08.12.2024 - 04:44 | Son Güncellenme:
Akbank Marka ve İletişim Başkanı Beril Alakoç ile deprem bölgesinde yürütülen projeleri, toplumsal fayda odaklı yaklaşımlarını ve sürdürülebilir etkilerini konuştuk. Akbank, Güzel Yarınlar Hareketi ve Dönüşümde Gelecek Var projeleriyle yalnızca kısa vadeli iyileştirmelerle değil, bölgenin sosyal ve ekonomik geleceğine yatırım yaparak uzun vadeli çözümler üretmeyi hedefliyor.
Akbank'ın deprem bölgesine yönelik çalışmalarında yaklaşım nedir? Öncelikli hedefler neler oldu?
6 Şubat tarihinden bu yana deprem bölgesine pek çok ziyaret gerçekleştirdik. Her ziyarette yerel ihtiyaçları detaylı bir şekilde analiz ederek çözümlerimizi bu doğrultuda şekillendirdik. Çalışmalarımızda önceliğimiz, sosyal ve ekonomik iyileşmeyi birlikte sağlamak oldu.
Akbank Güzel Yarınlar Hareketi'ni de depremden en çok etkilenen illerimizde gençlere umut, destek ve rehberlik sunmak amacıyla Toplum Gönüllüleri Vakfı ile birlikte tasarladık. Sanat atölyeleri, liderlik programları ve kariyer rehberliği gibi etkinliklerle bireysel gelişimi desteklerken toplumsal bağların onarılmasına da katkıda bulunuyoruz. Halihazırda Güzel Yarınlar Hareketi'nin yanı sıra yine depremden etkilenen şehirlerde hem çocukların öğrenme deneyimine hem de ekonomiye ve çevreye önemli katkı sağlayan Dönüşümde Gelecek Var projemiz devam ediyor.
Güzel Yarınlar Hareketi'nin bölgedeki sosyal dayanışma ve ekonomik iyileşme üzerindeki etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Akbank Güzel Yarınlar Hareketi gezici destek tırımız geçtiğimiz yıl yolculuğuna Adıyaman'dan başlamıştı. Sırasıyla Hatay, Kahramanmaraş ve Gaziantep'in ardından Malatya'daki gençlerle buluştuk. 5 ilde, toplamda 690 atölye ve yaklaşık 1.200 saat eğitime imza attık.
Sanattan yapay zekaya, toplumsal cinsiyet eşitliğinden inovasyona kadar geniş bir yelpazede sunduğumuz atölyeler ve eğitimlere gençler de çok olumlu yanıt verdi. Bu da bizi başlangıçta 5 bin gence ulaşmak olarak belirlediğimiz hedefimizi 10 bine yükseltmeye teşvik etti. Bir yılın sonunda ise bu hedefi de aşarak 10.220 gencimizle buluştuk. Bu yıl üniversite kampüslerindeyiz. Mobil destek merkezimiz; Adıyaman, Hatay Antakya, Hatay İskenderun, Gaziantep ve Malatya olmak üzere dört şehirde beş farklı üniversitede gençlerle buluşacak. Üniversite öğrencilerine iş dünyasında ihtiyaç duyacakları temel yetkinlikleri geliştirmeleri için finansal okuryazarlık, CV hazırlama, etkili iletişim ve mülakat teknikleri gibi alanlarda eğitimler sunuyoruz.
Diğer tarafta gençlerin zorlu yaşam koşullarıyla başa çıkabilmeleri ve psikolojik dayanıklılıklarını artırmaları için destek programları sunmaya devam edeceğiz. Akbank Sanat uzmanları ise bu yıl ilk kez uygulayacağımız kısa film atölyesiyle gençlerle buluşacak. Bu atölyelerde öğrenciler, film yapım süreçlerini öğrenerek kendi kısa filmlerini hayata geçirebilecekler. Hedefimiz, gençlerimizin yarattığı eserlerden bir seçkiyi gelecek yıl düzenleyeceğimiz Akbank Kısa Film Festivali'ne taşımak.
Deprem bölgesindeki bir diğer projeniz olan Dönüşümde Gelecek Var nasıl doğdu ve şu anda hangi noktada?
Mimari dönüşüm sürecinde Akbank ofislerinden çıkan mobilyaları "nasıl verimli şekilde kullanabiliriz, elimizdeki bu malzemelerle pozitif bir etki nasıl yaratabiliriz" düşüncesiyle yola çıktık ve Dönüşümde Gelecek Var projemizin ilk tohumları böyle atıldı. Dönüşümde Gelecek Var, hem deprem bölgesinde çocukların öğrenme deneyimine hem de ekonomiye ve çevreye önemli katkı sağlayan bir proje. Ölçeği ve kapsamıyla Türkiye ve Avrupa'nın en büyük ileri dönüşüm projelerinden biri.
İskenderun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde kurduğumuz ileri dönüşüm atölyesi, depremden etkilenen bölgedeki gençlerin eğitimine doğrudan katkı sağlıyor. Bu atölyede şimdiye dek ileri dönüşüm ile 7.200'e yakın okul mobilyası ürettik ve 6 Şubat depremlerinden etkilenen bölgede 415 okula dağıttık. Projenin sonunda 1300'den fazla okula, 400 bine yakın öğrenciye ulaşmayı hedefliyoruz.Projenin çevresel etkisine bakacak olursak; 333 ton karbon salınımını engellediğimizi ve 5.6 milyon litre su tasarrufu sağladığımızı söyleyebiliriz. Bu da yaklaşık 2.5 Belgrad Ormanı'nın yarattığı pozitif etkiye eşdeğer diyebiliriz.
Akbank'ın sürdürülebilirlik yaklaşımı bu projelere nasıl yansıyor?
Biz sürdürülebilirliğin sadece çevre ve iklim problemlerinden ibaret olmadığına, hayatın her alanına yayılan bir stratejiyle kurgulanması gerektiğine inanıyoruz. Sürdürülebilirlik çevre için olduğu kadar; "insan için, hepimiz için" diyoruz. Ve bu söylemin altını boş bırakmıyoruz. Akbank İyilik Gücü çatısı altında topladığımız "Topluma Katkı" projelerimizi "Eğitim", "kültür-sanat", "girişimcilik" ve "gönüllülük" olmak üzere 4 farklı alanda yürütüyoruz. Akbank olarak, sorumluluğumuzu ve etki alanımızı sadece finansla sınırlı görmüyor, tüm projelerimizde eğitimden teknolojiye, çevreden kültür sanata kadar her alanda, toplumun her kesimine dokunarak daha güçlü bir gelecek inşa etmek için çalışıyoruz.