Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
Dün şehir yönetimleri en temel ihtiyaçları karşılayamaz durumdaydı. Bugün akıllı belediyeciliği konuşuyoruz.
Her yeni dönem beraberliğinde yeni talepleri, yeni ihtiyaçları getiriyor.
Nüfusu artan yerlerde sadece konut sorunu çözülmemeli şehirlerin kadim miraslarına da sahip çıkılmalı.
Şehirlerimizde bir yandan kültürü kucaklayacağız bir yandan gelişmeyi sağlayacağız. Şahsiyeti olmayan insanı öncelemeyen bir şehrin aklı da olmaz. Hem tarihi koruyacağız hem de yeni yatırımlar yapacağız.
Türkiye olarak biz de kendi akıllı şehir stratejilerimizi çalışmaya başladık.
1 MİLYON 92 BİN 741 BAŞVURU
Akıllı şehir çalışmalarını bugün oldukça ileri bir düzeye getirdik. Biliyorsunuz bir adım attık, Bakanlığımız 100 bin konuta başlayacak. Başvurular bitti. Genel toplam 1 milyon 92 bin 741 kişi. Bu ne demek oluyor? Demek ki halkımız yönetime güveniyor. Söylenen neydi? Konut satışı olmuyor. Sen güven verirsen halkımız senden evi alır.
Biz ülkemizi teknoloji çöplüğü olarak görmek istemiyoruz. Bunun için bakanlıklarımızın ve belediyelerimizin birbiriyle uyumlu olmaları gerekmektedir. Her kurumun farklı teknolojiler kurması sıkıntılar yaşanmasına sebep olur.
BAZI KAFALAR HALA 20 YIL HATTA 70 YIL ÖNCESİNDE KALMIŞ
Türkiye dünyada her alanda en üst ligde yer alan ve tüm hazırlıklarını buna göre yapması gereken bir ülkedir. Bunun için önce zihin yapımızı değiştirmeliyiz. Bazı kafalar hala 20 yıl hatta 70 yıl öncesinde kalmış. Maalesef sayıları az da olsa böyle bir kesim var. Kendi ülkesinin kültürüne düşmanlık yapanları ne söylersiniz söyleyin değiştiremiyorsunuz.
Türkiye'nin her büyük yatırımında bu anlayışı görebilirsiniz. Türkiye'nin otomobili gibi iftihar ile yaklaşılması gereken bir projeye bile kulp takmaya çalışanlar var. Sadece 'istemezük' diyorlar.
Rastgele, keyfekeder, plansız, programsız, hesapsız, kitapsız iş yapma devrine geri dönüşe izin veremeyiz."
Her şeye karşı çıkmanın adı ne siyasettir ne de memleket sevgisidir, millet aşkıdır.
Amacı eser koymak olan her belediye başkanımızın yanında yer almak boynumuzun borcudur. Eser üretmek yerine yatırımların önüne engel çıkartanların çabalarını boşa çıkarmak da görevimizdir.