Adana’da 5, Mersin’de ve İstanbul’da 1’er işletmesi bulunan aile daha sonra 'ütü tostu' markasının tarifini ve patentini aldı.
Kebaptan önce veya sonra ütü tost
Ütü tostunun üçüncü kuşak temsilcisi torun Serhan Şimşekyılmaz (26), dedesi Nedim Şimşekyılmaz'ın 1971 yılında elektriğin kesilmesiyle tablada kömürlü ütü ile tost yapmaya başladığını belirterek, “Ütü tost 3 kuşaktır bizde. Bizden sonrada bizim kuşaklarımıza bırakacağız. Türkiye genelinde ve yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız bunu biliyor. Tadına bakınca insanlar bunu seviyor. Yurt dışından gelen insanlar kebaptan sonra yada kebaptan önce ütü tost yiyor ve pişman olmuyor” diye konuştu.
“Tost çeşidini arttırmayı düşünüyoruz”
Serhan Şimşekyılmaz, 10 çeşit tost yaptıklarını söyleyerek şunları kaydetti:
“Vejetaryen olana, çok et sevene ve diyette olana bile tost çeşidimiz var. Bunu daha da arttırmayı düşünüyoruz. Teknoloji geliştikten sonra diğer ütüleri kullanmaya başladık ama bazı insanlar hala kömürlü ütüde tost istiyor.”
Kendilerini taklit eden merdiven altı satıcılara karşı hukuki mücadele başlattıklarını belirten Şimşekyılmaz, “Patenti ve marka tescili bizde. İnsanlar aradaki farkı görsün diye de kimsenin tablasını dükkanını kapattırmıyoruz” dedi.
“Değişik bir tat”
Kente ziyaret amaçlı Almanya’dan gelen Özgür Akçam, “Adanalıyım ama yurt dışında yaşıyorum. Gayet güzeldi. Lezzeti iyiydi. Değişik bir tat. Tavsiye ederim” ifadelerini kullandı.
“Ütü tost” yiyen Ahmet Suat Kandemir ise “Diğer tostlara göre daha farklı. Tadı gayet güzel. Leziz ve salaş bir yer. Adana’da lezzetin farklı yerleri var. Burası da onlardan bir tanesi. Ütüyle yapıldığı içinde değişen bir şey yok sonuçta yeniyor. Yendiği için sorun yok” diye konuştu.