17.10.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
SERAY ŞAHİNLER
SERAY ŞAHİNLER- Yeni teknolojilerin sanatla etkileşimi artık kaçınılmaz. Sinemada, tiyatroda, plastik sanatlarda yapay zekâyla, VR teknolojisiyle üretilmiş işlerin sayısı gittikçe artıyor. Fahad Rehman ve Virgile Mangiavillano tarafından kurulan VR Future ise İstanbul merkezli bir sanal gerçeklik film yapım ve dağıtım şirketi. Cannes, Tribeca, Venedik başta olmak üzere dünyanın en prestijli film festivalleriyle çalışmalar yürütüyor. VR Future, Hollanda’da düzenlenen “VR Ödülleri / The VR Awards” dahilinde, “Yılın Yükselen VR Şirketi” kategorisinde finale kalan beş şirketten birisi olmayı başardı. Dünyanın en büyük VR etkinliklerinden olan IMMERSIVE TECH WEEK bünyesindeki ödül töreni ise aralık ayında Rotterdam’da düzenlenecek. Kurucuları Rehman ve Mangiavillano ile VR ve sinema ilişkisini konuştuk…
*Bir sanal gerçeklik film yapımında nasıl bir yol izleniyor?
Cannes Film Festivali’nin XR bölümüne seçilen ve Kültür Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü tarafından desteklenen ilk VR film, “Ak Ana Deniz Kabuğunun Hafızası” deneyimimiz bize çok şey öğretti. Bir VR filmi üretmenin iki yolu vardır: Ya hareket etmenin veya çevre ile etkileşime girmenin mümkün olmadığı gerçek görüntülerle üç boyutlu bir film oluşturan 360 derecelik bir kamera desteğiyle çekersiniz; ya da bizim yaptığımız gibi, animasyonlu bir VR filmi oluşturmak için Unity veya Unreal Engine gibi gerçek zamanlı oyun motorlarında üç boyutlu varlıklar oluşturursunuz. Bu ikinci yol, “6dof” olarak bilinir, yani hareket edebileceğiniz ve etrafınızdaki nesneler veya karakterlerle etkileşime geçebileceğiniz altı serbestlik derecesinin kurulduğu filmlerdir.
*Cannes ve Venedik ile ne tür çalışmalar yürütüyorsunuz?
Mayıs ayında Cannes’da Cannes Film Festivali ve festivalin kurucu üyelerinden olan eğitim ortağı ile bir anlaşma imzaladık. Buradaki fikir, 2023 Cannes Film Festivali boyunca VR atölyeleri, gösterimler ve kırmızı halı galalarından öğrenmek ve deneyimlemek için NFT topluluğumuzdaki ve diğer topluluklardaki genç yetenekleri festivale götürmek. Diğer taraftan Uluslararası Venedik Film Festivali ile de iş birliği yapıyoruz ve Türkiye’de küratörlü VR filmlerini festivalde sergiliyoruz. Ayrıca festivalin sanal gerçeklik bölümünün küratörü ile yakın iş birliği içerisinde Avrupa, Çin ve Amerika Birleşik Devletleri’nde gerçekleşen etkili XR etkinliği “AWE”da panellere katılıyoruz. Ayrıca Venedik’teki VR modelini temel alarak, topluluğumuzdaki NFT sahiplerini en iyi VR deneyiminin keyfini çıkarabilmeleri için tüm masrafları tarafımızca karşılanacak bir Paris seyahati planlıyoruz.
*Sanal gerçeklik film ve sinema sektörünün akıbetini ne yönde etkileyecek?
VR teknolojisi, tümü VR başlığı aracılığıyla deneyimlenebilen sanal bir gerçeklikte geçen filmler yaratma fırsatını sundu. Aslında Cannes Film Festivali 2016’da yalnızca VR’a ayrılmış bir bölüm ayırarak VR kısa filmleri ve sunumlarına yer veren ilk festival oldu. Onu ise hemen ardından filmlere yer veren Venedik Film Festivali izledi. VR teknolojisi, izleyicilerin izledikleri şeyde daha fazla özgürlüğe sahip olduğu ve içerikle potansiyel olarak daha çok etkileşime girdiği farklı bir izleme deneyimi sağlar. Fakat bütün film yapımcıları teknolojinin geleneksel film ve sinema ile aynı düzeyde hikâye anlatımı deneyimi sağladığına inanmıyor. Ama biz bunun bir deneyim kalitesi meselesi olduğunu düşünmüyoruz çünkü geleneksel ve VR, sadece iki farklı hikâye anlatım biçimidir ve VR daha kullanıcı odaklıdır. VR teknolojisinin film ve sinema endüstrisindeki yer edişi, yavaş yavaş onu vazgeçilmez bir araç hâline getiriyor.
*Aynı zamanda NFT üzerine de çalışıyorsunuz. NFT’lerin sanat dünyasındaki yerini ve geleceğini nasıl görüyorsunuz?
NFT’lerin kullanımı son birkaç yıldır katlanarak artıyor. Bu sanat, oyun ve eğlence dünyasında şimdiden fark edilir boyutta. NFT olarak oyun içi öğeler, diğer herhangi bir varlık gibi takas edilebilir veya satılabilir. Bu, Metaverse içinde sanal gayrimenkul satışı gibi yeni iş modellerinin geliştirilmesine bile yol açtı. Hatta, Christie’s gibi tarihi kurumlar bile premium NFT’lerin satışı yoluyla büyük miktarlarda para kazandı. Bununla birlikte, NFT’ler hakkında, genellikle bir dolandırıcılıkla ilişkilendirilen veya yalnızca çevreye zarar veren spekülatif bir varlık olarak görülen birçok yanlış bilgi de var. NFT’leri, önemli etkinliklere hilesiz biletleme için bir çözüm veya bir içeriğinin kilidini açan bir anahtar olarak düşünüyoruz. Dahası, sanatçılar artık izleyicileriyle doğrudan temas hâlinde olabilir ve NFT sahipleri ile sanatçılar arasında ayrıcalıklı bir ilişkiye izin veren bir topluluk oluşturabilirler.