Oynatma Listesi
HABERLER

Dolmabahçe’deki zirvenin ardından gözler iki liderde! İşte düğümü çözecek madde

"Dünkü müzakerelerden sonra artık barışın kapısı aralandı" yorumları ne anlama geliyor? Barışın adımı İstanbul'da mı atıldı? Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinde Türkiye'nin izlediği politika doğru mu? Yeditepe Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Hakkı Caşin ve Emekli Tuğgeneral İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Özgür Tör, CNN Türk canlı yayınında Tunç Arslanalp'in sorularını yanıtladı.

Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi'nde 4 saatlik bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşme sonrası her ikiş taraftan da peş peşe açıklamalar yapılırken Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu müzakere görüşmelerine ilişkin 'En anlamlı ilerleme bugün kaydedildi' dedi.

 

4 saat süren görüşmede UkraynaRusya'ya, askeri ittifaklara katılmayacağı ve tarafsız statüsünü koruyacağı yolunda güvence verdi, buna karşılık da garantör ülkelerin de dahil olduğu aşamalı bir güvenlik yapısı teklif etti. Ukrayna heyetinden David Arakhamia, aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 9 ülkeyi garantör ülke olarak görmek istediklerini söyledi.

Kiev yönetiminin garantör olarak görmek istediği diğer ülkeler ABD, Çin, İngiltere, Fransa, Almanya, Polonya, Kanada ve İsrail. Arakhamia, "NATO'nun 5. maddesine benzer bir garanti istiyoruz. Ukrayna'ya bir saldırı olması durumunda üç gün içinde garantör ülkelerle istişareler başlayacak ve sonrasında diplomatik bir çözüm sağlanamazsa garantör ülkeler bize asker ve silah desteği sağlayabilecek" dedi.

 

Kiev yönetimi Ukrayna'da yabancı ülkelere ait askeri üslerin bulunmamasını kabul etti, Rusya'dan Avrupa Birliği'ne üye olmasına karşı çıkmamasını istedi. Ukrayna'nın teklifine göre, Kırım müzakereleri tam bir ateşkes ile başlayacak ve 15 yıla yayılacak. Donbas'ın statüsü için ise Zelenskiy ile Putin arasında görüşmeler yapılacak. Heyetlerin üzerinde anlaşacağı barış anlaşması Ukrayna'da referandumda oylanacak. Peki müzakere düğümünü hangi maddeler çözer? İstanbul'daki müzakereyle neler değişecek? Ukrayna ve Rusya heyetlerinin Türkiye'de bir araya gelmeleri ne anlam ifade ediyor? Rusya ve Ukrayna'nın kazanımları neler? 

MÜZAKERE DÜĞÜMÜNÜ HANGİ MADDELER ÇÖZEBİLİR?

Türkiye'nin Rusya ve Ukrayna'ya karşı duruşunun belli olduğunu ve her iki ülkeyle de stratejik bir ittifakı olduğunu belirten Yeditepe Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Hakkı Caşin, CNN Türk canlı yayınında yaptığı açıklamada şunları söyledi; Savaşın önlenmesi veya yayılmasının önlenmesi için yapılan arabulucuk ve müzakere görevi. Bütün bunlara baktığımızda çıkan sonuçlar belli. NATO ittifakına girmeyeceğini ifade ettiler.

Sayın Putin'in söylediğini ele alırsak. Tarafsızlık hiçbir şekilde hukukta herhangi bir şekilde tabi olmaması. Burada gösterdiği Avusturya ve İsveç farklı modeller. Ama İsveç harbe girmemiştir. 2. Dünya harbinde o kadar baskıya rağmen. Hem İngiltere ile müttefikler hem de Almanya baskı yapmıştır ama girmemişlerdir. Ancak Avusturya, Almanya ile beraber girmiştir ve yenilmiştir. Tıpkı 1. Dünya harbinde olduğu gibi ve cezalandırılmıştır. Sonunda da asker barındırmamıştır ve hiçbir ittifaka girmemiştir. AB üyesidir ama şöyle bir husus var. Avusturya'da da nükleer silah yok. Şimdi acaba bu tarafsızlık Ukrayna tarafından hangi şekilde kabul edilebilir?

