Milliyet ExecutiveGıdada sıfır atık için dijital hamle zamanı

Gıdada sıfır atık için dijital hamle zamanı

09.04.2023 - 04:35 | Son Güncellenme:

Gıda israfı küresel boyutta bir sorun. Yerli girişim Yenir, gıda ve gıda dışı ürünlerin israfını engellemeye yönelik adımlar atıyor. Sıfır atığa destek olan girişim gözünü yurt dışına da çevirdi...

Gıdada sıfır atık için dijital hamle zamanı

AYLİN RANA AYDİN- Gıda israfı tüm dünyada büyük sorun... Bu israfın boyutunu görmek adına pek çok araştırma var. Son olarak Birleşmiş Milletler (BM) 2021 Gıda İsraf Endeksi Raporu’na göre, Türkiye’de yıllık kişi başı 93 kilogram, toplamda ise 7.7 milyon ton gıda israf edildiği belirtiliyor. Küresel çaptaki gıda israfı ise 1.3 milyar tona yaklaşıyor. BM Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) verilerine göre ise, dünya genelinde satış ve tüketim aşamasındaki gıdaların yüzde 17’si ziyan oluyor. Bu rakamın yüzde 14’ü hasat sonrası ziyan olurken, israf edilen gıdanın küresel sera gazı kullanımının yüzde 8-10’una denk geldiği vurgulanıyor.

Haberin Devamı

Gıda sektöründen geliyor

Gıda israfının azaltılması için yenilikçi uygulamaların geliştirilmesi hayati önemde. Çevresel sorunların öne çıktığı son dönemde ardı ardına birçok girişim gıda israfını engellemeye yönelik çalışmalar geliştiriyor. Türkiye’de bu alanda çalışmalar yapan girişimlerden birisi de Yenir... Gıda israfına odaklanan yerli pazar yeri uygulaması Yenir, gıda işletmelerinin israf olabilecek taze ürünlerini uygun fiyatlarla tüketicilere ulaştırıyor. 2020 yılında Dolunay Kaplan ve Servet Akdoğan tarafından kurulan Yenir’in yurtdışına açılma hedefleri de bulunuyor. Yenir’in kurucu ortağı Dolunay Kaplan, girişimlerinin hikâyesini Milliyet Executive’e anlattı. İki kurucu ortak olarak ailelerinin uzun yıllardır gıda sektöründe olduğunu dile getiren Kaplan, “Hem HoReCa kanalında, hem perakende, hem de üretim alanında hangi noktalarda israf yaşanıyor, bunu tecrübe ettik. Yurt dışındaki modellere baktığımızda biz de Türkiye’ye uyabilecek bir modelle Yenir’i kurma kararı aldık” diyor.

Haberin Devamı

İhtiyaca göre alın iyi muhafaza edin

Gıda israfının önüne geçebilmek adına birçok önlem bulunuyor. Bunlardan birkaçını şöyle sıralamak mümkün:

-İhtiyaçlar belirlenerek alışveriş yapılmalı.

-Alışverişlere liste ile çıkılmalı ve ihtiyaçtan fazlası satın alınmamalı.

-Gıda satın alırken son kullanma tarihlerine dikkat edilmeli.

-Gıdalar uygun koşullarda muhafaza edilmeli.

-Yemek artıkları ya da tazeliğini yitirmiş sebze - meyveler yaratıcı tariflerle yeniden tüketilmeli.

Yatırım turuna çıktı Londra radara girdi

Geçtiğimiz yıl ekim ayına kadar kendi sermayeleriyle işi yürüttüklerini anlatan Kaplan, "Eksim Ventures’ın katıldığı bir yatırım turuyla 150 bin dolar yatırım aldık. Nisanda finallemeyi düşündüğümüz ikinci yatırım turundayız. Burada da 800 bin dolarlık bir yatırım turuna çıktık. Şu an büyük bir kısmının anlaşmasını yaptık. Sürekli yatırım görüşmelerindeyiz. Aynı zamanda operasyonu ilerletmeye çalışıyoruz" diyor. Kuruluşlarından bu yana meyve ve sebzede 810 tonu aşkın israfı engellediklerini söyleyen Kaplan, 122 bini aşkın son tüketim tarihi yaklaşan paketli gıda ve gıda dışı ürünlerin israftan kurtarıldığını belirtiyor. Yurtdışına yönelik planları olduğunu da açıklayan Kaplan, şunları söylüyor: "Önümüzdeki yılın sonuna doğru Londra’da bir operasyon başlatacağız. Avrupa başta Londra olmak üzere Madrid gibi kent hayatının yoğun olduğu bölgelerde kurulumu gerçekleştirmek istiyoruz. Burada kurulumu gerçekleştirirken tabii ki anlaşmalı olduğumuz tedarikçi firmalar bizim için çok önemli. Şu an halihazırda iş birliği yaptığımız Getir, Metro, Yıldız Holding iştirakleriyle birlikte onların oradaki operasyonel gücü ve lokasyonlarıyla beraber kısa bir süre içinde oraya entegre olabileceğimizi düşünüyoruz. Çünkü burada yaşanan gıda israfı problemleri orada da mevcut. Soruna çözüm bulmak isteyen bir ekibiz.

