06.04.2024 - 02:01 | Son Güncellenme:
DUYGU ERDOĞAN
DUYGU ERDOĞAN- IC İbrahim Çeçen Vakfı, eğitimden sağlığa, spordan kültüre geniş bir yelpazede faaliyet gösteriyor. "Vakfımızın temel hedefleri eğitimde fırsat eşitliği oluşturmak, kültürel mirasımızı korumak ve gençleri sporla güçlendirmek" diyen IC İbrahim Çeçen Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Günseli Çeçen, faaliyetlerini ve hedeflerini anlattı.
- İbrahim Çeçen Vakfı olarak faaliyetlerinizi anlatır mısınız?
İbrahim Çeçen Vakfı'nın varoluş amacını, toplumsal ilerlemeye katkıda bulunmak üzere, eğitimden sağlığa, spordan kültüre kadar geniş bir yelpazede faaliyet göstermek olarak özetleyebilirim.
Kurucumuz İbrahim Çeçen'in öğrencilik zamanlarında karşılaştığı zorluklar, bugün vakfımızın eğitimi önceliklendiren vizyonunu belirlemiş durumda. Bu zorlukları aşma ve gençlere destek olma amacıyla, İbrahim Bey'in 1983 yılında burs vermeye başlamasından bu yana uzanan bir yolculukta, 2004 yılında resmi olarak kuruluşumuzla bu misyonumuzu daha da genişlettik. Eğitimde eşit fırsatlar yaratma, kültür ve sanatın desteklenmesi ve toplumsal refahın artırılması vakfımızın temel amaçları arasında yer alıyor.
Gençlerin yanında yer almak için burslar, eğitim destekleri, kültürel ve sanatsal etkinlikler sunuyoruz. Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi ile bölgesel eğitim altyapısını güçlendirme ve gençlere daha fazla fırsat sunma hedefimiz doğrultusunda ilerliyoruz.
Kültürel miras
- Vakıf olarak neler hedefliyorsunuz?
Vakfımızın temel hedefleri eğitimde fırsat eşitliği oluşturmak, kültürel mirasımızı korumak ve gençleri sporla güçlendirmek. Bu kapsamda, gençlerimizi eğitim, sosyal, spor ve kültürel faaliyetlerle destekleyerek, onların kişisel ve mesleki gelişimlerine katkıda bulunmak istiyoruz. Bursiyer öğrencilerimizin, kendilerine ve topluma yararlı kişiler olarak, eğitim zincirimizin güçlü halkaları olarak yetişmeleri, en büyük arzumuz. Ayrıca, toplumsal gelişime ve dayanışmaya önem veriyor, deprem, sel gibi afetlerde hızlı ve etkili müdahalelerle yardım eli uzatıyoruz.
- Kuruluşunuzdan bu yana yaptığınız çalışmalar nelerdir?
Bugüne kadar 16 binden fazla bursiyere destek olduk ve şu an bin 500'e yakın üniversite öğrencisine karşılıksız burs sağlıyoruz. Bursiyerlerimiz arasında ülkemizin geleceğine yön veren pek çok değerli isim bulunuyor. 2007'de kapılarını açan Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi ile eğitime olan katkımızı daha da genişlettik. Üniversitemiz, Ağrı'nın sosyal ve ekonomik gelişimine önemli katkılar sağladı. Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi'ni, sivil toplum, kamu ve özel sektör iş birliğinin güzel örneklerinden biri olarak görüyoruz. Vakıf tarafından inşa edilen ve devlete bağışlanan Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Türkiye'de farklı bir model olarak öne çıkıyor.
Üniversitede bünyesindeki milli sporcuların desteklenmesinden, öğrenci kulüplerine, makale destek ödüllerinden, Erasmus programına kadar pek çok alanda katkılar sağladık.
Ayrıca üniversitede okuyan öğrencilerimizin ve bursiyerlerimizin mesleki yeterliliklerini artırmak amacıyla grup şirketlerimizi projelerimize entegre ederek uzun vadede genç istihdamını artırmayı hedefledik.
Bu amaçla IC Turizm grubu şirketlerinin entegrasyonu ile Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi bünyesinde modern bir 'Gastronomi ve Mutfak Sanatları Uygulama Laboratuvarı' kurduk.
Bunun yanı sıra grubumuzun inşaat şirketi İçtaş'ın katkılarıyla kurulan Yapı Denetim Laboratuvarı, özellikle bölgedeki binaların depremlere karşı dayanıklılığını ölçmek ve bu alanda bilimsel araştırma yapılması için önemli bir yatırım oldu.
Ayrıca yine grup bünyesindeki CCN Holding tarafından üniversiteye bağışlanan hücre kültürü laboratuvarları, tıbbi araştırmalar, ilaç geliştirme ve biyoteknoloji çalışmaları gibi birçok alanda önemli bir görev üstlenmekte.
- Vakıf olarak okullar da yapıyorsunuz. Şimdiye kadar nerelere okul yaptınız, yeni okullar da gelecek mi?