"5. MADDEYE YOLLAMA YAPIYORLAR"

Sayın Zelenskiy şunu gördü. NATO kendisini açıkta bıraktı. NATO'dan vazgeöiyor ama tarafsızlık koşuluna bağlıyor. 'Garantör ülkelerle bir anlaşma' diyor. Garantiyle NATO sözleşmesinin 5. maddesine yollama yapıyorlar. Yani üyelerden bir tanesine yapılmış saldırı hepsine yapılmış. Kim adaylar içerisinde. Çok ilginç... ABD, İngiltere, Fransa, Almanya, İsrail, Türkiye hatta Polonya konuşuluyor. Böyle bir durumda 5. madde dediğimiz zaman Rusya, Ukrayna'ya tekrar saldırı yaparsa Türkiye, Ukrayna'yı savunma durumunda kalır. Peki Türkiye buna hazır mı, razı mı? diye baktığımızda. Şunu söyleyeyim. Türkiye baştan beri tarafsız zaten. Sayın Cumhurbaşkanı'nın ortaya koyduğu 'onurlu bir barış her şeyden iyidir.' Bu 'onurlu barış' olmasında da Türkiye çok çaba sarf etmiştir. Bakın bu önemli. Hava sahasının kapatılmaması, NATO üyesiyiz biz. Artı yaptırımlara uyulmaması. Risk alıyoruz. Bu riski sayın Putin görüyor, Rus halı görüyor herhalde.

 

"CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN LİDERLİK ROLÜ TARİHE GEÇECEKTİR"

Ukrayna halkına da bizim duruşumuz belli. Neden? Her iki ülkeyle Türkiye'nin stratejik bir ittifakı var. Ukrayna'da bizim ciddi yatırımlarımız var. Rusya ve Türkiye tarihte hiç olmadığı kadar yakınlar birbirlerine. Bu durumda iki ülke arasında kazananı olmayan bir harbin sona erdirilmesi yolunda sayın Cumhurbaşkanı'nın liderlik rolü bence takdire şayan ve tarihe geçecektir. Bu bakımdan bu tarafsızlık konusunda ben Türkiye'nin tabi diğer üyelerle beraber bunu kabul edeceğini düşünüyorum. Ama Rusya mesela ABD'yi içinde istemez.

İSTANBUL'DAKİ MÜZAKEREYLE NELER DEĞİŞECEK?

ABD ve İngiltere istemeyecektir. Çünkü onlar bayağı bir silah verdiler. Hatta sayın Biden, sayın Putin'in öldürülmesine kadar yeşil ışık yaktı. Sonra da özür diledi. Peki Fransa... Sayın Macron AB adına çok yakın bir ilişki içerisinde. Acaba Rusya Çin'i ister mi? Çin'in hem Ukrayna'da hem Belarus'ta çok ciddi toprakları var ve çok ciddi yatırımları var. Minsk'teki en büyük otelleri Çin yapıyor. Oradaki tarım alanları Çinliler tarafından yönetiliyor.

Ama İsrail'in ben dün Abramoviç'le bir mesaj gönderdiğini düşünüyorum. Yaklaşık 3.5 milyon Rus Yahudusi eski Sovyetlerden İsrail'de bulunuyor. İsrail Başbakanı Putin ile görüştü. Almanya baştan itibaren zaten çok iyi ticari bir ilişkisi var Rusya'yla. Almanya'nın ben çok önemli iki değişiklik yaptığını düşünüyorum. Bunlardan bir tanesi 'Ben yaptırımlara uyamam. Gaz ve petrolleri almaya devam edeceğim.' dedi. İki, 'Ben savunma harcamamı 100 milyar Euro'ya çıkarıyorum.' Ama en önemlisi... Almanya şunu söyledi. 'Ben Avrupa'nın güvenliğini üstlenmeye adayım' dedi. Fransa nükleer kuvvet ve Avrupa ordusu içinde Almanya böyle bir şeyi ilk defa söylüyor 80 sene sonra. Yani ABD'nin Afganistan'dan geri çekilmesi büyük bir şekilde Alman strateji uzmanları devlet askeri ve siyasi heyeti tarafından soru işaretleri. Sayın Trump da olsaydı bu savaş olmazdı. Bence Biden ABD liderliğini sürdüremiyor şu anda. Gelelim İtalya ve Polonya'ya. Polonya tarihi olarak zaten var. İtalya topa girer mi bilmiyorum.

