"Kadın hakları konusunda en ileri sayılan ülkelerdeki cinayetler ülkemizden katbekat fazla. Ülkemizde tek bir kadının dahi alçakla katledilmesine caddelerin ortasında dövülmesine, işte son Samsun'da yaşanan hadise asla onlara haklılık payı çıkarmaz. Meclis'te yeni bir komisyon oluşturuyoruz. Biz bunları ne ana muhalefete ne de diğerlerine bırakamayız. Elimizden geleni yapacağız. Dün akşam Adalet bakanım ile tekrar konuştum, bu işi sonuna kadar kovalayacaklarını söyledi. Ardından malum kişi tutuklandı.
Bizim kültürümüzde kadın kocasının ya da babasının malı değildir. Samsun'da olduğu gibi zaman zaman rastladığımız olumsuzluklar kadim değerlerimizden uzaklaştığımızı gösteriyor. Bu zihniyeti bünyemizden söküp atmamız gerekiyor.
Adına aile dediğimiz mukaddes ocak ortak geleceğimizin teminatıdır. Toplum ayakta duramazsa geride devlet, millet ve medeniyet kalmaz. Yeni dönemdeki önceliklerimizden biri de aile müessesini güçlendirmek olacaktır.
Devlet bu konuda üzerine düşenleri mutlaka yerine getirecektir, getirmeye de devam edecektir. Kadın en başta annedir. Çocuğun ilk vatanıdır.
Oturuşumuzla, kalkışımızla örnek olmalıyız ki özlediğimiz nesile kavuşalım.
Çocukları ailelerine karşı kışkırtan bu zihniyet bir ruh hastalığına işaret.
Evlat nöbeti tutan yüreği yanık Diyarbakır annelerini anmadan geçemeyiz. Birilerinin aklına 550 gün sonra düşmüş. Anneler gereken cevabı verdi. Ana muhalefete soruyorum. Siz bu partinin yanında mısınız, karşısında mısınız? Bunu açıkça söyleyeceksiniz.