Evet, eğitim altyapısını geliştirmek için okul binaları da inşa ediyoruz. Şimdiye kadar Ağrı'da bir ilkokul ve bir ortaokul inşa ettik. Ayrıca Van Erciş, Erzincan ve Ankara Lalahan'da ilköğretim okullarımız kurulup devlete bağışlanmıştır. Ağrı'da, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi'nin ardından, vakfımız tarafından kadın öğrenciler için Nezahat Çeçen Kız Öğrenci Yurdu inşa edilmiş ve barınma sorununa büyük ölçüde çözüm olunmuştur. Yaşanan deprem felaketi sonrası çocuklarımızın eğitimlerinden geri kalmaması ilk önceliklerimizden biriydi. Bu bağlamda Hatay'da 24 derslikli bir ilkokul inşasına devam ediyoruz. Gelecekte de ihtiyaç duyulan bölgelerde yeni okullar yapmayı planlıyoruz.
Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi başta olmak üzere, eğitim altyapısının güçlendirilmesine yönelik önemli katkılarda bulunduk. Eğitim alanındaki yatırımlarımızı sürdürerek, daha fazla öğrenciye modern ve kaliteli eğitim ortamları sunmayı amaçlıyoruz.
İpek işçiliği gelecek nesillere aktarılacak
- Vakıf olarak deprem bölgesine de pek çok desteğiniz bulunuyor. Bölge için eğitim, iş hayatına yönelik neler yapıyorsunuz?
Geçtiğimiz yıl şubat ayında bir deprem felaketi yaşadık. Tüm grup şirketlerimiz ve vakıf olarak depremin ilk saatlerinden itibaren, arama - kurtarma faaliyetleri başta olmak üzere acil ihtiyaçların karşılanması için depremden zarar gören vatandaşlarımızın yanında olduk. Bizim için asıl önemli olan, sadece acil ihtiyaçları gidermek değil, afetzedelerin yaşamlarına dokunacak, kalıcı iyileşme ve gelişim sağlayacak projeleri hayata geçirmekti.
İskenderun'da kurduğumuz yaşam alanı ile depremzedelerin barınma ihtiyaçlarını karşıladık ve onlara sosyal ve eğitim alanları sunarak hayatlarını yeniden kurmalarına destek olduk. Bu alanda anaokulu, mutfak, çamaşırhane, banyo, revir, park, spor sahası gibi tesisler inşa ettik. Mesleki eğitim ve girişimcilik kurslarıyla depremden etkilenen bireylerin hayatlarını yeniden kurmalarına yardımcı oluyoruz.
Ayrıca Hatay'da faaliyet gösteren EkoDoku Sürdürülebilir Yaşam Kooperatifi ile olan iş birliğimiz çerçevesinde, bölgede özellikle kadın ve gençlerin güçlenmesi, kültürel mirasın korunması ve sürdürülebilir kalkınma üzerine odaklandık. Bu iş birliği, geleneksel ipek işçiliğinin gelecek nesillere aktarılmasına olanak tanıyor.
- Kadınların işgücüne katılımına yönelik vakıf olarak ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?
Kadınların işgücüne katılımlarını ve ekonomik özgürlüklerini kazanmalarını desteklemek için çeşitli çalışmalar yürütüyoruz. 'Gelenekten Geleceğe' programımızla, kadınlara yöresel ürün geliştirme ve pazarlama becerileri kazandırıyoruz. Bu çalışmalar, kadınların ekonomik bağımsızlıklarını kazanmalarını ve toplumda daha aktif roller üstlenmelerini teşvik ediyor.
Ağrı'da özellikle kadın emeğini ön plana çıkaran yerel kalkınma programlarına önem veriyoruz. Özellikle kadın kooperatifleri kurularak kadın üretimini ve emeğini değerli kılma, kadınların ve dolayısı ile şehrin ekonomik kalkınmasına katkıda bulunma için eğitim temelleri attık. İzmir Ticaret Borsası ortaklığı ile Ağrı'da Kadın Kooperatifçiliği eğitimlerine başladık ve ilkbahar aylarında tamamlanmasını planlıyoruz.
Girişimcilik kursları, mesleki eğitim programları ve mentorluk programları aracılığıyla kadınlara iş kurmaları ve kendi ayakları üzerinde durmaları için gerekli becerileri kazandırıyoruz.
Gençlere güneş paneli eğitimi
- Vakıf olarak yenilenebilir enerji alanında da çalışmalarınız var. Özellikle deprem bölgesinde güneş paneline yönelik bir sertifika programınız bulunuyordu. Bu devam ediyor mu, bu programla neler hedefliyorsunuz?
Evet, yenilenebilir enerji alanında da çalışmalar yürütüyoruz. Özellikle deprem bölgesinde güneş paneli kurulumu ve eğitimi için bir program başlattık. Bölgedeki gençlere güneş enerjisi sistemleri kurulumu ve bakımı hakkında eğitim vererek hem meslek edinmelerine hem de bölgenin enerji ihtiyacına katkıda bulunmalarına yardımcı olmayı hedefliyoruz. Program çerçevesinde 100'den fazla genç sertifika aldı.