"ÖZELLİKLE TÜRKİYE'DE OLMASI ÖNEMLİ BİR KAZANIM"

Emekli Tuğgeneral İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Özgür Tör, CNN Türk canlı yayınında önemli açıklamalarda bulundu. Tör, şu açıklamaları yaptı; Böyle bir sözü kullanmayı ben doğru buluyorum. Barışın kapısı aralandı diyebiliriz. Özellikle Türkiye'de bir şehirde İstanbul'da olması ve Antalya'daki görüşmelerin olması bence önemli bir kazanım Türkiye açısından. Ama barış derken kapının aralanması demek yarın, hemen barış olacak gibi bir beklenti içinde olmanın da bizi yanlış sonuçlara götürebileceğini özellikle ifade etmek istiyorum.

Bu tür süreçlerde gelen delegasyon, heyetler "Acaba karşı taraf ne diyor?" deyip onları alıp kendi merkezlerine götürüp almak üzere yapılan teknik görüşmeler bunlar. Yani hemen oradan bir ateşkes çıkması yarın, öbür gün ben çok olası görmüyorum. Ama inşallah olur tabi. Hızlıca bir tam ateşkes ve barış anlaşması olması dünya açısından, bizim açımızdan hepimiz için iyi olur.

HER İKİ TARAF KENDİ HEDEFLERİNE ULAŞTI MI?

Analitik olarak bakmamız lazım. Rusya açısında ve Ukrayna açısından baktığınızda ayrı ayrı her iki tarafta kendi kamuoylarında bir kazandığı zafer edasını sunması lazım ki iç kamuoylarından tepki almasın. Sonuçta askerler öldü, siviller zarar gördü, binalar yıkıldı, çok sayıda istenmeyen olaylar yaşandı. Hatta sosyal medyada da çok üzücü şeylerle karşılaşıyoruz.

RUSYA'NIN KAZANIMLARI

Uzaktan baktığımız zaman tam anlamıyla her iki tarafın zafer kazandığını göremiyorum. Açıkça bunu ifade edebilirim. Rusya bazı kazanımlar elde etti. Ne elde etti? Kırım'la Donetsk arasındaki kuşağı bağladı. Donetsk-Luhansk bölgesinde eskiden isyancılar vardı. O hattı bağladı. Kırım'ın üzerinde Zaporijya Nükleer Santrali'nin hemen altında kalan baraj bölgesini elde etti. Niye? Buradaki su kaynaklarını Kırım'a aktararak 1 milyon 200 bin nüfusa sahip, Kerç Boğazı'ndan su getirmesi çok zor. Bunu elde etti. Bu kazanımlar belki Rusya açısından yeterli görünmüş olabilir.

Rusya'nın şöyle bir doktrini gereği var... Rusça konuşanlarla hepsinle birleşme. Acaba barış görüşmeleri, nihai barış anlaşması imzalanırsa ne mutlu. Hiç problem kalmayacak. Acaba bu bir oyalama taktiği olup da Odessa istikametine bir harekat olur mu? Bunu bir kenara koymak lazım. Olasılıkları düşünmek lazım. Böyle bir risk var.

Kiev'e aldatma taarruzu olduğunu düşünüyorum. En büyük güçlerini aslında Kiev'de tuttular. Başkent siyasi hedef oldukları için kendi açısından 'Başkent'i kaybetmeyelim' refleksi var. Burada birlik bulundurduğunuz sürece bu birlikleri alıp mesela Herson'a gönderemediler. Mesela Donetsk-Luhansk bölgesine yeteri kadar takviye edemediler. Harkiv'de çok ciddi çatışmalar oldu. Mesela buraya gönderemediler.