Haberin Devamı

Gıdada sıfır atık için dijital hamle zamanı

DOLUNAY KAPLAN/ SERVET AKDOĞAN

Şekli bozuk sebzeden hasarlı pakete kadar raflardan topluyor!

Yenir’in kurucu ortağı Dolunay Kaplan, girişimlerinin ilk etapta restoranların son tüketim tarihi yaklaşan ve stok fazlası ürünlerinin yönetilebileceği, bunların israf edilmeden tüketicilerle buluşabileceği bir platform olarak kurulduğunu aktararak hikâyelerini şöyle anlattı: “2020 yılında kurulmuştuk. Şu an 22 kişilik bir ekibiz. Pandemi sonrasında yaptığımız çalışmalarla kendi market modelimizi gerçekleştirdik. Bir aracı firmayla beraber Antalya, Mersin bölgesindeki çiftçilerin kalite düşüklüğü, gramaj düşüklüğü, şekil bozukluğu sebebiyle perakende şirketlere satamadığı meyve ve sebzeleri hedef aldık. Bu süreçte kendi depomuza geçtik. Daha sonrasında da Getir ile çalışmaya başladık. Getir’in son tüketim tarihi yaklaşan, ambalaj hasarlı ürünleriyle... Baktık ki bu ürünlere talep var, bu ürünler hâlâ tüketilebilir... Biz de bu ürünler israf olmasın istiyoruz.” Kaplan, Yenir’den yapılacak alışverişlerde yüzde 30 ila yüzde 80 arasında avantaj sağlamanın mümkün olduğunu dile getiriyor.

Haberin Devamı

Soruna nasıl odaklandı?

Yenir’in tüketilebilecek halde olan gıda ve gıda dışı bütün ürünlere hizmet verdiğini açıklayan Kaplan, şöyle devam ediyor: “Şu an ambalaj hasarlı deterjandan ambalajı değişmiş deterjana kadar, kedi - köpek mamalarından kedi kumlarında ambalaj hasarı ve stok fazlasına kadar, meyve ve sebzede gramaj azlığı, şekil bozukluğu yine paketli gıdalarda son tüketim tarihi yakınlığı, stok fazlalığı gibi sebeplerden dolayı raftan çekilen ürünler var. Bu raftan çekilen ürünlerin hepsinin farklı farklı son tüketim tarihleri mevcut. Bu son tüketim tarihleri 4-5 günden 30 güne kadar çıkıyor. Bu ürünler şu ana kadar Yenir’den önce israf edilip imha ediliyordu. Müşteri memnuniyeti, operasyon düzeni gibi sebeplerden dolayı satış riskine girmeden imha ediliyordu. Ama hem resmi tarihleri baz aldığınızda hem de fiziksel kontrolü yapıldığında tüketilmesinde sorun olmadığı için aslında Yenir bu ürünleri tüketebilecek insanların karşısına çıkaran bir online platform haline geldi.”

Haberin Devamı

Gıda mühendisleri bakıyor

Yenir’in İstegelsin, Getir, Yemeksepeti Market, Metro Marketler, Şok Marketler gibi 60’ın üzerinde firmayla iş birliği halinde olduğunu kaydeden Kaplan, “Ürünlerimizi kendi depomuza getirdikten sonra gıda mühendisimizin kontrolü altında elleçlemesi yapılıyor. Tüketime uygun olmayan ürünler şu an kompost uygulaması yapan bir okulla beraber iş birliğinde gübreye çevriliyor. 270 binden fazla da kullanıcımız mevcut” diyor.