Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde "e-İnsan Programı"nda önemli açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle; Fiziki alt yapı ve hizmet unsurları ise yetişmiş insan kaynaığıdır. Bu ikisi bir araya gelmeden kalkınma gerçekleşmez. Türkiye'nin kalkınmasını sadece yollarda, köprülerde, binalarda, barajlarda aramak eksik bir yaklaşımdır. Vesayet dediğimiz anlayış insanlarımızın sadece çoğunu karar alma, mekanizma yönetiminde değil temel hak ve özgürlüklerinden mahrum bırakmadır.
Fırsat eşitliği sağlık hizmetine ulaşamayarak yaşam hakkı, kaliteli hayat sürme, insan olmanın gerektirdiği pek çok imkandan faydalanamış olmasıdır.
Milletimizin kahir ekseriyeti uzunca bir süre eğitim-öğretim hizmetine ulaşamayarak fırsat eşitliği, sağlık hizmetine ulaşamayarak yaşama hakkı, temel altyapı hizmetine ulaşamayarak kaliteli hayat sürme, sosyal desteklere ulaşamayarak sosyal devlet güvencesine kavuşmak velhasıl insan olmanın gerektirdiği pek çok imkandan faydalanamamış olmasıdır.
"BU NOKTADA HOCALARIMIZ ÇOK ÇOK BAŞARILI OPERASYONLAR GERÇEKLEŞTİRİYORLAR"
Geçtiğimiz 20 yılda ülkemize kazandırdığımız ve asırlık kayıplarımızı telafi ettiğine inandığımız her bir eser ve hizmet işte bu eksikleri giderme amacı taşıyor. Hamdolsun bugün 81 vilayetimizdeki 85 milyon vatandaşımızın her biri eğitim öğretimden sağlığa, ulaşımdan spora tüm alanlarda belirli bir standardın üzerinde hayat kalitesine sahiptir. Çocuğunu okutmak isteyen için anasınıfından üniversiteye kadar tüm eğitim öğretim kanalları ücretsiz olarak sonuna kadar açıktır. Sağlık hizmetlerini ilk nefesten son nefese kadar hayatın her alanını kapsayacak şekilde gelişmiş ülkelerin dahi çok üzerinde standartlarda veriyoruz. Artık biz şehir hastanelerimizle hamdolsun Cleveland vs. buraları aşmış bir ülke durumuna geldik. Şu anda bu noktada hocalarımız çok çok başarılı operasyonlar gerçekleştiriyorlar.
"BİZ BUNLARI AŞTIK"
İşte en son malum Bartın'daki Amasra olayında 41 şehidimiz var. Ancak bu 41 şehidimizin dışında bütün oradaki yaralılarımıza anında müdahale ile onları sağlıklarına kavuşturmak, 6 tane de ağır olan ki bir tanesi şuuru açıktı hastanede ziyaret ettim. Diğer 5 tanesinin durumu biraz sıkıntılı ve onlarla belediye başkanlığım döneminde İstanbul'da isim vermeyeceğim, yanık için bir hastane veya hastanede böyle bir bölüm yoktu. Bir tane söylediler, orayı gezdim. Gezdiğimde maalesef paslı küvetler vardı. Ama biz şimdi bunları aştık. Şu anda şehir hastanelerimizde böyle bir sıkıntı yok. İstanbul'daki Çam Sakura Hastanemizde tedavi gören, yanık durumları ağır olan bu hastalarımız şu anda Türkiye'de adeta bir numara konumunda olan profesörlerimiz tarafından tedavileri yapılıyor. Estetikte şu anda yine aramızda olan değerli hocalarımız, Türkiye'de çok çok ciddi operasyonlar gerçekleştiriyorlar. Nereden nereye geldiğimizi söyleme bakımından bunlar çok önemli.
Terörle mücadeleden sınır emniyetine ve asayişe kadar tüm alanlarda huzuru tesis ederek insanların gece gündüz güven içinde hayatlarını sürdürebilmelerini sağladık. Hatırlayın Güneydoğu'da belli saatten sonra dışarı çıkmak mümkün değildi. Ama şimdi gece saat 12-1'e kadar vatandaşlarımız dışarıda, bütün kafeteryalarda, restoranlarda gezebiliyorlar. Bu durumu gördük. Bunlar durup dururken olmadı. Büyük bir azmin kararlılığı neticesinde bunu gerçekleştirdik. Ülkenin dört bir yanında eğer bu huzur varsa, bu konfor varsa, güvenli ulaşımı temin eden uçak seferleri başladıysa ki göreve geldiğimizde Türkiye'de 26 havalimanımız vardı ama şimdi 58 havalimanına ulaştık. Türkiye'nin dört bir yanına havalimanından indikten sonra yarım saat, bilemediniz 45 dakikada evinize ulaşabiliyorsunuz.