Aldatma taarruzu derken... Tabi ki fırsatını bulsa, ele geçirebilir. Ama büyük güçlerle burayı kontrol etmesi, ele geçirmesi büyük zaiyata sebebiyet verir. Hiç Kiev'e taarruz etmediklerini düşünün. O zaman ne yapacaklardı? Buradaki insan sayısını, silah gücünü, istihbaratı ne derseniz deyin diğer bölgelere kaydıracaktı. 64 km.'lik konvoy, araçlar duruyor filan tam güçleriyle yüklenmediler. Bunu böyle okumamız lazım. Kiev siyasi hedef. Yönetim değişikliğini hala isterler.

UKRAYNA

Ukrayna tarafına dönelim. 2014'te Kırım'ı Rus işgaline maruz kaldı. Normalde donanması vardı ama süresi bitti. Sonuçta işgal. Toprak kayıpları var olandan biraz daha arttı. Burada Ukrayna tarafının NATO'ya girme isteğinin vazgeçmesi aslında harekatın başında Rusların bahanesiydi o. Tabi bu Ruslar için olumlu bir gelişme olarak değerlendirilebilir. Bu kadar kolay vazgeçebiliyorlarsa baştan neden bu kadar ısrarcı oldular? Bu da ayrı bir inceleme konusu.

Rusya'nın haksız olduğunu söylüyoruz. Bağımsız bir devleti işgal ediyor. Ukrayna, NATO'ya girme konusunda bu kadar ısrarcı olmasaydı belki bu işgal olmazdı gibi konuşabilirdik.

"RUSYA DA KAZANIYOR"

Batı burada kazanıyor. Neyi kazanıyor? Hem Ruslar ekonomik yönden baskısı var. Aynı zamanda da insan zaiyatı, silah zaiyatı, ekonomik yönden füze atıyor. Onlarla uğraşıyor. Batı kazanıyor. Rusya'nın zafiyetlerini istismar ediyor. Peki Rusya kazanıyor mu? Rusya da kazanıyor. Kırım'ı işgal etmişti. Luhansk-Donetsk bölgesini hareketlendirmişti. Herson bölgesini birleştirdi. Belki Odessa yapabilir diyoruz. Yani kritik arazileri alıyor. O da kazanıyor aslında.

Burada Ukrayna halkı kaybediyor aslında. 10 milyon insan göç etmiş durumda. Yıkılan yerleşim yerlerinden bahsediyoruz. Görüşmeler sırasında bunlar da konuşulacaktır. Ukrayna halkının kaybeden tarafta olduğunu söyleyebiliriz.

GARANTÖR ÜLKE 

Garantörlüğe ben biraz şüpheyle yaklaşıyorum. Bu anlaşmadan çıkacak sonuçları gerçekten ben de merakla bekliyorum. Onu da ifade edelim. Rusya'ya işgalci diyoruz. Eğer anlaşma bunu yasal hale getirirse yaptırımlar ne olacak? Bunları çok uzun süre konuşacağımız konular olacak.

Diyelim ki nihai barış oldu. 3 gün sonra 3 yıl sonra 10 yıl sonra... Bu kalıcı ateşkes bozuldu ve Ruslar diyelim ki Odessa üzerine gitmeye kalktı. Bir bahane ürettiler. Veya tam tersi Ukrayna. Türkiye Cumhuriyeti garantör ülke olarak asker gönderip Kıbrıs'ta yaptığı gibi. Böyle bir müdahalede mi bulunacak. Bakın Rusya'dan bahsediyoruz, Ukrayna'dan bahsediyoruz, Batı'dan bahsediyoruz. Bunlar çok riskli kavramlar. Bence garantör ülke olmanın getirdiği riskler olabilir. Burada BM'nin garantisi altındaki 'Barış Gücü'nden bahsetmiyoruz. Güvenlik Konseyi'nin karar olması mümkün değil çünkü Rusya var orada.

TÜRKİYE'NİN İZLEDİĞİ POLİTİKA DOĞRU MU?

Biz arada kalalım. Türkiye'nin şu anki politikası doğrudur. İki ülkeinin barış görüşmelerinin İstanbul'da olması büyük bir kazanım. Çünkü biz tarafsız kaldık. Garantör olarak gelecekte olacak olaylara fiili olarak bizi baskılayıcı bir müdahalenin altına girmemizi ben fazla buluyorum.

GÜNCELLENME
DETAYLARI GÖSTER