı, bir ilk niteliği taşıyor. İsrail ilk kez Yemen topraklarını doğrudan hedef alan bir saldırı gerçekleştirdi.
Husilerin ana müttefiki İran ise, yine İsrail tarafından Nisan ayının ortasındaki tarihi gerilimde ilk kez hedef alındı.
İsrail ordusu, Hudeyde limanına sürekli İran'dan silah taşıyan gemilerin yanaştığını ve bu nedenle Yemen'in en büyük limanının vurulduğunu bildirdi.
Yerel basın, Hudeyde limanının İsrail'e 1800 kilometre uzaklıkta olduğunu hatırlatıp F-35 ve F-15 jetlerinin havada yakıt ikmali yaptığını, kat edilen mesafenin ise 3 bin 600 kilometre olduğunu yazdı.
İsrail ordusu, Hudeyde'nin vurulmasını tarihindeki en uzun ve karmaşık saldırılardan biri olarak tanımladı.
Hudeyde limanındaki yangının sabah saatlerinde bile devam ettiğini bildiren doğrulanmamış haberler var.
İsrail basını ayrıca, Cumartesi öğleden sonra gerçekleşen saldırıdan önce ABD'ye bilgi verildiğini aktardı.
Husiler ise bu sabah karşı misillemede bulundu, Akabe Körfezi'ndeki Eilat'ta önce siren sesleri duyuldu, ardından gökyüzünde patlama oldu. İsrail'in hava savunma sistemi Arrow 3'ün Husilerin ateşlediği balistik füzeleri vurduğu bildiriliyor.
İran destekli grup ayrıca Kızıldeniz'de seyreden Liberya bayraklı kargo gemisi Pumba'yı da füzelerle hedef aldığını açıkladı.
İsrail'in 1800 kilometre uzaklıktaki Hudeyde'yi savaş uçaklarıyla vurması, beklendiği gibi Orta Doğu'yu alev topuna dönüştürdü.
Husilerin ana müttefiki İran, saldırının tahmin edilemeyen sonuçlarından İsrail'in yanı sıra ABD'yi sorumlu tutan bir açıklama yaptı. İran Dışişleri Bakanlığı, İsrail'in tehlikeli maceraperestliğinin savaşın bütün bölgeye yayılmasına yol açabileceği uyarısında bulundu.