Göreve gelirken şunu söylemiştim. Batıda ne varsa doğuda da güneydoğuda da o olacak demiştik ve bunu başardık.
"TÜM İNSANLIĞIN EMRİNDEDİR"
61 milyon kullanıcı sayısına ulaşan e-Devlet uygulamasında dünyada ilk sıralara yerleşmiştir. Kamu personel rejiminin hükümetlerimiz döneminde en çok zorlandığımız halen de istediğimiz noktaya getiremediğimizi itiraf etmek isterim. Yeni yönetim sistemimizi tasarlarken doğrudan Cumhurbaşkanlığı'na bağlı bir insan ofisi kuralık dedik ve kurduk. İnsan kaynakları ofisimiz tarafından geliştirilerek uygulamaya konulan sistemlerin tamamı da yerli ve milli olarak hazırlanmıştır. İlmi ve bu tür projeleri kendimize has değil tüm insanlığın emrindedir diye düşünüyoruz.
Ülkemizdeki üniversite sayımızı 81 ilin tamamına yaydığımızda bize gelen eleştiriler vardı. Kimsenin söyleyecek sözü kalmadı. Iğdır'dan gencimiz üniversiteye gelecekse niye İstanbul'a gelsinler. Biz hocalarımızı Iğdır'a gönderelim. Biz ilmi tahsil etmek için hocalarımızı seferber ettik. Sağolsun hocalarımız bu dersleri oralarda vermek suretiyle gençlerimiz yetişmeye başladı. Üniversite sayımız 76'dan 208'e çıktı.
Bugün artık orta öğretimden mezun olan öğrencimize yetecek üniversite kontenjanına sahibiz.
40 bini aşkın rehber öğretmenimizle danışman hizmet sistemi üzerinden iş birliği yapıyoruz.
"BİRİLERİNİN KARALAMA KAMPANYALARINA HİÇ KİMSE ALDANMASIN"
Türkiye artık evlatlarının yurt dışına eğitime gittiği değil, yurt dışındaki evlatlarını kendine çeken bir ülke. Birilerinin karalama kampanyalarına hiç kimse aldanmasın. Kendi kifayetsizliklerini örtmeye çalışıyorlar. Bir bardak suda kopartılan fırtınaların ne kadar anlamsız olduklarını zaten görmüşlerdir. Yaptığımız düzenlemeler gençlerimizin önündeki kapıları açıyor.
Özel sektörden beklentilerimiz; devlet olarak kamu olarak yapıyoruz. Özel sektöre de 150 bin öğrenciye staj imkanı vererek toplamda bu sayısı 300 bine ulaştırarak destek olmayı bekliyoruz. Birlikte olacağız. Sıçramaları birlikte gerçekleştireceğiz.
ÖĞRENCİLERE MÜJDE
Ayrıca, yaz stajları için ödediğimiz asgari ücretin yüzde 30'una tekabül eden rakamı, 2023'ten itibaren asgari ücret seviyesine yükseltiyoruz. İlave olarak staj sonrası öğrencilerimizin yarı zamanlı çalışmaya devam edebilmelerini temin amacıyla geliştirdiğimiz yetenek yönetim modelini de yaygınlaştırıyoruz. Hem kamu hem özel sektör tarafının uzun zamandır beklediğini bildiğimiz Türkiye'nin insan kaynakları envanterinin hazırlıklarını tamamladık.
Bir sonraki adım olarak kamu ve özel sektörün gelecekte ihtiyaç duyacağı beceri ve yetkinlikteki insan kaynağını belirlenmesi amacıyla 2023-2027 stratejik insan kaynağı planlamasının çalışmalarına başladık. Amacımız, Türkiye'nin 2053'e kadar ihtiyaç duyacağı insan kaynağını yetiştirmemizin önünü açacak kapsamlı bir planlamayı tüm tarafların katılımıyla gerçekleştirmektir.