Milliyet ExecutiveÜst yönetici lider mi, yoksa hizmetkâr mı?

Üst yönetici lider mi, yoksa hizmetkâr mı?

16.02.2023 - 00:59 | Son Güncellenme:

Kurnazlık, cesaret, gaddarlık, merhametsizlik, cömertlik ve nezaketten oluşan bir karışım iyi bir liderde olması gereken büyülü formül mü? Ve acaba yaşam buna değer mi?

Üst yönetici lider mi, yoksa hizmetkâr mı

ŞÜKRÜ ANDAÇ/ Milliyet Gazetesi Ekonomi Müdürü/ sukru.andac@milliyet.com.tr, Liderlik, başarı, zenginlik, mutluluk ve yaşam felsefesi konusunda kaleme alınmış eserler arasında son yılların en dikkat çekici eserlerinden biri olan ‘Hayatın Gizli Hazları / Theodore Zeldin’; “Bir lider olmaktan daha ilgi çekici olan nedir?” sorusuna farklı bir gözlükten bakıyor. Şöyle ki... “Yaşamın zorluklarını aşmak için liderliğe ihtiyaç olduğu düşüncesi neredeyse her yerde kabul görür. Liderler kahramanlarımızdır, devrilene kadar... 2000 yılında MIT’de çalışan bir ekonomi profesörü, başarı ölçütünü şöyle basitleştirıyordu: ‘Zenginlik, gitgide kişisel değer ölçen tek boyut haline geldi... Azminizi kanıtlamak istediğinizde oynayabileceğiniz tek oyun bu. Büyük lig, zenginler ligi. Bu ligde oynamıyorsanız, tanıma göre ikinci sınıfsınız... Zenginlik, insana yapmak istediklerini yapma gücü veriyor. İnsanın zenginliği arttıkça da daha mutlu oluyor.’ Ancak bu son söz olmayabilirdi. Büyük oyuncuların da her istediklerini yapamadıkları zamanla ortaya çıkacaktı... Büyük şirketlerin ve organizasyonların başında olanlar, gücün genellikle elden kayıp gidebilen bir şey olduğunu bilirler. Verdikleri talimatlar sürekli yeniden formüle edilir, yeniden yorumlanır ve dirençle karşılaşılır. Onların problemleri sıklıkla çözülmesi çok zor problemlerdir. Kendilerini tehdit eden ışıkların yarattığı endişeler gitgide daha uzun süre meşgul eder zihinlerini. Kendilerini ‘lider’ olarak tanımlasalar da artık birer ‘hizmetkâra’ dönüşmüşlerdir. Kendilerini sürekli daha fazla kâr etmeye zorlayan hissedarların, analiz uzmanlarının ve emeklilik fonu idarecilerinin esiri durumundadırlar.”

Haberin Devamı

Üst yönetici lider mi, yoksa hizmetkâr mı

Kitapta geçmişten çarpıcı örnekler de yer alıyor... Hayata Doğu Londra’da yoksul, eğitimsiz bir evde başlayan Sör Robert Barlow (1891-1976), çok uluslu Metal Bucks şirketinin kurucularından ve idarecilerinden biriydi. Şirket çalıştırdığı 50.000 kişiyle, ambalaj sanayisinin deviydi. Yalnızca ABD’li dev American Can Company tarafından geride bırakılabiliyordu, bu birincilik savaşında da hiçbir zaman teslim bayrağı çekmemişti. Barlow, kurnazlık, cesaret, gaddarlık, merhametsizlik, cömertlik ve nezaketten oluşan bir karışımı “öylesine bir büyüyle” kullanıyordu ki, “zarar verdiği insanlar bile ondan sevgiyle bahsederdi”, ama diğer yandan bazıları da onun için “şeytan bir adam” diyordu. Kendi neslinin en parlak iş adamlarından biri olarak selamlanıyordu, “ancak bundan hiçbir haz duymuyorum” demişti. Sürekli olarak, gücüne meydan okuyan rakipler ve iş arkadaşlarıyla savaşıyordu. “Buna neden devam ettiğimi bilmiyorum”... “Bu hayattan bıktım”. “Hepsi benim kuyumu kazıyor”... “Asla hırslı olmayın”. “Bundan ancak ıstırap çıkar, asla benimki gibi bir işe sahip olmayın. Ölseniz daha iyi”. Ancak kendisini yerinden etmeye yönelik tüm çabalara karşı direnmeye devam etti, “idarecilerin zihninde büyük yer kaplayan kişisel çekişmelere”, “şirketteki aşırı tatsız atmosfere” ve “kişilik çatışmalarına” öfke patlamalarıyla karşılık veriyordu. Hayatı boyunca büyük başarılar kazanmış biri olmasına rağmen, en büyük darbe, ölümünün hemen ardından geldi: “Kendisi tüketim toplumunun arzu edilmeyen bir tezahürü olmakla suçlanacaktı.”

Haberin Devamı

Yazarın, “Bambu ağacından başka hiçbir şey yemekten hoşlanmayan Dev Panda’nın aksine insanlar neredeyse her şeyi zihinsel gıdaya dönüştürebilir. Bu kitap damak tatlarımızı zenginleştirmek adına bir girişimdir; başkalarının zevklerini, fikirlerini, deneyimlerini ve umutlarını keşfetmeyi de kapsar” son sözüyle tamamladığı bu eser; “Zamanımızın büyük macerası nedir? Önyargılar nasıl yıkılabilir? Mizah duygusu nasıl kazanılır? Bu kadar çok çalışmanın ne anlamı var? Bilmeye değer olan nedir?” ve daha pek çok farklı ilgi çekici soruyla; yöneticiler ve çalışanlar için ufuk açıcı bir rehber niteliği taşıyor