Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, bugün Türkiye'ye bir ziyaret gerçekleştirdi.
Abdulati, başkent Ankara'da Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile bir araya geledi. İki bakan ortak basın toplantısı düzenledi. Toplantının temel gündemi Gazze'ydi.
Fidan, konuşmasında şunları söyledi:
"Bölgemizdeki sorunların yansımaları hiçbir zaman bölgemizle sınırlı kalmıyor. Bizler bölgemizdeki sorunlarla ilgilenmezsek üçüncü ülkeler gelip bölgesel meselelerde belirleyici politikalar izliyorlar. Şu hususun artık kabul edilmesi gerekiyor: Yerel sorunlara ithal çözüm arayışları bölgemize huzur getirmedi. Tam aksine yabancı güçlerin kendi çıkarları doğrultusunda attığı adımlar bize savaş, istikrarsızlık ve yoksulluk olarak geri döndü. Bu gözlemden hareketle çevremizdeki sorunlarla daha yakından ilgilenmemiz ve kendi çözümlerimizi ortaya koymamız gerekiyor.
Türkiye ve Mısır, Cumhurbaşkanlarımızın liderliğinde bu doğrultuda önemli bir sorumluluk üstlenmiştir. Her konuda daha fazla istişare ve işbirliği içerisindeyiz.
Bu meselelerin başında Filistin'deki durum geliyor. Her şeyden önce Gazze'de ateşkesin sağlanması için gösterdikleri çabalardan ötürü Mısırlı kardeşlerimize teşekkür borçluyuz.
Mısırlı yetkililer Katar ve diğer ülkelerle beraber büyük bir çaba sergiledi. Şimdi bu ateşkesin kalıcı olması için tüm uluslararası toplumun seferber olması gerekiyor.
"NETANYAHU SAVAŞI YENİDEN BAŞLATABİLİR"
Pazar günü Doha'da Hamas siyasi büro üyeleriyle görüşme yaptım. Hamas tarafı ateşkesin gerekliliklerini yerine getirme konusunda herhangi bir tereddüt taşımıyor.
Ancak İsrailli esirler serbest bırakıldıktan sonra Netanyahu hükümetinin nasıl bir tavır takınacağı konusunda tüm dünyada bazı soru işaretleri var. Netanyahu'nun savaşı yeniden başlatma ihtimali barıştan yana olan herkesi endişelendiriyor.
16 ay süren savaşın ardından Filistin'in de İsrail'in de barışa ihtiyacı var."
İNSANLIK VİCDANINA AYKIRI
Acilen ilgilenmemiz gereken bir diğer konu da Gazze'deki insani durumdur. Mısır Gazze'ye yardım ulaştırılması konusunda çok önemli bir rol üstleniyor. Türkiye olarak ateşkesin ilanından bu yana Gazze'ye 8 bin 500 ton insani yardım sevk ettik. Böylece krizin başından itibaren yolladığımız yardım miktarı 97 bin tona ulaştı. Gazze'de özellikle çadır, yakıt ve iş makinesi ihtiyacı olduğu anlaşılmakta. Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatları doğrultusunda bu ihtiyaçların giderilmesi için çalışmalara başladık. Son günlerde Filistin halkının kendi topraklarından koparılması fikri tekrar gündeme getiriliyor. Filistinlileri ana yurtlarından kovmayı hedefleyen her türlü girişime karşıyız. Bu fikir uluslararası hukuka da insanlık vicdanına da aykırıdır.
HER TÜRLÜ SÜRGÜN GİRİŞİMİNE KARŞIYIZ
Böylesi bir adım hiçbir sonuç vermeyecek sadece ve sadece yeni çatışmalara yol açacaktır. Bölge ülkelerinin de iç huzurunu olumsuz etkileyecektir. Filistinlileri ana yurtlarından kovmaya yönelik her türlü girişimin karşısında durmalıyız. Filistinlilerin, Mısır'a ve Ürdün'e sürgüne gönderilmesi konusunda ortaya atılan fikirlerin beyhuda olduğunu bu konuya sonuna kadar karşı çıkacağımızı. Mısır'la bu konuda dayanışma içinde olduğumuzu dünyaya duyurmak istiyorum.
TERÖR ÖRGÜTLERİNE KARŞI MÜCADELE YÜRÜTMELİYİZ
Suriye'nin istikrarlı ve huzur dolu bir ülkeye dönüşmesi hepimizin çıkarına olacaktır. Geçiş sürecinin kapsayıcı olması ve hukukun üstünlüğü temelinde ilerleyebilmesi için Suriye'nin yeni yönetimine destek sağlanması önem taşımakta.
Suriye'deki istikrarın ön koşulu ülkenin terörden arındırılmasıdır. DAEŞ ve PKK/YPG terör örgütleri Suriye'ye yönelik en önemli iki tehdit kaynağıdır. Suriye'nin normal bir ülkeye dönüşmesi için tarihi bir fırsat yakalanmıştır. Böylesi bir dönemde terör örgütlerine karşı ortak bir mücadele yürütülmesi gerekmektedir.
Bu amaçla Suriye'ye komşu ülkelerin DAEŞ'e karşı beraber çalışabileceğini düşünüyoruz. Bu yöndeki çalışmalarımız devam ediyor. Sruiye'deki yönetimin terörle mücadelesini desteklmeyi sürdüreceğiz.